Beklentiler ile gerçekleşenler arasındaki ilişki gerçektende kanıtlanmış bir gerçek gibi ortada. Bu bahsettiğimiz başka noktalarda ne sonuçlar doğurur bilinmez ama hayat konusunda bilgi sahibi olma açısından önemlidir. İnsan her zaman bir şeyleri ister. Bunları anlık, kısa vadeli, orta vadeli, uzun vadeli ve sonsuzluk olarak beş bölüme ayırmak mümkün. Bizim bahsedeceklerimiz anlık beklentilerin bu şekilde bir değerlendirmeye tabi tutulamayacağı ve sonsuzluk isteğinin gerçekleşmesinden emin olup olmayacağımızın garantisiz olması sebebi ile kısa, orta ve uzun vadeli istekler için geçerlilik gösterecektir.
Sahip olma isteği yani sadece insan tarafından düşünsel olarak yapılan faaliyetin sonuca etki etmesi anlamsız yada bağlantısız gibi görünse de aslında sonuç için gerçektende çok önemlidir. Fakat burada bahsedilen konu bir şey çok istediğinde gerçekleşir düşüncesi değildir. Bunun tersi ne kadar istenirse o kadar ulaşılması güçleşirde değildir. İnsan hayatı boyunca sahip olduğu yada olmak istediği tüm şeyleri belli amaçlar için ister ve gerçekleşmesi durumda birer amaç olarak kullanır. Bu noktaya kadar itiraz olması söz konusu olmayabilir ancak buna insan ilişkileri de dahil dersek o zaman farklı düşüncelerde çıkabilir.
Sahip olunan şey zaten istenmez. Eğer bu elinden alınırsa da o zaman bu çok farklı bir durum ortaya koyar ki biz bununla ilgilenmeyeceğiz. Dünyada var olan her şeye sahip bir insan olsa o zaman bu insanın isteyeceği hiçbir şey kalmayacak mıdır sorusu bu noktada bize yardımcı olabilir. Bu insan bunları ne için istemişti? Sahip olduktan sonra artık her şey çok basit birer varlık olmayacak mı? Elbette öyle olacak. Peki o insan tüm bu şeylerin sahibi mi olacak? Elbette ölüm sahip olduğu şeylerden onu ayıracaktır. Bu noktada bahsedilenler herhangi bir bilim dalında en üst seviyedeki biri olarakta algılanıp anlaşılması kolaylaşabilir.
İşte bahsedilen insanın beklentisi olarak kalacak tek şey sonsuzluktur. Ama bu sonsuzluk isteği yalnızca her şeye sahip olan bir insanda doğacak bir şey olmadığı gibi tasarlanmış bir süreçte değildir. Tüm insanların sahip olduğu bir şeydir. Bu istek sayesinde insanlar toplu olarak yaşayabilirler. İnsan sosyal bir varlıktır ve tüm sosyal kurallara uymayı sağlayacak şeyde işte budur. Böyle bir isteğe sahip olmadığı söyleyen birinin kurallara riayet etmesinin sebebi ise yürürlükte olan sistemin bu olmasıdır(ki böyle bir durumun olması söz konusu değildir). Burada sosyal bir varlık olarak yaşamak nasıl inkar edilmezse sonsuzluk isteğinin de bunun sebebi olması nedeniyle inkar edilmeyeceğinden bahsedilmektedir.
Sahip olunan tüm istekler birbirlerinin koşullarını oluşturur ve diğerlerinin sınırlarını belirler. Bu yukardan aşağı doğru şeklinde gelişir. Sonsuzluk isteği uzun vadeli isteklerin sınırlarını belirlerken, uzun vadeli isteklerde orta vadeli isteklerin sınırlarını belirler ve anlık isteklere kadar gider. Bu noktadan beklentilere geçiş çokta zor olmayacaktır. Sahip olunan beklentiler bir üst seviye tarafından çizilen sınırlardır. Ancak gerçekleşmesi konusu daha ayrıntılı bir konudur.
Beklentilerin sınırlarında oynama olması durumu işte gerçekleşmesine etki etmesi konusuyla alakalıdır. Ortada tüm insanlar için ortak olarak var olduğu bildiğimiz tek istek sonsuzluktur. Ve herkeste aynı olan bu istek bir sonraki aşamayı etkileyerek aşağı doğru inerken nasıl oluyor da milyarlarca insanın farklı farklı istekleri oluyor diye düşünmek söz konusudur. Ancak bu noktada insanların aslında çokta farklı isteklere sahip olmadığı tezi bize yardımcı olabilir. Yani her insan kişisel ihtiyaçlarını karşılamak ister. Bunun için var olan her şey onun aracıdır ve yaşadığı hayatta bunların kullanılması neticesiyle bir sonuca erer ancak sonsuzluk isteği göz önüne alınırsa eldeki verilere göre yapılabilecek tek mantıklı ve tatmin edici sonuç; hayatında sonsuzluk için bir araç olması düşüncesidir. Tüm bu varolan amaç araç ilişkisine benzer bir durum istek-gerçekleşme durumu içinde geçerlidir. Gerçekleşen her ne ise-sonsuzluk dışında- insan için araçtır. Gerçekleşme durumu kendisi araç olursa o zaman bu döngünün devam edebilmesi için isteğin amaç olması söz konusudur. Amaç ise kendi sınır belirleyici olan bir üst seviye olmak zorundadır çünkü sınırları belirleyen o seviyedir.
İstek - Gerçekleşme İlişkisi
Sahip olunan tüm istekler birbirlerinin koşullarını oluşturur ve diğerlerinin sınırlarını belirler. Bu yukardan aşağı doğru şeklinde gelişir. Sonsuzluk isteği uzun vadeli isteklerin sınırlarını belirlerken, uzun vadeli isteklerde orta vadeli isteklerin sınırlarını belirler ve anlık isteklere kadar gider.