Feleğenlerden Bildim Yanıgını

yazı resim


Fesleğenlerden kan damlıyor zindanlara

Kaç zamandır böyle halim var sevdalarda

Kuşlar ölmek ister, kanayan sularda

Ölümün arsız koynunda, beyhude ruhlarla

Esaret cübbesinde saklanmış güzelliğin

Baharın yalnızlığında sana bakmak ister

Nisanın karanlığında,yağmurun damlasında

Hıçkırıklar biriktiren gökyüzünden kaldırımlara

Sanki hiç büyümemiş gibidir ellerin

Hep küçük bir tutam gül tutar parmakların

Her gülde bir kan damlatır bu zulme

Saat kaça geliyor,yine başladı kan revan

Bilmez misin, ben zulmün aşığıyım

Sana söylenmiş bir türkünün nakaratıyım

Ucu açık kalemin ağzındaki mürekkebim

Bakma bana öyle,başımı yere eğmekten gök usandı

İçerlerden seyret ayazlı sevdamı

Kapat kapılarını,bakma kapı aralığından

Eşiğine düşmüş bir kuru yaprağım ben,

Süpürülüp atılmaya yemin etmiş sonbaharım

Leyla’nın kapısında bekleyen köpeğin gözleriyim

Seni gören her gözde bir uçurumum ben

Yitirilmiş sevgilinin hülyasında kalmışım ben

Gözü yaşlı bir çocuğun,göz yaşındaki hüznüm ben

Yanan bir mumun ateşindeki pervanelerde

Ellerindeki aşk torbalarındaki güller

Vaktin ipliğini sarar kara basanlar

Allah’ın bıraktığı bir gönlün aşkına

Ah, sevgili! Ölüm korkusunda dillerim

Bir parça zaman çalsam ceplerime ölümden

Yine de biter mi kana kanmış güllere sözler

Bülbülün narasından yağar bu kan yağmurları

Nesin sen sevgili! Bir nur mu yoksa nar mı?

Kana susadı güller, fesleğenlerden akacak yaşlar

Zindan karanlığında boğulan aşıkların üstüne

Gözlerindeki aşkın adına, tüm ölüm günahları sevgili.

Başa Dön