Bir Kentin Sesi

yazı resim

Bir ışık,
Gökyüzünde yıldızlar,
Ay hilal ay,
Bir yerlerden müzik sesi
Ezan sesine karışıyor.
Otomobil seslerine,
Sessizliğin sesine.

Bir ışık,
Her evde başka bir dünya.
Kimisinde barış,
Kimisinde savaş,
Kendinle.
Yada karşındakiyle.
Her bir dünya,
Kendini yaşamanın,
Sessizliğinde.

Bir ışık,
Bir kentin sesini duyuyorum.
Kaderiyle baş başa bir kentin.
Sen oralarda bir yerlerdesin.
Belki de
Elimi uzatsam
Saçlarına dokunabileceğim.
Belki de yoksun.
Benim dünyamda bir yerlerdesin.
Sessizliğimin orta yerinde
Baş başayım seninle
Kentin orta yerinde.

Bir ışık,
Kahkaha sesleri getiriyor.
Gerçek mi yalan mı,
Belli belirsiz kahkahalar.
Milyonların içerisinden.
Rüzgarın sesiyle birlikte.
Belki de mutluluğun sesi.
Kentin derinliklerinden,
Kendi halinden
Memnunluğun
Kendine yeterliğin
Buruk bir sevincin.

Bir ışık,
Bir ağlamayı getiriyor.
İçin için yürekten,
Hıçkırıklarla,
Bir kaybedişin,
Bir kaybedilişin,
Acının sesini.
Geri dönülemeyişin
Bir ömrün bitişinin.

Bir ışık,
Karı koca kavgasını getiriyor.
Yoksulluğun,
Bitirdiği bir sevdanın.
Son çırpınışlarını,
Yok oluşunu.
Yerini kin ve nefrete bırakışını,
Çekilemeyişin oyuna girişini.
Vurulup çekilen
Bir kapının sesini.

Bir ışık,
Televizyon karşısında,
Konuşmayan yüzleri getiriyor.
Artık hiç konuşmayan,
Paylaşmanın sadece ekrandaki yüzünü.
Havadan sudan,
Birkaç sözcüğü,
İnsan olmanın yok oluşunu
İnsan olmamanın gelişini.

Bir şık,
Hayata ilk adımların.
Sahte bakışlarını getiriyor.
Gizlenen yanlarının,
Her iki insanında...
İlk dokunmanın,
İlk olmanın,
İlk alıp vermenin,
İlk kendinden geçmenin,
Doruklara tırmanışını.

Bir ışık,
Makam için yalakalanan,
Olmadık iltifatlar eden,
Partilerden birini getiriyor.
Demlenen damları,
Çaylar gibi.
Dereler gibi çağıldayan,
Şen şakrak hatun seslerini.
Ancak,
Alabildiğine sahte ve ikiyüzlü.

Bir ışıkta,
Seni getiriyor.
Özlem dolu gözlerini,
Gel diyen bakışlarını,
Çaresiz bekleyişini,
Umuda yolculuğunu,
Nerede koparsayı,
İşte seni getiriyor.
Rüzgara binmiş seni.

Başa Dön