İlim meclisinde başköşe senin
Şanlı bayrağımın al'ı oldun sen
Dolunay misali, aydınlık yönün
Sevgi kovanının balı oldun sen
İlim kapısının anahtarısın
Gönül kovanında ana arısın
Halaysın, horonsun, ata barısın
Meyveli ağacın dalı oldun sen
Kıymetin büyüktür Hakk'ın katında
Tavırların hoştur, sevgi tadında
Dosdoğrusun, hile yoktur zatında
Darda kalanların eli oldun sen
Karanlığımıza doğan güneşsin
Zemheri ayında yanan ateşsin
Anasın, babasın, kardeşsin, eşsin
Aşılmaz dağların beli oldun sen
Gönül bahçesinin gülüsün ey can!
Yürek devletinin ilisin ey can!
Susmayan kopuzun telisin ey can!
Memleket aşkından deli oldun sen
Körpe bir damlasın, ummana gebe
Söylediğin her şey kulağa küpe
Coşkun bir nehirsin; aştın dağ, tepe
Sağırın, dilsizin dili oldun sen
Ne varsa görürsün gönül gözünle
Ağı bala döner bir çift sözünle
Cana can katarsın şehlâ gözünle
Hasret ateşinin külü oldun sen
Bilgi, hikmet sende; alan kazanır
İlim kapısısın, çalan kazanır
İrfan deryasısın, dalan kazanır
Menzile gidenin yolu oldun sen
Mevsimler içinde yazsın öğretmen!
Şairin dilinde sözsün öğretmen!
Hakikate giden izsin öğretmen!
Hasbahçenin gonca gülü oldun sen
M. NİHAT MALKOÇ