Cumhuriyet

Cumhuriyet'e eli bayraklı doğduk. 'Bayraklı baba'

yazı resim

CUMHURİYET

Biz eli bayraklı büyüdük
Babalarımız verdi bayrakları çocuklarına,
Onların da çocuklarına vermesi için
Biz silsileden geliyoruz birbiri ardına
Daha doğmamıştık
Belki de henüz doğacaktık
‘Müştak Baba’nın kehanetine,*
Vatanın ak karnında,
Kemal’e ererek doğacaktık.
Cumhuriyetin ilanında,
Onuncu yılında,
Az zamanda çok iş yaparak,
Belki de o ilk adımlarda,
Ankara’nın Başkent oluşunda doğacaktık.

Biz eli bayraklı doğduk,
Eli bayraklı büyüdük,
Eli bayraklı öleceğiz.
Boşuna mı bekliyor Gelibolu’da ‘Bayraklı
Baba’
Şehit olduğunu unutarak...

Hey gidi günler hey!...
Hangi güç koşullarda gelindi bu yerlere?..
Askerler geçerdi merasimlerde,
Omuz omuza gerilmiş urgan gibi...
Süvariler rahvan, topçular, kadana atları,
Kartallar çifte kanatlarıyla,
Uzayan bir kervan gibi.

Yılları geride bıraktık,
Cumhuriyetin 80. Yılındayız
Kara, Deniz ve Hava Birliklerimiz
Gene tören alanlarında,
Eskisinden kat kat üstün,
Çağı çağa ekledik, eğitildik, eğittik

Boz tepelerde, sarp dağlarda,
Buğday sarısında, Harran yeşilinde
Kucak açmış denizlerimizin bağrında,
Dalgalarının beyaz köpüklerinde,
Vatan semalarının maviliklerinde
Üveyik, ak güvercin, bir kartal olduk...

Asya’nın en ucunda
Üç yanı su, dağ, ovayız
Gökyüzüdür armadamız,
Çıkamaz karşımıza bir müstebit,
Söz dinlemez diktatör
Şaki, haydut; hiç birisi
Ne kin güden haçlı,
Ne taç giyen isevi
Çünkü biz Cumhuriyetiz,
Bu toprak için kan, kemik, etiz...

* 18. YY. Yaşamış ‘Müştak-ı Bitlisi’ (Müştak Baba) Ankara Başkent olmadan 150 yıl önce, Hacı Bayram-ı Veli ruhaniyetiyle yazdığı bir gazelinde ebced hesabıyla tarih düşürerek, Ankara’nın başkent olacağını, Kâmal isminde bir şahsın başa geçeceğini söylemiştir.

Fuat Bayramoğlu, Gönülden gönüle, S.56-59

Başa Dön