Hol ve Rol

öylesine bir hol,rolun önemi olmayan bir metin süzgüsünde

yazı resim

Bu gece
Ne kadar garip bir beste,
Sokaklarda kaç saat yürüdüm
Haddi hesabı yok
Bu tuhaf ki bir acayip güfte;
İsteksizliklerim olmuştu
Daha önceleri
Ama yok mu,
Bu vurmalı çalgılardan
Bu kulağımda ki en garip tını;

Eve dönüş yolundayım
Bu yol tanıdıklaştıkça
Yabacılaşan evler,
Bu yabancılaştıkça
Tanıdıklaşan kaldırımlar;
Yüzüm
Asi bir akşamdan kalma,
Yanar da yanar
Kelimelerim;
Göğüm
Asi bir akşamdan kalma
Yanar da yanar
Düşüncelerim;

Saydım tek tek
Kaldırımları,
Bu kaçıncı paketim
Gün dönmeden,
Bu kaçıncı kadehim
Gün yüzü görmeden;
Evet
Doğru
Bir isyanım var bu tablolara
Biri bitmeden
Yanan bir diğer sigarama
İsyanım var,
Bu bensizlik ötesindeki
Yarınlara;

Yarını
yarın olduğu için sevmedim,
Bu
İçimdeki bensizliği anlatan
Suratımdaki ben,
Nereden geldim ben
Bu çıkmaz sokaklara,
Bu beyazlaştıkça
Beyazlaşan surat,
Hangi kireç ocağında
Yazıldı bu koca hayat;

Uzun bir dönemeçten
Geçerken buldum
Kelimelerimi;
Bu gam yüklü ayak,
Batasım var
Bu gül yüzlü
taşların arasına;
Bir dolunay vakti
Çıkasım var aynalara,
Bu gölgelerde
Dolaşan ruh, ruhumu
Gölgelerden süzmek var,
Bu büyüdükçe
Küçülen yol,
Küçüldükçe
Büyüyen basamaklar;

Anlamını yitiriyorum
Gecenin;
Bu gam yüklü ayak,
Sürüne sürüne
Semalara çıkan kat,
Semalarda
Uçtukça uçan
Bir at;

Yedi katlımış
Bu yere batan hayat,
Şimdi gözlerde
Kaçıncı kat;
Kaçıncı perde
bu yaşanacaklara inat;
Tek kişilik oda orkestram,
Hep aynı tını var
Bende,
Hayat
Bayat mı bayat;

Omuriliğim çıkacak
Birazdan
Karanlıklarımdan,
sensizliğim
Almış ceketini geliyor,
Yalın ayak;
Bu anlamsızlığını
Yitiren
Daire girişleri,
Bu dar olduğu kadar
Geniş olan hayat;
Hayat,hep ayni
Bayat mı bayat;

Bu uzadıkça uzayan hol,
Bu sensizlik ve
Bensizlik ötesi rol;
Sen kimsin
Ben kimim
Bu hol kim;
Bu aynalar,
Aynalara girmiş
Sarmaşıklar,
Kökleri sarıyor
Bir yamacımı,
Bir yamacımı
Yakıyor bu hayat;

Merkeze doğru yol
Alışım var,
Az kaldı sonlara;
Bu kaç denen
Kuvvet,
Bitesim var
Kalemimin ucunda;
Bu sürgün yemiş
Hayat;
Bu şok odalarında
Kalmış bayat mı bayat;

İstemekte imiş
Hayat
Taze mevsimler,
Mevsimler de bir yamaç,
Dağların, denizlerin
Arasında kalmış
Bir asi amaç;
Süzülmeler var sonra,
Benlikten kurtulmalar,
Uykum hangi
Trenin camında kalmış,
Hayranlıkla izlerken
Önden çıkan dumanları;
Dumanlar
Yanan bir hayat,
Taze et kokusu yok,
Bu bayat mı bayat
hayat,,,,,,,,

Binlerce kelimeleri
Sığdırdım,
Köşedeki küllüğüme,
Tek tek saydım
İzmaritlerimi,
Bu biten paket, bu biten hayat;

Şimdi ben,benliğimi yazıcam da;
Bu kalem,
Nereden buldu beni bu hayat;
İstemezdim
Bir nefeste
Yiticek hayatı,
Hayat ki
Hayatlarda bir taze gam var;
Bitmesin bu rüya
Dalıp gideyim sana doğru
Ama
Nereden bileyim
Benim içinde yokluk,
bir tortu, bambaşka bir korku;

uykusuzluğumdan belli
bu tepeler,
aydınlanmayı bekler;
su durmaz ki
bu buharlaşan
buğuya inat;
tebessümler
alır beni sana
doğru,
sen ki
umutlarını ceplerinde saklayan
bir cambaz dostu;
bu barajlar ki
bu suya inat,
bu engeller ki
bu biten geceye inat,
karanlıklarım
aydınlıklarıma inat,
inat var bende
en keçisinden
bu köprü, bu
gizli yolların kesiştiği köprülerde
hayat, bayat mı bayat;

duvakların alı olur mu,
bu zarın düşeşi;
bitmeyen türkü olur mu,
bu tavlanan tahtaların düşü;

evet
yol yakındı
kaptırılmaya sol şerit,
sol şerit
bir kırmızı ışık,
sağda hep hayallerim
yanık dumanlar,
sensizliğin ötesindeki bu garip araç,
acep nerelere gider,
bu kar yanığı camda
bu saflaştıkça saflaşan katar;

Başa Dön