|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Üç Elma, Üç Yýldýrým
Yûþa Irmak
Deneme > Düþler
Gökten üç elma da düþebilir baþýmýza üç yýldýrýmda. Bu, yüreðimizde sakladýklarýmýzýn yüceliðine baðlý olarak deðiþebilir. Kahramanlarýn nasýl “var” ve “yok” olduklarýna. “Ekmek buldum, katýk yok, katýk buldum, ekmek yok.”, “Odun buldum, kibrit yok, kibrit buldum, odun yok.”, “Para buldum, cüzdan yok, cüzdan buldum, para yok.”, “Bir at buldum, meydan yok, meydan buldum, bir at yok.” Kýlýç sesleri, zýrh sesleri ve ölüm naralarý yok…
Demek ki sav
[DEVAMI]
|
|
|
• ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
441
|
|
|
|
Avukatýn sermayesi çene; ama sende biraz sermaye sýkýntýsý var. Çoluk çocuk biz yardýmcý olmasak, duruþmalarda gýkýn çýkmayacak. |
|
442
|
|
|
|
Okuyucuya göre gülmece, yazana göre dram. |
|
443
|
|
|
|
Koltuðu devirmek o kadar da kolay deðildir... Hele de o koltuða daha önceden oturan baþkan, (her neyin baþkaný ise) kendini koltuða baðlamýþ ya da Japon Yapýþtýrýcý ile yapýþtýrmýþ olabilir... Koltuðu devirmek isteyenler gece gece makama gelip de koltuðu devirmek isterlerse bile koltuk sahipleri koltuðu, makamdan kalktýktan sonra büyükçe bir kasaya kilitlemiþ olabilirler... O kasayý da baþka bir kasanýn içine, baþka kasanýn içindekini de daha baþka bir kasanýn içine, onu da.... Üüüüf bu ne yahu kutu kutu pense mi oynuyoruz? |
|
444
|
|
|
|
Annemin tasarrufa düþkünlüðü her alanda kendini gösteriyordu. Örneðin; sofrada israf sýfýra yakýndý. "Arkanýzdan aðlar, yarýn ahirette karþýnýza çýkar !" diye diye kýrýntý bile býraktýrmýyordu. |
|
445
|
|
|
|
Babasý Sam Amca’nýn ki siz hepiniz onu tanýrsýnýz aslýnda, biricik evladýdýr Dolares... Sam Amca’da çok gizemlidir ha onu söyleyeyim. Sýk sýk burnunu, kulaðýný karýþtýrýr, kýçýný kaþýr. Burnunu kulaðýný karýþtýrmadýðý zamanlarda da nerede bir ülke bulursa onu karýþtýrýr, eski defterleri karýþtýrýr, eski yaralarý kaþýr... Bunu yaparken de Dolares Yenge en büyük yardýmcýsýdýr onun... Sam Amcanýn kod adý da Mikser’dir arkadaþlarý arasýnda... Her zaman kod adýna uygun hareket etmeyi kendine ilke edinmiþtir... |
|
446
|
|
|
|
Hikayede adý geçen kiþi ve yerler tamamen hayal ürünüdür, gerçekle uzaktan yakýndan alakasý bulunmamaktadýr... Valla... |
|
447
|
|
|
|
Ey ahali! ..Dom! ..Dom! ..Dom! ..
Diðneyvereem! ... Kulak vereem! .. Dom! ..Dom! ..Dom! ..
Þeherde bir iþ geedi baþýmýza handaa! ..
Iþýklar kövünden Býcýr Ýbram 'laa
Domalý kövünden Dom/Bay Mýstýfaa! …Dom!..Dom!..Dom!..
|
|
448
|
|
|
|
Faiz Bey sizden bir ricam olacak naçizane... Ne olur fazla yükselmeyin artýk. Mütevazý oldunuz mu hem siz kazanýrsýnýz, hem de ülkemiz... Tüccarým, sanayicim sizden pek bir þikayetçi... Onlarýn gönlünü kazanmanýz da ancak sizin alçalmanýz ile olacaktýr... Alçaldýnýz diye de kimseler size alçak muamelesi yapmaz inanýn buna... Bilakis benim memurumun, benim iþçimin, benim köylümün gözünde zirvelere çýkarsýnýz Faiz Bey... |
|
449
|
|
|
|
eskiyi özleyiþin,, yanlýzlýðýn trajikomik hikayesi.. |
|
450
|
|
|
|
- Anne, bu böyle mi oluyordu? dedim.
