İslamın temel kaynağı Kuran, insanlığa yol göstermek için gönderilmiş evrensel bir rehberdir. Ancak, tarih boyunca Kuranın ortaya koyduğu kavramlar, çeşitli yorumlarla anlam kaymasına uğrayarak özünden uzaklaştırılmıştır. İmamlık da bu kavramlardan biridir. Günümüzde imamlık, genellikle namaz kıldırma görevi ile ilişkilendirilse de, Kurandaki imam kavramı bu dar çerçeveyi aşan bir anlam taşır.
Kuran, imam kavramını hidayet önderliği bağlamında tanımlamaktadır. İmam, insanlara doğru yolu gösteren, onları Allahın yoluna ileten liderdir. İmamlık, sadece Müslümanlara özgü bir kavram değildir; her inanç grubunun kendi imamları olabilir. İsrâ Suresinde bu gerçek şu şekilde ifade edilir:
> Her insan-grubunu imamlarıyla çağıracağımız gün, artık kimin kitabı sağ eline verilirse, onlar kitaplarını okuyacaklar ve bir 'hurma çekirdeğindeki iplikçik kadar' bile haksızlığa uğratılmazlar. (İsrâ, 17:71)
Bu ayet, kıyamet günü insanların inanç önderleriyle birlikte çağrılacağını belirtir. Burada imamlık, bir topluluğun inançsal liderliğini ifade eder; dolayısıyla imamlık, herhangi bir maaşlı meslek ya da ritüel görevi değildir.
Kuran, namazın nasıl kılınacağı konusunda detaylı bir tarif sunmaz. Bu nedenle, namazın ritüel boyutu hadisler ve rivayetler üzerinden şekillenmiştir. Ancak, bu rivayetlerin çoğu Kuranda yer alan imamlık kavramıyla çelişmektedir. Kuranda imamlık, bir topluluğun liderliği bağlamında ele alınırken, namaz kıldırma memurluğu şeklinde bir tanımlama yoktur. Bu bağlamda Ankebût Suresinde şöyle buyrulur:
> Kendilerine okunmakta olan Kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu? Şüphesiz bunda iman eden bir kavim için gerçekten bir rahmet ve bir öğüt (zikir) vardır. (Ankebût, 29:51)
Bu ayet, Kuranın müminler için yeterli bir rehber olduğunu vurgular. Eğer Kuranda namaz kıldırma memurluğu ve imamlık açıkça belirtilmemişse, bu konuda rivayetlere dayalı yorumlar yapmak, İslamın özüne uygun olmayacaktır.
İmamlığın bir meslek olarak algılanması, İslam toplumlarında zamanla gelişen bir anlayıştır. Kuranın rehberliğinde imamlık, bir inanç önderliği iken, günümüzde imamlık maaş karşılığı yapılan bir meslek haline gelmiştir. Ancak bu dönüşüm, Kuranın mesajıyla uyuşmamaktadır. Çünkü Kuranda imamlık, herhangi bir ücret karşılığı yapılan bir iş değil, insanları hidayete ulaştırma misyonudur. Bu durum, Ankebût Suresinin vurguladığı gibi, Kuranın rehberliğini yeterli görmeyen anlayışların bir sonucudur.
Kuranın tanımladığı imamlık, bir inanç önderliği ve hidayet rehberliğidir. Bu kavram, tarihsel süreçte özünden uzaklaştırılarak ritüel bir görev ya da maaşlı bir meslek haline getirilmiştir. Ancak Kuran, İslamı anlamak ve yaşamak için tek rehberdir:
> Kendilerine okunmakta olan Kitabı sana indirmemiz onlara yetmiyor mu? Şüphesiz bunda iman eden bir kavim için gerçekten bir rahmet ve bir öğüt (zikir) vardır. (Ankebût, 29:51)
İslamın özüne dönmek, Kuranın mesajını doğru anlamaktan geçer. Müminler, Kuranı yeterli rehber olarak kabul edip, rivayetlerin gölgesinde kalmadan İslamı yaşamaya gayret etmelidir. Böylece, imamlık gibi kavramlar da yeniden hak ettiği anlamına kavuşacaktır.
![yazı resim](/storage/cache/images/ad72c0b4d59e03bbde193b136a469f0f_138290-00001.webp)