Annem,
Bugün gözyaşlarım düştü peşime
Bırakmadı nazarlar bedenimi
Perperişan kaldım yalnızlığın çemberinde
Bugün
Gökyüzü karanlıklar ağladı
Yüreğim karalara dolandı
Kördüğüm savruldum yalanın ortasında
Annem şu an
Gecedeyim
Yıldızlarım sönük
Bir uçuruma takıldı ayağım
Tepetaklak aşağıdayım
Yükseklik korkumu bile unuttum
Öyle hız sınırının sonundayım
Çıt çıkaracak dermânım yok
Öyle yara beredeyim
Acıyor annem
Asılıyor ücram
Son nefesimi veriyor haldeyim.
*
Ama hayır
Dur bir dakika
Şu an bir nefes sesi daha geldi kulağıma
Derken üçüncü bir nefes alış
Ve bir nefes alış daha
Evet annem
Alabiliyorum
Yaşayabiliyorum
İşte ölmüyorum
Biliyorum
Oksijene bağlı ruhum
Kırıklarım acıyor nefes alırken
Ama inadına kurtulacağım
Ciğerim yanıyor diye yaşamı susturmayacağım
Karanlık olan sadece bu dünya
İçimi ele geçirmesine izin vermeyeceğim
İnadına yeniden doğacağım
İçimdeki kırıkları da kendimle taşıyacağım
Üzülmek ya da zavallılaşmak için değil
Hayatın dikenlerini unutmadan ayağa kalkabilmek için
Karanlığım bugüne annem
Yarına inat aydınlık olacağım.