• ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
81
|
|
|
|
Soba zaten yýllarýn sobasý her tarafý dökülüyor. Önce kömür üstüne biraz odun, biraz çýra. Kibritler elimizde de elimizde olmaya, ýslak meretler. Bu kibritlerle sobayý herhalde öðlen namazýna varacaðýmýz zaman yakarýz, belki de ikindiye bile kalýr... En iyisi bir yerlerden çakmak bulmak. Öyle ya, bu devirde kibrit mi kaldý? |
|
82
|
|
|
|
KARAGÖZ ÝLE HACÝVAT: AYAKLI KÜTÜPHANE
Karagöz ile Hacivat yolda karþýlaþýrlar.
Karagöz: "Hacivat, evi taþýmýþsýn? "
Hacivat: " Doðru taþýdým. "
Karagöz: " Nereye taþýdýn? "
Hacivat: " Þu kilisenin beþ ev yukarýsýna. "
Karagöz: " Kilis'e mi taþýndýn? "
Hacivat: " Kilis demedim Karagözüm. Kilise dedim. "
Karagöz: " Kilis'e taþýndýðýna göre Konya'yý görmüþsündür. "
Hacivat: " Konya da nereden çýktý? "
Karagöz: " Kilis'e giderken kervan Konya'dan geçer. "
Hacivat: " Ne Konya'sý, ne kervaný? "
Karagöz: " Mervan dayým Konya'da otururdu. Çocukken gitmiþtik. "
Hacivat: " Dayýnýn adý Mervan mýydý? "
Karagöz: " Van daha ileride Acem sýnýrýnda. "
Hacivat: " Eee? "
Karagöz: " Orada bir göl varmýþ. Deniz kadar büyükmüþ. "
Hacivat: " Göl deniz kadar büyük olur mu? Deniz gölden büyüktür. "
Karagöz: " Marmara Denizi, Ege Denizi. "
Hacivat: " .... "
Karagöz: " Karadeniz, Akdeniz. "
Hacivat: " Bunlarý niye sayýyorsun? "
Karagöz: " Saymayý bilirim, bir, iki, üç. "
Hacivat: " Sonra. "
Karagöz: " Üç, iki, bir. "
Hacivat: " Sonrasý yok mu? Sen kaça kadar okudun? "
Karagöz: " Üçe kadar. Matematikte birinciydim. "
Hacivat: " Belli, sondan birinci. "
|
|
83
|
|
|
|
- Ünlü Ýþ adamý Ýsmail Kalýngöbek ile birlikte olduðunuz söyleniyor, bu konuda neler söyleyeceksiniz?
- Ne birlikteliði yahu! Biz sadece arkadaþýz, hatta kardeþiz, kardeþten de öte yaaaniii!
- Ama geçenlerde çok lüks bir lokantada baþ baþa yemek yemiþsiniz... Gözlerinizin içine içine bakýyormuþ Ýsmail Bey o sýrada...
