• ÝzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar |
301
|
|
|
|
günlerimizin boþ anlamsýz geçmesine sebep olan etkenlerin hayatýmýzý iþgal etmesine neden izin veriyoruz? |
|
302
|
|
|
|
Toplumlar için en büyük tehlike manevi yönden yozlaþmak ve toplumu toplum yapan öz kültürel özellikleri yitirmektir. |
|
303
|
|
|
|
Benim için her masalda bir mesaj ve çýkartýlacak ders vardý lakin bir tanesini daha çok seviyordum…
“Talih Kuþu…”
Literatürde buna; “baþýna devlet kuþu kondu” derlerdi.
Peki, bu deyim nereden gelmiþtir?
El cevap; “Hüma Kuþu’ndan gelmiþtir.”
Hüma Kuþu ayný zamanda doðumu ve bereketi simgelerken çocuklarý korumasýyla da bilinmektedir.
Ýnanýþa göre; Hüma Kuþu, “Cennet Kuþu” olarak da bilinmekte olup görünmeyecek kadar yükseklerde hiç dinlenmeden uçmaktadýr…
Daha ilginci; baþýna konduðu kimseye mutluluk getirdiðine inanýlmasý sebebiyle “Talih Kuþu” veya “Devlet Kuþu” da denmektedir. |
|
304
|
|
|
|
Halkýmýz ülke sorunlarýndan bihaber… Nasýl öðrenci dersine çalýþmadan sýnýfýný geçmesi mümkün deðilse, oy kullanan ve ülke sorunlarýndan kendisini soyutlayan halkýmýz ile “yanlý ve yansýz” adýný verdiðimiz Medya’da, demokrasinin geliþmemesinde suçludur… Yani medya’nýn ekseni kaydý, çivisi çýktý…
|
|
305
|
|
|
|
bu dünyada kendimizden baþkalarýnýnda olduðunu unutmamamýz gerektiðini biliyor muyuz? |
|
306
|
|
|
|
Memleketin yoðun ve hýzlý deðiþen gündeminden dolayý, ilgi alanýmýzýn dýþýnda kalan, ama son zamanlarda üçüncü sayfa haberleriyle daha sýk gözümüze çarpmaya baþlayan ve aslýnda toplumsal yara olan iki olgu karþýsýnda duyarsýz kalmak elde deðil. Biri, artýk münferit olarak algýlamaya baþladýðýmýz “ kan davalarý”, diðeri de, neredeyse çocuk denecek yaþtaki kýzlara yapýlan “ tecavüz” olaylarý |
|
307
|
|
|
|
bizler karanlýklarýn aydýnlanmasý için neden gayret sarfetmek istemiyoruz |
|
308
|
|
|
|
bizler neden korkularýmýza malup olmayý yineliyoruz |
|
309
|
|
|
|
Hava kararýyor yavaþ yavaþ. Kim bilir hangi hislerin hüzünle tanýþmasýyla etrafa siyahlýk çöktü. Merak ediyor insan. Hangi þehirde kim þuan ayrýlýyor birbirinden ya da seviyor birbirini diye.. Kahvemden son bir yudum alýrken elim kayýyor dizelere. Son bir not daha ekliyorum kimsesiz sözcüklere; hiçbir gün size özel deðildir.Çünkü... |
|
310
|
|
|
|
Rekor üstüne rekor kýrýyormuþuz. |
|
311
|
|
312
|
|
|
|
Hyat tekerrürden ibaret deðildir.Sonuçlarý ve ödenen bedeller daha da aðýr olabilir. |
|
313
|
|
|
|
okunmasa daha iyi aslýnda biraz saçma ama gerçekçi de entelektuellerin ilginç bir tablo dedigi, cocugun eline fýrca versen daha güzel çizer abi diye yorumladýðýmýz abuk subuk resimler gibi |
|
314
|
|
|
|
Pes edip yorulduk demek bir çoðumuz için en basit ve arkasýna saklanýlacak bir bahane olarak görülmüþtür. Zoru görüp kaçmak yerine engellerin üzerine gitmeli, zorluklarýn üstesinden gelmeliyiz. Engelliler þunu da anlatabilmelidir en yakýnlarýndan baþlayarak: Önümüze çýkan engeller arkasýna saklanýlacak bir bahane deðidir, aksine üzerine gidilip savaþýlarak zaferle sonuçlandýrýlmaklýdýr. Onlarýn da bir görevi var görevleri bizim yanýmýzda yer alarak kazandýðýmýz bu zaferin sevincine ortak olmaktýr. Düþtüðümüz yerden birisinin elimizden tutup kaldýrmasýný beklemek yerine biz kendimiz düþtüðümüz yerden kalkýp zoru baþarabildiðimizi herkese gösterebilmeliyiz. Düþtüðümüz yerden kendimiz kalkmak yerine birisi gelecek de bizi buradan kaldýracak diye beklersek düþtüðümüz yerde kala kalýrýz. En azýndan birilerine muhtaç olmadýðýmýzý kendi ayaklarýmýz üzerinde durabildiðimizi her þekilde insanlara gösterebilmeliyiz. |
|
315
|
|
|
|
Hiç uðurböceði yakalayamadýðým için mi?…
|
|
316
|
|
|
|
Her evin kokusu… Tadý… Duruþu farklýdýr…
Herkesin oluþturduðu, ya da oluþturmak istediði bir doku vardýr…
Düzen konusu pek içime sinmese de, ki genç köpek kýzýmýz ve delikanlý oðlumuzdan kaynaklanmaktadýr, yine de evimin dokusu ruhum ile paralel olabilmiþtir son yýllarda…
|
|
317
|
|
|
|
Ýnsanlar incir çekirdeðini doldurmaz þeyler yüzünden, hem birbirlerinin kalbini kýrmakta, hem de geri dönülmeyecek hatalara sebebiyet vermektedirler zaman zaman... Bir saniye öfkeye hakim olamamak, yýllarca ceza evinde ömür tüketme neticesine götürmektedir kiþiyi... Meþhur atalar sözünü aklýmýzdan çýkartmayalým ''Öfkeyle kalkan zararla oturur.'' |
|
318
|
|
|
|
Kendimde bir Güzin Abla durumu seziyorum zaman zaman. Neden böyle hissetiðimi sorarsanýz bir çok örnek verebilirim. Dominant ve anaç görüntümünde bunda faydasý var sanýrým. Hemen aklýma gelenlerden biri; Spora baþladýðým dönemlerden birinde spor hocasý olan arkadaþ henüz ilk dersin sonunda oturmuþ dinleniyorken, Sevgilisinden ve sevgilisiyle olan sorunlarýndan bahsetmeye baþladý. |
|
319
|
|
|
|
Olumsuzluklar üzerinde ýsrarlý bir dünyamýz var. Kimi zaman bir tufan gibi yýkýyor savuruyor, beklenmediði zaman bir bebeðin gülümsemeleriyle yaþama akýyor.
Bir dünya ki kana doymamýþ, çocuklarý katletmiþ, ar namus bilmemiþ.
Keþfedilmemiþ güzellikler, büyük sevdalar ve karþý konulamayan istençler hepsi bu kainatta. |
|
320
|
|
|
|
eczacýnýn, muadil ilaç verirken hasta ve doktora karþý verdiði mücadelesinde neler yaþadýðýný herkes bilsin istedim. |
|