Atlantis’in yüz görümlüğüsün
Efsaneler veziri bir tacı kırık veliaht
Bin yıldır karartısısın başıboş kelimelerimin
Ağızdan denize kumdan kıyamete
Yüzüne hasret
Öfkeyim sana şeytanlar kemirgeniyim
Ben çekerim gemilerini içerlere ben sürerim karalığını fırtınana
Yüz görümlüğün
Bin yıldır kızılca kıyamet
Hanlar kapısı olsan dayanmaz
Dinsizler mezarlığı adımların eğri tahta saplanması toprağa
Sessiz sedasız örtüsüz duasız
Varsın olsun yine de
Aşktır yüz görümlüğün
Çığırtkan kumruya eş yol kenarı hayvana leş
Aşktır yüz görümlüğün
Güzel gözlerin vardı kulağından ince tının buharlı sesin
Artvin’e tren varırdı sanki gar dediğin sen ben işte
Güzeldin güzel sevgilim
Artvin den Atlantis’e bir harita kadar güzeldin işte
Utandırma beni
Yüzüme kan gitmez kızarmaz donuk hissiz pasaklı bir ortaçağ esiri
Taş devri komünistiyim ben
Olsun yine de utandırma beni
Sevdadır yüz görümlüğün
Kibrit çöplerinden özgürlüğe takvim yapmış şairim vardır benim
Aşk işte
Tuttuk derme çatma eve düşürdük ucu kara çöpleri
Olmadı
Tuttuk uç uca ekledik
Varmadı
Atlantis de güzelsin sen
Hem bekleme salonu grisinde benim garlarım
Olsun
Güzelsin sen güzel…