|
|
84
|
|
|
|
Kadim dostlarýmýzdandýr Mehmet Ali Amcam... Öz amcam olmasa bile öz amcam kadar sever sayarým. Feleðin çemberinden defalarca geçmiþ, görmüþ geçirmiþ bir bilge insan. Zaman zaman gelir bize fýkralar anlatýr, kimi belden aþaðý, kimi belden yukarý... Bazý zaman yaþça büyükler varsa yanýnda ''Siz azýcýk kaybolun bakayým.'' der, biz de duymamazlýða gelirmiþ gibi yaparýz. |
|
85
|
|
|
|
Kaç yaþýndan beri tanýyordum onu? Ýlk önce elime aldýðým zaman daha okula bile gitmiyordum sanýrým. Akþam babam eve getirmiþti, hem de çeþit çeþit renklerde... Kim bilir belki de o canlý renkler mi cezp etmiþti beni? Kýsa zamanda evi kâðýttan bir çöplüðe çevirmiþtim. Tabi bunun sonucunda anneden ve babadan bir dolu fýrça... Parlamýþtým bayaðý o fýrçalarýn sonunda... |
|
86
|
|
|
|
Çok kalabalýðýz bu sýralar, ben diyeyim beþ yüz, siz deyin altý yüz yedi yüz ya da bin. Amaaaan neyse ne yahu! Kalabalýk olduk mu bir potada eriyoruz adeta, yaptýðýmýz hizmetlerde çok seviliyor hem de çok. Her zaman demleniriz demlenmesine de sabahýn serinliðinde de pek bir güzel oluyor bu demlenme, hele de sabahçý kahvelerinde... Demlenmeden çok önce, güzel kýzlar geliyor yanýmýza, hepsi birbirinin týpkýsýnýn aynýsý, nutuk çekmeseler de bize, hepimizi bir araya topluyorlar... Topladýktan sonra yýkayýp paklayýp, yolluyorlar yurdun her köþesine... |
|
87
|
|
|
|
Oooo Hacý, ''Adamýn adý bu'' yapmýþsýn yine muhteþem bir kupon. ''Sorma birader sorma.'' belli ki dün yatmýþ... ''Sordum birader sen söylemesen bile sordum, dün yine yattýn deðil mi? Dur tahmin edeyim ya beþinci ayakta ya da son ayakta yatmýþsýndýr.'' Nasýl ama öngörülerim?''Vallahi bravo nereden bildin?'' hep öyle oluyor da, býrakýn bu ayaklarý koktu zaten... |
|
88
|
|
|
|
Önce çamaþýrlar, çamaþýr makinesinden itina ile çýkartýlacak. Bu arada hanýma saçma sapan bir espri yapýlacak. O da þöyle ki ’’Geçenlerde katýldýðým çamaþýr makinesinden çamaþýrlarý çýkartma Balkan Þampiyonasýnda altýn madalyayý yine ben götürdüm.’’ Tabi haným buna gülmeyecek ya da yarým aðýzla bir tebessüm býrakacak ortaya zoraki... Maksat Kocasý ki bendeniz oluyorum, üzülmesin... |
|
89
|
|
|
|
Yuro Bacý da dertliydi bu konuda. Sanki ona farklý mý davranýyordu bu insanlar. ’’Aaaaaah Dolares ah! Sanki ben senden farklý mýyým? Ayný durumlar benim ve hem cinslerimin baþýnda da var. Benim hemcinslerimi de kullanýyor bu vahþi, hain, nemrut insanoðlu, hemcinslerimi her türlü kirli iþlerde kullanmakla kalmýyorlar, bir de çok güzel iþler yaptýklarýný dünyaya ayar verdiklerini zannediyorlar haspalar.’’ |
|
90
|
|
|
|
Hacivat: " Gökyüzünde yýldýz var, ay var. "
Karagöz: " Yeryüzünde baldýzýmýn yaptýðý çay var. "
Hacivat: " Gökyüzünde bulut var, güneþ var. "
Karagöz: " Yeryüzünde unutma keleþ var. "
Hacivat: " Karagözüm, keleþ mi var? "
Karagöz: " Var tabi, koca kafalý bir keleþ var. "
Hacivat: " Acaba kim ki bu keleþ? "
Karagöz: " Kim olacak tabi ki sen. " |
|
91
|
|
|
|
