artık metal levhalarla kaplı
elektronik çiplerle sürdürüyoruz
yalnızlıkları
burnumuza koca bir mandal takılı
sazımız, sözümüz pürneşe
dilimiz’se
sarışın bir İngiliz’le nişanlı
yüreğimizi açmıyor artık bakışlar
gönüllerde sevgi
gözlerde ışık
dillerde kemik yok
sözün bittiği yerde söyleyeni
gittiği yerde kimse yok
yok !
arkamdan konuşacak birisi bile
mertçe..
yok işte !
sorgusuz başeğmeler var
evetlere dönen hayırlar
bol sıfırlı dinler var bir de
aklın yolu bir değil artık!