|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
Ýsa Kantarcý
Roman > Korku Romaný
Murat, Mevlüt, Muzaffer ve Ýsa
“Ýsa, senin arkandayýz, Murat, Muzaffer ve ben, sen kafaný yorma.”
Balkonda sigara içiyordum öðleden sonra, güneþ var ama serindi hava, yaz bir türlü gelmedi, yaðmur, sel, her þey can sýkýcý. Kadýnlar, kýzlar can sýkýcý, çocuklar þeytan. Güzel, iþe yarar bir þey yok gibi. “Neden geldim hayata, bu ne iþ?” Bir yaþamak derdidir gidiyor. Ne istersem, en elde etmek istersem diþimle týrnaðýmda bir mücadele vermem
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
101
|
|
|
|
Suyu içerden topraðý daðdan þarkýlar þelâle. |
|
102
|
|
|
|
Ýnsan çevresinin ürünüdür. Yani hayat doðal ve organik oluþumlu özne sistemin ürünüdür. Ýnsan organik bir özne nesnellik, kolektif bir özne sosyallik ve üstel çarpanla kolektif bir özne toplumsaldý.
Bana göre insanýn insanlýðý önce tüm diðer sosyal hayatlar gibi sosyal zekâyla belirimdi. Sonra da kolektif ile üreten toplumsal zekâydý. Zaten insan insanlýðýný üreten, ittifak eden kolektif zekâ içinde elde etmiþti. Deðilse ben insaným diye peyda olmamýþtý. |
|
103
|
|
|
|
DOÐAL ALAN BELÝRLÝYOR, YÖNLENDÝRÝYORDU. AMA DOÐAL ALAN DA BELÝRLEDÝÐÝ VE YÖNLENDÝRDÝÐÝ BAÐIL ÖZNELER NEDENLE, DOÐAL ENERJÝ AKIÞININ, KOLEKTÝF ENERJÝLÝ AKIÞ OLMASIYLA BELÝRLENÝYORDU.
|
|
104
|
|
|
|
Tarih felsefesine bir giriþ... |
|
105
|
|
|
|
Saðlama ve üreten iliþkiler, üretim nesneleri, bilgi vs. toplumun hacim boyutu olup; kolektif yapý böylece üç boyutlu bir hacim yüzey gerilmeli alan etkisine sahiptirler. Zamana baðlý alaný þimdilik atlýyorum. |
|
106
|
|
|
|
"Servet düþmaný, millet düþmaný, ezan, bayrak düþmaný" diye gruba baðlýlýk duygularýnýzý biliþsel düzeyde azalttýklarý gibi; Yine "vatan sevgisi, millet sevgisi ölürsem cennetliðim gibi þehitlik" söylemleriyle gruba baðlýlýk temelli utanma duygularýnýzý biliþsel olarak çoðaltýrlar. |
|
107
|
|
|
|
Cansýzlar elektron transferli "+ ve - yük baðlamýnda ve moleküler baðlamla" aktif veya inaktif düzenli olup "seçici" olmaya hem pasif hem de aktif eylemleriyle yönelimlidirler. |
|
108
|
|
|
|
El, tekraren geri baðlanma yapan kolektif özneli bu durumlarý; "gaibi bilmek" olukla söylüyordu. Gaibi bildiðini söyleyen El, týpký kolektif yapý bileþenleri gibi yanýna da insan olmayan ama iþ görsünler diye insan benzeri yardýmcý kolektif özneler alýyordu.
|
|
109
|
|
|
|
Bilgi, buluþ, tasarým, araþtýrma geliþtirme þu veya bu biçimde, eninde sonunda insanlýðýn geliþmesi ve insanlýðýn kullanýmý oluyordular.
Üretim hareketi olan eylemler, kiþisi aklý, kolektif aklý, teknik teknolojileri etkiliyordu. Kiþisi akýl ve kolektif akýl da; üretimi, biliþi, buluþu ve teknolojik eylemleri etkiliyordu. Bunlar bir sarmal ve zorunlu olarak karþýlýklý baðýntý giriþmeydiler. |
|
110
|
|
|
|
El mana anlayýþý içinde eksik olan “ortaklaþmaydý. Ortaklaþma süreci zaten doðaya yönelimle olan kiþilerin “yönelimle olan eylemlerini” ortak aþtýrýyordu. Ortaklaþma karþýlýklý olarak kiþilerin eksiðini birbirinde tamam ettiði süreçlerdi. Ortaklaþtýrma kendi kendisini baþlatan ve kendi kendisini devam ettiren süreçti. |
|
111
|
|
|
|
Yani El kendi ortak tanýmazlýðýna karþý ortak tanýr olan sürecin ikisini bir arada irade etmekle zýtlýðýn ikisi beraber gidiyordu. Bazen biri önde, bazen diðeri önde olmakla süreç alýyorlardý. El, tek kutuplu olmak yerine, süreç çeliþkileri içinde egemen sýnýf yararýna zýtlýklarý kontrol etmeyi öðrendi.
