Nasıl anlatmalı bilmem ,
Yokluğunda / içimden geçen kara trenleri!
Çırpınışını / kanadı kırık martıların,
Ve
Yalnızlığımın canyoldaşı hüznün
Yüreğime işleyen ayak izlerini.
Her dalıma konuşunda / yokluğun
Özlemin / ağır bir taş olup / düşüyor yüreğime.
Damarlarımda,
Adını bilmediğim yaratıklar cirit atıyor.
Bir el tüfek sesi
Sağır ediyor kulaklarımı
Ve ardından bir kuş
Çırpınarak iniyor kalbimin en tenha yerine.
Geceleri / yüzlerce işçi
Vardiyalı çalışıyor beynimde / amaçsız
Sabaha kadar.
Elleri kazma / ayakları kürek.
Öfke kokan terleri
Karışıyor yalnızlığıma / damla damla
Titrek molalar veriliyor karanlıklarımda
Susuyor sesler
Derken ay doğuyor / küskün / üşüyerek.
Duyuluyor uzaklardan
Hüzünlü bir melodi.
Adın dilimde
Benliğim özleminde yankılanıyor.
Yokluğunun tohumu
Çimlenirken avuçlarımda,
Ellerim sen kokuyor.
Soğuk tenim sen!
Gittin diye / yüreğimde
Hüzzam makamında şarkılar çalınıyor.