Bir gece ansızın hüzünler basmış beni
Yalnızlığımla sevişirken yatağımda
Yakalanmışım, yapayalnızmışım,
Yalnızlığımla sevişmenin yazgısını ben alnıma yazmışım
Soğukmuşum, kışmışım, ayazmışım.
Kar varmış, yuvarlanmışım, bembeyazmışım.
Bembeyaz olmuş her yer bulanmış kara
Karlar içinde bir tek gözlerimmiş kömür gibi kara
Üşümüşüm, burnum kızarmış, yanaklarım al al elma,
Ben bir kardanadammışım ıssız bir yolun kenarında!
Bembeyazmışım, bir tek gözlerimmiş kömür gibi kara
Bir kardanadammışım, soğuğa hiç aldırmazmışım
Bir tek senin sevdanmış içimde kanayan yara
Kor olmuş eritmiş beni, dağılmışım dört bir yana
Devrilip ufalanmışım, tekrar ayağa kalkamazmışım
Bir kardanadammışım, üstelik yıkılmışım, yapayalnızmışım
Hep yolunu gözlemişim aldırmadan üstüme yağan kara
Gelip beni yeniden doğrultacağın anı beklemişim
O paramparça halimle bile hâlâ
Geleceksin diye umuduma umut eklemişim
Ben çabalarken güç bela kalkmak için ayağa
Gece yarısını geçince dona çekmiş hava
‘Yazık günah’ demeden, acımadan hiç bana
Diz boyu örtmüş üstümü beyazlar, suçlu bir telaşla
Ellerim kollarım kaskatı, tamamen buz kesmişim
Bu beyaz sessizliğin içinde sağır eden bir sesmişim
Ben bir kardanadammışım yolun kenarında!
Bir tek gözlerimmiş kömür gibi kara
Bir de kalbim varmış kırık dökük bir yerlerde ama
Canlandırmaya yetmemiş bu viraneyi tek başına
Ben bir kardanadammışım yolun kenarında
Boşver sen beni, duyma görme aldırma!
16 Şubat 2002 / Cumartesi