gün doğumunda yaşanır en acı ölümler
kimse yoktur sizi izleyen
belki koşarak eriştiğiniz kıyılarda
kaçamak bakışlarla beklediğiniz yardım elleri eksik
ve içinizde bir hüzün dağarcığı
kimsesizliğin koynuna akıttığınız göz yaşları ise cabası
saklanmış egonuz sırtınızda
ölümü gösterişlerle karşılamak istemişken
yanıldınız!
gün batımlarında yaşanır en sancılı doğumlar
herkes etraflarda olsada
umursamaz hiç bir insan olan biteni
gözler seyircidir en sessiz halleriyle
seyir sürer
hissizlik fışkırır benliklerden
ama çaresiz doğmuşsunuzdur istemesenizde
bir adam ve bir kadın
tek taraflı galibiyetle sonuçlanacak bir maça tutuşmuştur
sonuçta gol olarak dünyaya siz fırlamışsınızdır.
adam atan, kadın yiyendir
üzgünsünüzdür!
üzüntünüz dağladıkça benliğinizi içinizde kaynar lavlar
gün gelir
ve fışkırtırsınız tüm içinizde bi,rikmiş ödemleri...
zaman aralığında kalmayı seçmeyinede çok istersizniz kimileriniz
bilmediğinizden, yaşamadığınızdan
ya da kim bilir başka hangi sebeple
ama yetmez başaramazsınız gerçekleştirmeyi
içiniz buruktur
bir mermi soğukluğu bulaşır içselliğinize
kayıp etmişliğiniz yanar zihninizde
en parlak spotlara nazire
başınız öndedir artık
zira başaramamısınızdır
oysa bilseydiniz gerçeği
zaman aralığında yaşanmayacağını
asılı kalıp ayak altınızdaki iskemleye patlayacak tekmeyi beklersiniz
zaman ezer nefsinizi
an gelir
ve bilmediklerinizi arzularken
yitip gidersiniz....
