Kahraman Dedem

Tüm hislerimle yazdığım bu mektup gönüllere tercüman olsun

yazı resimYZ

Kahraman Dedem,
Seni sadece sallanan bir el olarak hatırlasa da zihnim , seninle bir ömür yaşadı yüreğim.
Bir yıpranmış el sallandı ve gitti köyümden… Aylar içinde o yolda çok el sallandı dede. Nereye gider o eller bilmezdik, tek gördüğümüz, gidenin bir daha gelmediğiydi dede. Gidenler sadece oyunlarımızda dönen askerlerdi sıraları gelince.
Yıllar geçti, önceden oynanan oyunlar yakar oldu yüreğimizi. Bin veba sardı dört yanı; açlık, yoksulluk, daha nicesi… Ama en fenası cephe haberleriydi dede.
Bu haberlerin nereden geldiğini öğrenmem zor olmadı, adı batasıca düşman Çanakkale’de ezermiş kutlu yurdu, elinden gelse denizi üstünüze kaldıracakmış ama kendi boğulmuş o suda dede.
Boğulmuş ya savaş bitti dediler, bir tebessüm düştü acılı yüzlere sonra derin bir sessizlik. Dile kolay iki yüz elli bin nefer, onca genç yitmişti dede. Ama benim için en acısı harçlık veren kalmamıştı dede, gerçi verilecek parada yokmuş ama çocuktum dede. Çocuktum ve sebebini bilmediğim bir gülüp bir ağlamalarla büyüdüm. Sadece bir şey değişmedi o yıllardan beri içimde; senin, mehmetçiğin yazdığı destanın etkisi dede. O muhteşem güç, yedi cihana “Kahrman düşmanım” dedirtecek insanlık dede.
Ben bir şehit torunuyum, bu vatan üzerinde yaşayan herkes bir şehit torunu, oğlu, kızı dede.Ve en son vatan evladının göğsünde çarparak fışkıran ateş sönmedikçe, ne Mehmetçik unutulur, ne yazdığı destan, ne de Çanakkale dede.
Gözün arkada kalmasın…

ÖZLEM

Başa Dön