Fırtına Öncesi Sessizlik

yazı resimYZ

bir çocuk var gözlerimde
varlığıyla bütün boşluklarımı dolduran
bir çocuk var gözlerimde
içimin dehlizlerinde koşup oynayan
cağırsam gelmez

bir çocuk var gözlerimde
akşamdan ıslattığım duygu tohumlarımı
ayıklayan
arada bir ses tonumu azarlayıp
keskin nidalarıyla duvarlarıma vuran

bilmem kac zamandır uykusuzum
beddualar yağdırdım yine
kaşımla gözüm arasını
çatalıyla didikleyen migrene

bu son damlasıydı sabrımın
bütün karalamamı yaptım
temize çektim
yokluğunu kanatıp gözlerime damlattım
ölümsüz çaresizlik dumanıyla
tütüyor şiirlerim

öyle iştahlı bakma umutlarıma
gözlerimde ölü
üstünde dua okuyan dudağımdır benim

adını yazacak zengin kalemim yok benim
doğrusu yanlışıyla iç içe
rengini seçeceğim bir gökkuşağım yok
adını koyamadığım uçuk bir renge boyadım
varlığınla yokluğunun arasını
bütün eski giysilerinden soyundu anılarım

yüreğinin en uzun boylusu kalacak
ahdım
hep aynı şarkıyı dinleyip
saatler kıracaksın üstünde
sonra
keder
noktalar gösterecek sana
başını her yastığa koyduğunda
miş'li geçmiş acıların gölgesi uzanacak yanına
kızgınlığın mola verip
bir sandalye çekecek başucuna
bağdaş kurup oturacak
dipsiz yamaçlarda kalan sözlerinle
ipi çekilmiş coğrafyalar gibi
ruhunun çıplaklığını örtecek
sonsuz bir süküt

ve ben
bildiğim bütün duaları
günahlarımın üstüne okuyup
hayata inat
çürüklerimle yaşamaya devam edeceğim

zaman pusuda
aşkın uçuk rengi nöbet tutuyor
kalbimin kapısında
hikayemize destursuz daldı
fırtına öncesi bir sessizlik
kaç zamandır uykusuzum
kirpiklerim
kırkayak

bir tuaflık zinciri
siyah beyaz gelip geçen gecelerde
geniş geniş gülümseyerek geçen
karanlığında
demini almış duygular
tele sekreter gibi
aynı sözleri tekrarlıyor

hadi
yeter artık
fırtına öncesi sessizlik
bir çığlıkla
büyün bozulsun..

Sevda Gencer

Başa Dön