nedense biraz erken geldi akşam,
gün boyu dolaştı durdu gölgeler,
kuğu gibi yüzüyordu gölde ağaçlar,
ağacın altına sığındı çocukla dedesi,
akşam, istemediğim kadar güzeldi.
akşama doğru önce rüzgâr dindi,
ormanı dolaştı güneş ısrarla,
vadilerden geçti müfettiş gibi,
yükselip tepelere karlarla yüzleşti,
akşam, doyasıya aldığım bir nefesti.
derken bir dedikodu başladı ormanda,
fısıltılar hâlinde kulaktan kulağa,
akşamın şarkısı başladı çamlarda,
bir baykuş, kulak kesilip dinledi,
akşam, istemediğim kadar güzeldi.
ormanın gölgesiydi şimdi gölün üstünde,
henüz çekmişti elini güneş ortalıktan,
söz vermiş gibi koyu karanlığa,
sinsi bir avcı gibi gelip yerleşti,
akşam, beklemediğim kadar güzeldi.