Kezzap gibi acı bir gün. Tamamlayıp yatağıma girebilrsem kendimi mesut addedecem... Sevgili güncem malumun bir ülser tedavisi gördüm ve bunun hala psikolojik etkisini üzerimden atabilmiş değilim.... Midem yanıyor. Bunun yanında dün de belimde sebebini anlayamadığım bir tutulma oldu. Akşam evde biranda yığılıp kaldımmm. Allahtan arkadaşlar vardı ve kendimi olrın yanında güvende hissettim....
Sevgili güncem biliyorsun ben sesizliğimi dinlemeyi seven bir insandım. Ancak bu rahatsızlıkların nüksetmesiyle birlikte daha çok yanımda birilerinin olmasını istiyorum.... Birileri yanımda olsun istiyorum... Yalnız kalmak artık bana korku veriyor. Bunu üzerimden atamıyorum... Bir korku yüreğimde, bedenimde en önemlisi kafamın her hücresinde bulunuyor. Vüdudumun her an titrediğini hissediyorum.... Doktora gidiyorum sorun çıkmıyor. Arkadaşlar oğlum sen hastalık hastasısın diyorlar... Ama sevgili güncem onlar ne bilebilir ki benim halimden. Hastanın halinden sağlam olan ne anlayabilir. Nasrettin Hocanın güzel bir kıssası var. Hoca bir gün eşekten düşer. kolu komşu toplanırlar ve hocayı doktora götürmek isterler ancak hoca doktora gitmemek için diretir. Niye inat ediyorsun hoca diye sorarlar. Hoca doktor eşekten düşmüşmü diye sorar. Hayır niye sordun derler. Bana eşekten düşmüş birini getirin der. Eşekten düşenin halinden ancak eşekten düşen anlar....
Cancağızım beni anlıyormusun. Nerden anlayacaksın, eşekten mi düştün?
Günlük
bendeniz gazeteciyim. Günlük tarzı yazıları okumayı sevdiğim gibi günlük yazmayı da çok severim.