Bir Fotoğraf Hikayesi

Hayatla başbaşa kalmaktır amacım; beni saran kurgulu hayatın içinden sıyrılarak özü bulmak, denize yürekli açılmaktır .. yakaladığım her karede.

yazı resim

Sokağa çıkarken yanıma sadece bir sırt çantası alırım, bir de fotoğraf makinesi. Hayatla başbaşa kalmaktır amacım; beni saran kurgulu hayatın içinden sıyrılarak özü bulmak, denize yürekli
açılmaktır .. yakaladığım her karede.
Her yüzde, her ayrıntıda ve yaşama dair herşeyde başka başka kapılar yakalarım. Bazen kareler ardarda
geldiğinde hikaye değişir. Ya bir yunusun karnında yeniden doğarım ya da bir martının kanadında gizli
sessiz bir çığlık olurum. Kareler yeni hikayeleri; hikayelerse beni doğurur. Bense her hikayede yardımcı öğe olurum; kareleri kapılara, kapıları yaşamlara dönüştüren…
Yürekli doğurgan bir kadındır fotoğraf karelerinin her biri; yaşamının tam ortasına doğurur çocuklarını…Aynalar arkasında beklerler denizlere açılacakları günleri. Aynalarda hayatın silüetidir onlar, hayat onların yüreğinde mavi derinliklere haykıracağı günü bekler. Her haykırış bulutlarla birleşir ve her yağmur çığlık çığlığa doğurur hayatı yeniden.
Bir mevsim dönümüdür yaşanan tüm bu ritüelller. Her dönümde sancılar daha da artar ve daha da kutsallaşır haykırışların bulutlarla birleşmesi. Her birleşme bahara eş aşkı doğurur; aşk .. hayata kardeş olur, hayatın kardeşi aşk sevgilinin yüzünde, aşk sevgilinin derinliğinde can bulur. Fotoğraflar; sevgilinin aynada tutsak yüzüdür, fotoğraflar; yıllar önce bitmiş sevişmelerinin bugüne ve yarına taşınan anılarıdır. Sevişmelerinin izini aynalarda saklayanlar açılır denizlere ve her biri derinliğe bırakır kendini ; bir dahaki mevsim dönümünde bir yunusun karnında doğmak özlerini yaratmak üzere…

Başa Dön