Uyku titrer gözlerimin üstünde
Kapan! komutunu duyunca kirpikler
Gün ışığına küs gecelerimde
Gözler bu emri ne kadar dinler?
Gözlerime sığdırırım sevdiklerimi
Süzülür çevreme karaltılar
Loş ışığın sesleri odamda
Hava şiirli
Hayal âlemim oyunumu heceler
Baş rollerde sevdiğim ve ben
Uykudan sürgün, düşlere yakın gecelerde
Mutlaka ölmeliyiz oyunun sonunda
Mutlaka ölmeliyiz sevgilim
Ölüp ölüp büyümeliyiz
Çünkü yaşamak küçültür kahramanları
Ölümse özletir yaşanan anıları
Vuslatsız dramda bütün oyuncular ben
Sesleri de ben fakat yüzleri farklı
Hayatımdaki boşlukları doldururlar
Benim dilimden, hem benimle
Hem de birbirleriyle konuşurlar
Sevenleri ayırmak günahtır ya
Bolca günah yüklüyorum bir oyuncuma
Öyle adapte olmuş ki rolüne
Katil elbisesi giyiyor üzerine
İçimdeki sen ile kalbimi kurşunluyorum
Kavuşmayı umudumdan uğurluyorum
Hasretin sancısından doğmalıdır aşkım
Bitmesin dediğim hasretimdir aşkım
Bizi ayıran kendime ah’lar yağdırıyorum
Bu düşte de kavuşamadık diye
Zamanımın canını kanatarak
Ayrılığa adanmış yüreğimden ağlıyorum
Gelir apansız yağmur gözlerime
Sevdiğim helâlleşmek istediğinde
Uyku öncesi filmlerimde
Binlerce kez tekrarlanır aynı sahne
İyi geceler sözcükleri yerine
Elveda replikleri doldururum
Sevdiğimin diline
Uzatırım hayalimi uykumdan zaman çalarak
Ağlaya ağlaya uykuya dalmayı umarak
Hasret nimettir bana, vuslatsa hezimet
Oyunumun mutlu sonudur ayrılık
İsterse gözlerim hep uykusuz kalsın
Kimse beni bu düşümden uyandırmasın
Hayalime dokunmayan gerçek bin yaşasın
2011
Müjgân Akyüz/MAJ