Teknolojide sınırların zorlandığı günümüz dünyasında ne yazık ki "insan sınıfı", insanlıkta sınıfta kaldı.
Çeşitli alanlarda gelişmekte olan ülkelerden her daim dem vuruluyor da kişiliğiyle, duruşuyla, davranışıyla örnek olan insanlardan pek bahsedilmiyor.
"Kim kime dum duma" devrinde ben hala "huyu suyu iyi olsun" kafasındayım ne tuhaf değil mi?
İnsanın bir üst modeli yok piyasaya yeni sürülen. Ya da hızlandırılmış turla 9 aydan 6 aya indirilemiyor hamilelik süreci, bedelli gebelik hakkı çıkmış da kısa dönem gebeliği tercih eden de yok.
Bebekleri doğar doğmaz konuşturup, bir hafta içinde yürütüp, dişlerini tamamlatıp, konuşturamıyor o üstün teknoji dediğimiz dev.
Yıllar geçiyor, teknoloji, bilim gelişiyor ama insan yine her yerde aynı insan; bilgi var ama görgü yok, eğitim var öğretim yok... En çok bencillik, hırs, nefret, ego yükleniyor bu zamanın yetiştirilenlerine. Sözüm güzel insan tanımını reddeden ve terkedenlere.
Bugüne dek yapılmış, yapılan ve yapılacak olan her şey insanın yaşam kalitesini daha konforlu, daha rahat hale getirmek, daha az zaman harcayıp, minimum emek verip daha fazla para kazanmak için.
Asıl eksik kalan ne biliyor musunuz eski insanların o unutulmaz zerafeti, naifliği, içtenliği, merhameti, yardımseverliği, anlayışları, hayat ilkeleri ve hakiki sevgileri.
Sonuç olarak, umutsuzluğuma tekrar umut ekerek "dilerim ben ölmeden insanlık tekrar dirilir", demek istiyorum tüm kalbimle.
Aysel Yılmaz