• ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Toplum ve Birey |
241
|
|
|
|
Bu programlar sayesinde çoðu insan ikinci baharýný yaþamak için sýraya girmiþ. 18’inden sonra yaþ sýnýrlamasý yok. 80 yaþýný aþkýn bayanlar ve erkekler bile adeta koþarak geliyor hayat arkadaþýný aramaya. Kimi bakýma muhtaç, kimi sýðýnmaya. Kimi hayatýnýn aþkýný arýyor, kimi beyaz atlý prensini. Yoksulluktan kurtulmak isteyenler de çoðunlukta. |
|
242
|
|
|
|
"bir zaman da senin için aðlarým" |
|
243
|
|
|
|
Dünden beri sosyal medyada Mursi paylaþýmý, aðýtlarý ve aðlamalarý son derece samimi bir hava içinde, adeta birbirini tetiklercesine dolaþýyor. |
|
244
|
|
|
|
Sahte insanlar oluyoruz kimilerimiz hele de sosyal medyanýn bu kadar içimize girdiði bu yüz yýlda. Aþaðýlýk komplekslerini üzerilerinden atamamýþ bazý tipler, kendilerini yüksek okul mezunu ya da gösteriþli bir meslek sahibi ilan etmeye bayýlýyorlar... ''Yalancýnýn mumu yatsýya kadar yanar.'' ata sözünü hiç akýllarýna getirmiyorlar... Varsýn kendi yalanlarýnýn içinde debelensinler... |
|
245
|
|
|
|
Kendi iç sesine kulak verdiðin her an yalnýzsýndýr aslýnda. |
|
246
|
|
|
|
Anneler, babalar! Çocuðunuza sahip çýkýn ve sorumluluklarýný lütfen üstlenin! Unutmayalým ki, baþkalarýnýn, çocuklara karþý görev ve sorumluluklarý, siz, onlarýn ailelerinden sonra gelir.
Elbette ki, madde baðýmlýsý ve sokak çocuklarý da, tüm kurum, kuruluþ ve toplum katmanlarýný ilgilendiren ciddi ve çetrefilli bir sorundur. Sorun, özü itibariyle toplumsaldýr ve her alanda var olan ihmal ve ilgisizliðin, bu toplumsal problemin oluþmasýnda, geliþmesinde ve büyümesinde mutlaka etkisi ve katkýsý olmuþtur. |
|
247
|
|
|
|
Birbirinden farkýzlarý tanýmak, nede zor olmuþ! |
|
248
|
|
|
|
Ortalýk onca motorlu kuþla doluyken, yabani atlar düþtü hatýrýma...
"At hýzsýzlýðýnýn ölümle cezalandýrýldýðý kasabalarda; birbirinden nefret edenler kadar at hýrsýzý varken" "Motorlu kuþ"u, "Aðaçkakalar"ý, "Yürek dede ile padiþah"ý, "Yalnýz Prensi, küçük Þehazede"yi ... okuyarak büyüyen ve "Bir þeftali-bin þeftali"yi, "Kara balýðý" da okuyan yada okuyanla dost olan bizler iþte birer yabani at gibi, kelaynak gibiyiz bu diyarda. Hatta izinden gitmeye çalýþtýklarýmýzýn dediði gibi; "öz yurdumuzda garibiz, öz vatanýmýzda parya!" Hep farklý dokuzuncu köylerden kovulan, ayrý düþünse de ayrý düþemeyen, ayný topraðýn insanlarýyýz. Tüm farklýlýklar sayýlýp dökülse de sonunda "Eftelya/biz bize benzeriz!" diyip, el ele verebilmeyiz. |
|
249
|
|
|
|
-At binenin kýlýç kuþananýndýr
-Bal olan yerde sinek de olur.
-Ambarda kalan sýçan aç kalmaz.
-Tekkeyi bekleyen çorbayý içer.
