Gel şehri ıslatalım yitik hayatlarımıza ağlarken
Önce susmayı deneyelim
Dünyayı kirlenmekten kurtaramayacağımızı bilerek
Hep arka koltukta oturalım
Baş ağrılarımızı sarkıtalım kelebek camlardan
Hayat mı çare biz mi çaresiziz durumuna kapılalım
Sonra düşürelim kendimizi boşluklarımızdan
Kuyularımıza eğilelim
Bakalım birbirimizin karanlıklarına
Soyunup soyunup köprülere çıkalım
Atlarmışçasına şen
Ölümmüşçesine korkak duralım korkulukların ucunda
Bu dünyaya aykırı sözcüklerimizi de alıp gidelim ne dersin?
En iyisi artık daha çok kirlenmesin yüzümüz
Ya da bırakalım ağladığımız kadar silinsin makyajımız
22.08.2006
01:42
Alican Doğar