O temkinli:
- Sesini çýkarma. Bunlar yeni makina, herhalde güllü çekip gülsüz çýkarýyordur. Sorup irezil olmayalým. |
|
451
|
|
|
|
Neden tehlikeli olabilirler? Çünkü normalde yurdum insaný sabaha karþý saat beþ sularýnda karýsýný kör býçakla kovalamak suçundan ertesi gün çýktýðý mahkemede, hâkimin “Söyle bakiim evladým karýný neden kesmek istedin?” sorusuna karþýlýk, kara |
|
452
|
|
|
|
Cilalý Taþ Devrinde en geçerli nesne tahmin edeceðiniz gibi cilalý bir taþ. Daha Atilla Taþ'ýn doðmasýna yüz binlerce, milyonlarca sene var. Haliyle daha yeni geçildiði zaman Yontma Taþ Devrinden Cilalý Taþ Devrine insanlar arasýnda bir bocalama olmuþ. Yontma taþlar ile iþlerini görenler bir türlü alýþamamýþ bu cilalý taþlara... Zýrt pýrt ellerinden kayýp kayýp yere düþer dururmuþ cilalý taþlar... Üfle dur ki cilalý taþa üzerinde ki tozlar gitsin... |
|
453
|
|
|
|
En sonunda bunu da mý yapacaktýn Yaþar usta! Nasýl baþ ederiz? Bunun zýrt pýrt kontrolü var, yeni moda çýktý sezaryeni var, beþiði var bebek odasý var, mamasý var bezi var. Hastalýðý ustalýðý. Bitmedi, altýsýnda okula baþlayacak. Okul giderinin üstüne dersane zorunluluðu var. Üstüne cep telefonu, bilgisayarý. Say babam say… |
|
454
|
|
|
|
Paralý askerlik çýkýnca biz de hemen müracaat ettik tabi ki... Kýrküç yaþýna kadar niye gitmediðime gelince, inanýn o da vatan sevgisinden, aþýrý milliyetçiliðim dendir... Biliyordum az çok paralý askerliðin çýkacaðýný, benim de maddi olarak katkým olur devletime diye kaçt... pardon, ne kaçmasý gitmedim iþte. Paralarý toparlayýp hemen bankaya vardým. Öyle yürüyerek filan da deðil koþarak koþarak. Vatanýma hizmet var ucunda bunun maddi olarak. Sonra yatýrdým otuzbirbinikiyüzdoksan lirayý... Yatýrdým derken otuz bir bin üç yüz lira verdim, on lirayý da billahi geri almadým, ne demek, feda olsun vatanýma on lira...
|
|
455
|
|
|
|
Ýddia ediyorum bu yazý Ýzedebiyatýn hatta karpatlarýn en komik yazýsýdýr. Mel, mel bakmayýp hemen okuyunuz! |
|
456
|
|
|
|
çocuk sahibi olmakla ilgili bir erkeðin korkusu.. |
|
457
|
|
|
|
Friedel Baron'dan mizahi bir öykü. |
|
458
|
|
|
|
Biz arkadaþla bir yandan terliyoruz, hem de sohbet ediyoruz. Neyse o arada keseci geldi, baþladý bize elense çekmeye. Ya bismillah deyip önce bana bir giriþti. Baþtan fazla korkutmadý Allah var. Sonralarý zaman ilerledikçe iþin rengi deðiþmeye baþladý, kuluncumu kýrýyor, ellerimi arkaya alýyor, gerdiriyor, bir yandan da''Baðýr abi baðýr baðýrmak serbest''diyor. ''Oh dedim içimden ne güzel baðýrmak serbest''... |
|
459
|
|
|
|
Kan emici vampirler …
Taze etle beslenen timsahlar …
Kemik yalayýcý kemirgenler …
|
|
460
|
|
|
|
Yükselip yükselip uzaya kadar da çýkamazsýn ya Dolares Bacý, Dolares Gelin, Dolares Görümce, amaaan neyse ne iþte? Bak bu sefer de sana bacý, gelin, görümce, her bir þeyi dedim... Senden tabi ki merhamet beklemiyoruz da niye uðraþýyorsun bu kadar dünyanýn gariban fakir ülkeleri ile anlamak zor... Yok aslýnda zor da deðil, senin tutkularýn ve dünyada tek, bir numara olma isteðin bunun arkasýnda ki sýr...
|
|
|
|