Iciniz aciyarak cekip gittiniz mi hic? Gitmelerin karanliginda simsekler caktimi uzerinize? Gozlerinizden yas yerine kan geldimi?
Ya hickiriklara bogularak aglamak istersiniz ya da olumune susmak. "Hoscakal" kelimesi sekiz harften cikip tonlarca agirliga donusur boyle zamanlarda. Otobus ilerlerken defalarca arkaya bakarsiniz, bir dosttan ayrilirken gorusemiyeceginiizin acisi cokmustur icinize Yilmaz Erdogan'nin bir oyunundaki sarki gelir aklima. "HANI GITMESEN DIYORUM". Bu cumle kimsenin agzindan cikmaya cesaret edemez. Ya sevgiliden ayrilmak bunun tarifi sadece "karanliktir" Her bir hucrenizde hissedersiniz ayriligi. En kotusudur mecburi gidisler, et tirnaktan ayriliyormuscasina kanar yureginiz.
Verilen sozler, edilen yeminler, "asla unutmam" sozcukleri cinlar kulaklarimizda. Ondan sonrasi malum gercek, ne gidenden ses var ne de kalandan. kalplerimiz her unutmada biraz daha nasirlasarak yeni "veda"lara merhaba deriz.