-Ýstemem yan cebime koy
-Aç ayý oynamaz.
|
|
250
|
|
|
|
Oysa ki çocuk denen varlýk sokaðý görecek. Düþe kalka büyüyecek. El bebek gül bebek, hep anne baba himayesinde evde büyüyen bir çocuk, daha ileri ki yaþlarda olgunluk dönemlerinde hayatý es geçip bocalayýp duracaktýr... Ne kendi sosyal hayatý ne de ev bark sahibi olur da evlenirse evlilik hayatý, düzenli olmayacak, bocalamalar ile geçecektir... |
|
251
|
|
|
|
Yýllar önce Cumhuriyet gazetesi ve Milliyet gazetesinde bir haber okumuþtum. Haberin devamý ve neticesi “hangi aþamada?” sorusunu, hep sorar oldum. Ünlü avukat Burhan Apaydýn’ýn bir yazýsýydý:
|
|
252
|
|
|
|
Elinde mikrofon spiker soruyor. ’’Bize üç tane dünya edebiyatýndan klasik eser ismi sayar mýsýnýz?’’ Saymaz mý benim vatandaþým, hemen sayýyor. ’’Anna Karenina-1 Anna Karenina-2, Anna Karenina-3’’ Vaaaav ne müthiþ cevap gözlerim yaþardý... Sonra tekrar soruyor ’’Magazin programý veya evlilik programý yapan üç isim sayar mýsýnýz?’’ Ondan kolay ne var? Hemen sayýyor ’’Seda Sayan, Esra Erol, Müge Anlý’’ |
|
253
|
|
|
|
Yaþayabildiðimiz tek gezegen olan þu Dünya'da var olduðumuzdan beri birbirimize düþman olmaktan,kin gütmekten,nefret etmekten vazgeçmedik.Çocuklarýmýzý birbirine düþman yetiþtirmekten vazgeçmediðimiz sürecede öldürmeye devam edeceðiz.bugün yeryüzünde cenneti yaþýyor oluyorduk. |
|
254
|
|
|
|
Fetvacý Muhterem! Bu saydýðýn yiyecek ve içeceklerin belki az da olsa þehveti artýrmada rolü vardýr; ama þunu unutma ki þehvette asýl rolü oynayan kafadýr, beyindir beyin! E |
|
255
|
|
|
|
Kim sevmez kuzu etinden yapýlan bir yemeði de bütçe ile hatçe meselesine geliriz yine eðer ki tartýþýrsak... Sokaktan geçen bir on kiþiye sorun bakalým, ''Kuzu etinin fiyatý kaç para?'' diye, size ''Kuzu eti de nasýl bir et ki acaba?'' diyecek kaç kiþi çýkacaktýr? Hatta biraz daha ileri gidin ''Siz Mutancana diye bir yemek biliyor musunuz?'' deyin, bakalým ne cevaplar alacaksýnýz? |
|
256
|
|
|
|
....Danýþmak, yol bilmek Dünya'nýn kanunudur, zincirin devamý için bir öncesine uyulur!.. Þayet
bizler de çok hasar almadan birer hayat istiyor isek gölgeleri takip etmeliyiz, gölgelerin üzerimizdeki haklarý için, yani bizim için!.. Ben içimde ve dýþýmda hep bunu savunurum, ve size de tavsiye ederim, þayet huzurlu ve mutlu bir ömür sürmek istiyorsanýz!.. selam ve dua ile!.. yolcu.
|
|
257
|
|
|
|
ben bir ütopyanýn neferiyim |
|
258
|
|
|
|
Ne mutlu ki her seyi bilen bir millete sahibiz. Berberinden bakkalina, manavindan taksicisine kadar hemen hemen hepimiz her sey hakkinda bilgi sahibiyiz. Kendimizce yorumlar, elestirir ve bir sonuca baglariz. Okumayiz bile… Gerek yoktur cunku. |
|
259
|
|
|
|
Birisi gelecek sizin kýçýnýza burnunu dayayacak ve siz de onun burnuna zaaart zaaart amiyane tabir ile osuracaksýnýz, kibar tabir ile gaz çýkartacaksýnýz... Hadi be, hatta bir kere daha hadi be! Argoda da ''Osuruktan tayyare selam söyle o yare.'' diye de bir özlü sözümüz vardýr... Bir adý da yellenmedir, gaz çýkartmanýn... Geçenlerde bir yerde okumuþtum Ýrlandalýlar da gaza çýkartmayý pek sevmezler imiþ, gaz çýkaracaklarý zaman, canlarýnýn azar azar, kýçlarýndan çýkýp da gideceðini zannederlermiþ... |
|
260
|
|
|
|
Kimdir bu çevreciler? Ne yer ne içerler? Nelere karþý, nasýl mücadele verirler? Bu bahsi düþünürken Avrupa’nýn çevreye bakýþ açýsýný ve Türkiye’nin nükleer santral yapmak için çýrpýndýðý þu dönemleri kafamdan film þeridi gibi geçirirken aniden kelimelerin de boðazýma dizim dizim dizildiðini sizlere bilmecburiye söylemek zorundayým… |
|