Vezir daha yeni uyanmýþtýr ve Þahýnýn yanýndadýr... Þah Vezir'e döner ''Vezirim nasýl durumumuz ver bakayým raporunu.'' Ýki piyon kaybedilmiþ, iki piyon da karþý tarafa zayiat verdirilmiþtir... ''Þahým iki piyademizi kaybetsek de biz de onlardan iki tane götürdük, fazla zararýmýz yok gibi.'' Bir an sessizlik olur. ''Daha dikkatli olun, daha dikkatli, savaþý piyadeler kazanýr unutmayýn.'' |
|
92
|
|
|
|
Fiyatlarý kaç liraydý, kaç kuruþtu þimdi pek de aklýmda kalmadý... Bir çok arkadaþýmýn evinde ciltler dolusu çizgi romanlar vardý... O yýllarda öyle bir güzellikti ki o çizgi romanlar, insan döner döner bir daha okurdu... Tabi bu arada bizler okul zamaný ders kitaplarýnýn arasýnda gizli gizli okurduk. Babamýza yakalandýk mý þaplaðý yerdik kýçýmýza, babamýz elimizden alýr, sonra da iþ yerine götürür orada kendisi okurdu... Nereden mi biliyorum? Bir gün cumartesi günü tesadüfen dükkana gittiðimde, elinde okurken görmüþ ve þaþýrmýþtým... |
|
93
|
|
|
|
Mahalleden bir iki arkadaþ pul koleksiyonu yapýyorlar, ben de bakarken hoþuma gitti. Birisi dedi ki ''Aðabey bu pullar seneler sonra satarsan servet servet, sana on tane villa alýr'', hmmm nasýl bir þey bu ya, þimdi on liraya al, on yýl sonra delikanlý oldun mu yüz katýna, bin katýna sat. |
|
94
|
|
|
|
Geçenlerde oturuyorum odada, gazete okurken bir bakayým, þu televizyona göz gezdireyim dedim. Haberler, haberlerde de siyasi miyasi bir þeyler... Bu hemen isyan etti ’’Yeter be gardaþým býkmadýn mý bu siyasileri izlemekten.’’ dedi... Bana zaman zaman ’’Gardaþým.’’ der... Þaþýrmayýn caným, sizin ayak baþparmaðýnýz da size gardaþým ya da aþkitom hatta canýmýn içi gibi baþka bir þey de diyebilir. |
|
95
|
|
|
|
"He anam." demiþ. "Oturursun tabi… Nasýlsa üzerindeki entari
senin deðil benim. |
|
96
|
|
|
|
kadýnýn toplum içindeki yargýlanmasý ve haksýzlýða uðramasý... Kadýnlara uygulanan þiddet |
|
97
|
|
|
|
Herhalde durumumuz tekrar gözden geçirilir ama Bakanlýðýmýz daðýtýldýktan sonra þu an ki pozisyonumuz Türk Dil Kurumu Türkçe Ýsim Verme Komisyonuyuz. |
|
98
|
|
|
|
-Ablam sen döverken öldü zaten!
-Ýftirayý býrak, o oðlanla ayný merdivenden inip çýkan ben miydim? Çoluðun çocuðun namusunu korumayacak mýyýz?
|
|
99
|
|
|
|
Bizim mahallenin küçük zibidilerinden Burakcan çok akýllý cin gibi bir bebe... Geçenlerde yolda rastladým. Ne var ne yok dedim. Ýyiyim sað ol Ahmet Amca, sen nasýlsýn? ''Epeydir görünmüyordun, yeni yeni icatlarýn da var mý bu sýralar?'' Hemen cevap verdi kerata... ''Olmaz mý Ahmet Amca olmaz mý?'' Nedir, ne deðildir derken aðzýnda ki baklayý çýkarttý... Baklayý da hiç sevmem ama bakalým nasýl bir bakla çýkartmýþ...
|
|
100
|
|
|
|
M.Ö. yani milattan önce 11. yüzyýla kadar gittiði, oradan gerisin geri döndüðü, rivayet edilir bu kulak memesi kývamý tanýmlamasýnýn... Bunu arkeologlarýn yaptýðý kazýlarda ele geçirdikleri taþ tabletlerin çözümlemesi sonunda bilim dünyasýna kazandýrdýklarý söyleniyor... Tabi o zaman ki doða þartlarý biraz daha sert olduðundan, o devirdeki kulak memesi kývamýnýn da bu günkü kývamdan biraz daha sert olduðu biliniyor..
|
|