Ben adamım dedi ve son sözleride bu oldu.
Yanındaki bütün hayatı boyunca ondan dostluğu-
nu esirgememiş köpeği onun ardından en hüzün-
lü şarkılardaki bir ezgi tonuyla havladı.Çevre-
de ki insanlar bu yalnız adamın kırışık yüzüne ve
ölümün yüzüne kattığı güzelliğe,mutluluğa baka-
kalmışlardı.Bana sorarsanız onlar ölümden kork-
mayı bırakmış,ferrarisini satmadan hayatın ve ölü-
mün sırrına en kestirmeden ulaşabilmiş şanslı insanlardılar.Ölüm bile güzeldir;adamca olan herşey
gibi.Galiba onu sadece ben tanıyordum.O kimmiydi?
Adamdı;fakir dünyada bir zenginlikti.Ona göre tanrı üç
şekilde insana görükürdü.Çocukça,gençliğin gücü ve şehvetiyle,yaşın tecrübesiyle.Sonra da insanları görevli meleğiyle ölümsüzlüğe götürür,adamların
ülkesinde yaşamalarını sağlardı.O bizi çok severdi.
Adam olanlarımızıysa daha fazla.Aşık olduk mu o da
sevinirdi.Biz üzüldük mü o'da.Ya aldatıldık mı?İşte
o zaman az üzülmemiz için adam olma yetisi verirdi.
Bize eşlik etmesi içinde bir de canyoldaşı verirdi.Ne de olsa onun dilemesi yetirdi.Şimdi o tanrının yanına gitmiş,ölümsüzlüğün dehlizlerinde dolaşıyordur.Bu-
nu bilmeseydim gözümden iki damladan daha fazla yaş akardı;belki de göz pınarlarım kuruyana kadar.O
buna değerdi.Hepimizin birgün karşılaşacağı ölüme
sadece fakir bedeni ve yanındaki iyi niyetiyle gidiyor-
du.Ben mi kimim?Belki de sizlere adamı ve köpeğini
anlatmakla görevlendirilmiş birisiyimdir.Ben seçilmiş
olanım adamı tanıdım çünkü...
Adam ve Köpeği...
Onlar bu hiç bir zaman boyun eğmemiş,günyalnız yolda ikiydiler.Çaresizlikler,kötülüğe sahiplenmiş sevaplarını sadece hayata hediye etmiş arkadaşlardı Onlar adam ve köpeğiydi.ahların