Bingöl‘ün küçük bir köyünde
soğuk bir sonbahar günü
anamın altıncı
babamın yedinci çocuğu olarak doğmuşam
çocukluk yıllarında ırgatlık
çobanlık yapmışam
onaltı yaşında adam vurmuş
memleketten kaçmışam
insanın insanlıktan çıktığı
sevdaların yalandan yaşandığı
dostlukların çıkar üstüne kurulduğu şehre
İstanbul’a gelmişem
yıllarca hoyrat kalmışam
aşk nedir bilmemişem
İstanbul’da
kocası hayırsız bir kadın tanımışam
ilk defa bir kadının sıcaklığını hissetmişem
gel gör ki gardaş
bu kadına fena vurulmuşam
bana içini dökmüş
içler acısı halini dinlemişem
durumuna kahrolmuşam
derdin derdimdir demişem
o ahlaksız kocanın yaptıklarına içlenmişem
erkeklik kitabına
bunlar sığmaz demişem
elinden tutmak
onu bu durumdan kurtarmak
gönlümün sultanı
evimin kadını yapmak istemişem
el çekmesi için
hayırsız kocasını uyarmişam
hır çıkarıncada
gerekeni yapmışam
dört bıçak darbesiyle
leşini yere sermişem
kadının elinden tutmuş
hocadan nikah kıymışam
kadınıma er olmuş
bebesinede babalık yapmışam
ah looo bıra
ben bu kadını
ve bebesini Kürtçe sevmişem
kenar mahallenin birinde
iki göz ev tutmuşam
bir handa hamallık yapmaya baslamışam
çelimsizliğime bakıpta sakın aldanma gardas
ben yiğidin harman olduğu yerden gelmişem
yıllarca en ağır yükleri omzumda taşımış
banamısın dememişem
namerde el açmamış
onurumla yasamışam
bu kahpe dünyada
kimseye eyvallah etmemişem
yıllarca illegal kalmış
firari hayat sürmüşam
tamda kendimi unutturduğuma inanmışam ki
gecenin bir yarısı
derin uykuda jandarmadan baskın yemişem
bileklerimde demir kelepçe
mahpus damına atılmışam
GAZETELERDE MANŞET OLMUŞ YİĞİTLİĞİM
dostunun kocasını vuran
asılacak diye
kelebekli katil yakalandı diye
kırmızıyla yazmışlar
ah looo gardas
burada adıma kelebekli katil demişler
mahkemede dimdik durmuşam
sucumu itiraf etmişem
inkara gitmemiş
müebbet cezaya çarptırılmışam
ben bu aşk uğruna
kendimi heba etmişem
damda yatmış
hasretlik çekmişem
aç/susuz kalmışam
gençliğimi tüketmiş
cigarasız kalmışam
idama mahkum edilmişem
asla pişmanlık duymamışam
neylersin ki gardas
bu koca şehre sığmamışam
uğruna adam vurduğum
mahpus yattığım
aç/susuz kaldığım
dar ağacına gittiğim
şehirli kutsalım
sılam
yarim
her bir şeyim
ne yaman özlemişem
seni anam gibi
küçük gardaşim gibi sevmişem
sana İstanbul’danda büyük
bir sevda beslemişem
ahh
bu yitik ömrümün yegane sebebi
seni memleketim gibi
toprağım gibi
KÜRTÇE SEVMİŞEM…
(27 Eylül 2006-İstanbul)