• ÝzEdebiyat > Deneme > Günlük Olaylar |
561
|
|
|
|
Buradan okuyucularýmýn þahsýnda ‘buz gibi su’ deðiþ sýcak sýmsýcak çorba akan vatandaþlarýmýza bu hizmetin ücretsiz olduðunu belirtmek istiyorum
Hani olur ya, ben bu köþede anlatýrken birilerinin caný çeker, çorba akan çeþmeden çorba içmek isteyenlerin üzerinde parasý-marasý olmayabilir.
Olmasýn.
Ya da parasýný o gün üzerine almamýþ olabilir,
Almasýn.
Þehrimin garip gureba’sýnýn cebinde metalik kalmamýþ olabilir,
Kalmasýn hiç önemli deðil, mahcubiyet duymadan gururla, gidip bu çorbadan içebilirler.
Yanýnda ekmeði de var mý, inanýn bilmiyorum, olmasa gerek.
Hem ne önemi var ekmek olmasa da olabilir, çorba varsa mesele bitmiþtir...
Hem ekmek; malumunuz kilo falan yapýyor, ne gereði var.
Çorba tastan mý; deðil, bardaktan veriliyormuþ.
Arkadaþým gidip içeceksin bu çorbadan…
Ýçmeden, tadýna bakmadan nasýl olduðunu ben nereden bilebileyim…
Haa bir husus daha…
Bütün vatandaþlarýn ücretsiz olarak faydalanabileceði Ýkram Çeþmesi, Sömestr tatili, Ramazan Ayý, resmi tatil günleri, dini bayramlar ve hafta sonlarý hariç, her gün 06.30 – 09.00 saatleri arasýnda hizmet verecektir…
|
|
562
|
|
|
|
Bilmediklerimizi biliyor gözükmez miyiz bazen? Sahte bir baþ sallamayla geçiþtiririz "gördün mü o filmi" denince. Dinlemenin zamaný deðildir þimdi belki. Belki de görmemiþ olmanýn ayýp olduðunu sanýrýz. Oysa sahteliktir bu. |
|
563
|
|
|
|
Hiç boþuna aðlayýp sýzlanmayýn Dünya Kupasýna ya da Avrupa Þampiyonasýna neden katýlamýyoruz diye. Yaþananlar kabak gibi ortada... Geçmiþ zamanlarda döner býçaðý ile tabanca ile maçlara girmeye çalýþanlarý da biliyoruz, yazýk çok yazýk... |
|
564
|
|
|
|
Alýþkanlýklarým benden daha yorgun, anýlar þimdi bir yýldýz kadar uzaklarda kaldý, önümden film þeridi gibi geçiyor. Þimdi yaþadýðým þehirden uzaktayým kýsa süreliðine...
|
|
565
|
|
566
|
|
|
|
Davul zurna ile gelen bu provokasyonun rüzgarýna alelacele kaptýrýverince kendimizi,
puslu havalar kaplayýverdi aydýnlýk gökkubbemizi.
Ne zaman daðýlýr bu kara bulutlar,daðýtabilir miyiz gerçekten?..
|
|
567
|
|
|
|
Günün gecesinde, seviþecek insanlar. Ama hazla ama tiksintiyle. Kendilerine yabancý bedenler, nasýl bir olabilir bir baþkasýnýnkiyle? Ama olacak. Olacak ve yeni yaþamlarýn tohumlarý atýlacak. Yeni ve daha yeþil olacak neslin tohumlarý. |
|
568
|
|
|
|
Taraf Gazetesi yazarý Alper Görmüþ de; “Akit þunu iyi bilmeli: Ali Bayramoðlu yalnýz deðildir...”þeklinde bir cümle ile kükremiþ.
