Ne zormuş beklemek,
Zormuş zor!
Hapsetmekmiş kendini zamana,
Dakikaları vird etmekmiş,
Sabahı dar etmek,
Geceye gebe düşlerde
Uykuyu sallamakmış.
Dertleri tavaf etmekmiş bin defa
Tekrar ve tekrar kurmakmış saatleri.
Saatin tiktaklarına takılmak,
Sürüyü bir daha, bir daha saymakmış.
Ha şimdi, ha şimdiymiş beklemek,
Bir türlü gelmeyen,
Sevgiliymiş, oğulmuş, kızmış...
Uyutulmamak, unutulmakmış.
Düşünülmemek, sevilmemekmiş,
Yaralarını sarmakmış bi başına.
Üşümekmiş yapayalnız,
Kendi kabuğuna çekilip
Yalnızlığına sarılmak,
Umudunu kaybetmemekmiş.
Velhasılı birader, zormuş beklemek,
Zormuş zor!