|
|
112
|
|
|
|
Marx ekonomik indirgemeci miydi? Onun tarih anlayýþý ekonomiye, iliþkilere ve özne olarak insanýn rolüne nasýl bakýyor? |
|
113
|
|
|
|
Hayat bu tür simetri kýrýlmasýný hangi düzlemden referans ediyordu? Ya da, hayat hangi düzey ve düzlem iliþkilerini deðiþen dönüþen benzer tekrarlarýyla makro düzlemin üstel durumlusu yapýyordu? |
|
114
|
|
|
|
Herþeyin özüne gitmeli insan, görünene deðil. Bildiðin gördüðün kadardýr çünkü, Gördüðün baktýðýn kadar ve baktýðýn düþündüðün kadar. Baktýðýný görmez, gördüðünü düþünmezsen eðer, Gördüðünün bildiðine sýðmadýðýný da göremezsin ... Atakan Korkmaz |
|
115
|
|
|
|
"Felsefe-edebiyat iliþkileri" konusunda bir dosyaya yer veren, Özne, 3. yýlýnda 6. sayýsýyla girmiþ oldu... |
|
116
|
|
|
|
Köleci sisteme gelene kadar doðada alçak ayý, salak kertenkele, namussuz maymun, þerefsiz arý, müfteri inek, vicdansýz bir sincap, çok vicdanlý bir kurt gibi en aþýrý uçlar içinde alçalan; en aþýrý uç içinde yükselen veya yalancý olan hemcinslerimiz de yoktu. |
|
117
|
|
|
|
Önce ekmeði kýzartmak, üstüne tereyaðý ve incir reçeli sürmek sonra da seviþmek lazým/ Ekmek ile yarýþmak/ Aðzýn incir reçeli kokarken öpüþmek/ Severken sevilmek/ Koþabilirken koþmak lazým/ Aslýnda anlamak lazým: Yok'un var olabilmesi için 'var'lýk þartsa ki þarttýr: 'Var'ýn yok olabilmesi olanaksýzdýr/ |
|
118
|
|
|
|
Bunlar gerçeði anlatan anlama ve anlatýmlar deðildi. Sömürücü ve sömürü mantýðýydý. El düþüncesini var edici; El düþünce antlaþmasý olan dinleri var edici; sömürüye yol açan, her somut olgunun, soyut mana ifadesiydiler. Þimdiye dek olan bitenler, zaten bir çýrpýda geçmiþte olup bitmiþ olanlarsa eðer þimdi diye bir þeyin olmamasý gerektirirdi.
|
|
119
|
|
|
|
Sosyal depo enerjisi, doðada saðlama yapan iliþkilerin organizesidir. Sosyal depolu enerji; nüfus ile çevre kaynaklarýyla, 24 saatlik günlük etkinlikle sýnýrlý sonlu birikimdir.
Nüfus ta bir bölge merkezinin, çevreye açýlan salýnýmlarý kadar genlik içinde günlük haberleþmeyi olanaklý kýlan genleþme salýnýmlarýyla ve çevrenin besin, saklanma, gizlenme, barýnma kaynaklarýyla; sýnýrlý sonludur. |
|
120
|
|
|
|
Emekleri ve emeðin deðiþtirme deðerini, seçilmiþ kiþilerin malý mülkü yapan, El anlayýþýydý. El sistem dýþý (emek dýþý iradeydi. Mevcut üreten iradenin nesnel oluþunu gözlerden gizleyip, gözlere ve akla ilüzyon yapýyordu. El sistemi üreten emekler ve üreten emeklerin deðiþilmesi üzerine iþletirken; bunu görmezden gelmiþ; kiþilerin emeðine ve emek ürünlerine sahip çýkarak, mal mülk benim demiþtir. |
|
|
|