Akit Gazetesi’nin bir okuru olarak, ‘yalnýz olmadýklarý’ný haykýranlara misliyle, hatta daha gür bir sesle seslenerek diyorum ki;
“Akit hiç yalnýz deðil…” |
|
569
|
|
|
|
Her an kapý çalabilir içeri azrail girmezse jandarma girebilir. Çocuklarýna söyle aðlamasýnlar. Eþine söyle kadýn olmak zor; erkeðini elinden alabilirler. Bütün kapýlar kapanabilir de. Sonra bir tekmeyle içeri polisler girebilir. Bileklerine kelepçe takabilirler alnýna bir kurþun sýkabilirler; erkek olmak zor. Yüreðini ezebilirler. |
|
570
|
|
|
|
Milli Bayramlarýmýzdan bir olan, bir 19 Mayýs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramý’nda…
19 Mayýs 2012, Samsun’da…
Samsun 19 Mayýs Stadý’ndaki törende…
Bir kadýn bir erkekle güreþerek 19 Mayýs’ý kutluyormuþ… |
|
571
|
|
|
|
Köy hayatý madalyonun ön yüzünden bakýnca mükemmel görünüyor kentlere sýkýþýp kalmýþ insanlarýmýza. |
|
572
|
|
|
|
Senin adýn Barýþ'tý ama savaþamamýþtýn ölümle! |
|
573
|
|
|
|
Maaþlarýna bir çýrpýda sekiz yüz milyon lira zam yapan millet vekillerimiz hiç mi televizyon izlemiyorlar |
|
574
|
|
|
|
Cesareti olmayanýn umudu olamaz. Cüret et yeni cümleler kurmaya. Korkma! Ýnsanlarýn sana omuz silkmelerinden. Çünkü sen baþýný kimsenin omzuna koyarak uyumadýn ki zaten. |
|
575
|
|
|
|
Bertrand Russell’in; ”Eðer her uygar ülkenin çoðunluðu isteseydi, 20 yýlda insanlarý köleleþtiren, alçaklaþtýran sefaleti, hastalýklarýn yarýsýný ve insanlýðýn yüzde doksanýný zincire vuran ekonomik baðýmlýlýðý ortadan kaldýrýrdýk. Dünyayý, güzellik ve neþe ile doldurur ve evrensel barýþý saðlardýk.” |
|
576
|
|
|
|
Annem anlatýyor: “Yaþar Kemal küçüklüðünde bir kaza geçirmiþ.Yanýlmýyorsam Kurban Bayramý sýrasýnda koyun kesilirken o da izliyormuþ. Koyunu kesen kiþi, býçaðý elinden kaydýrmýþ. Býçak da onun gözüne denk gelmiþ. Baðýrmýþ Kemal, kanlar içinde kalmýþ. O günden sonra sað gözü kör olmuþ. Bu nedenle biz ona hep Kör Kemal derdik.
O gençti. Benden büyüktü. Bir gün duyduk ki Yaþar Kemal, kominist kitaplarýyla yakalanmýþ. Sonra onu kominist diye Kadirli’den kovdular. O da Ýstanbul’a gitti. |
|
577
|
|
578
|
|
|
|
Sanýyorum acý soðuk bir pazartesiydi. Sýrtýnda torbasý olan yerlere kadar uzun kirli paltolu dilenci görünümlü bir ihtiyar tek tek bu izmaritleri toplayýp torbasýna dolduruyor, o birini toplarken arkasýndan bir diðeri izmaritle yeniden doluyordu. |
|
579
|
|
|
|
Maalesef nerden olmanýn hiçbir önemi yok ki. Dünyanýn herhangi bir yerinden olabilirim. Yeter ki kaybolmamýþ olayým. |
|
580
|
|
|
|
"yýldýzlar vardý önce.hepsini söndürdüler yavaþ yavaþ.karanlýk çaðda týkýldýk kaldýk.elimizden tutan bir tanrýmýz yoktu.bize iyi olacaðýmýzý söyleyen bir annemiz ya da...umudumuz yoktu bizim,hayallerimiz yoktu.günlük düþlerdi hep kurduðumuz.rüyalar ise sadece uykularýmýzda saklýydý.bilinçaltýmýzýn bize sunduðu bir þovdu sadece;
ve perde kapandý..." |
|