Haziran ayının ikinci yarısı
Boğucu bir sıcak, sokaklarda
Yolda dolaşan üç kişi
Ve ben bir duvar kenarında
Gölgeye sarılmış
Bitkin ve uyuşuk
Derken iki palyaço geçiyor
Birinin elinde bir papağan
Belli belirsiz görünüyor
Göz kapaklarımın arasından,
Hemen sokağın başında
Kulakları sağır eden siren sesi
Ve bütün kapılar açılıyor
Bardaktan boşanırcasına insan seli
İsteksizce kalkıyorum oturduğum yerden
Boğulmamak için insan selinde