ÖĞRETMENİN YÜREĞİ
BAHÇIVANIN EMEĞİ AÇINCA BAHÇELERDE...
KOKUSUNU ALIRMIŞ OLSA DA BAŞKA YERDE !
ÖĞRETMENİN YÜREĞİ O KADAR HASSASTIR Kİ;
ÖĞRENCİYLE DİRİLİR YAŞAR HER TÜR ESER!..
:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
İNSAN-I KÂMİL
Bir acemi mürit der ; mürşidin ermişine !
Tekke aynı,pir aynı ;merhalenin işi ne?
Hoca der ki:”Tasavvuf, dört basamaklı sünnet
Şeriatla tarikat ; hakikat ve marifet !...”
Talebenin aklına yatmamış ifadeler !
Mevlana’ya dönerek, bana somut anlat der!..
Camide dört kubbede dört hafız Kur’an okur;
Şimdi sen git onların ensesine tokat vur !..
İlk kubbedeki hafız kalkmış büyük hiddetle;
Tokatla cevap vermiş ; hem de aynı şiddetle!..
İkinci hafız ise kaldırmış tam elini ...
Tevbe istiğfar etmiş;yenmiş öfke ve kini !..
Üçüncü kubbedeki dönmüş tokat atana...
Hayır–şer Allah’tandır;lânet etmiş şeytana!..
Herkes tepki verirken devam etmiş o yalnız;
Dördüncü kubbedeki hûşûya dalmış hafız !..
Bizim acemi çaylak yaptığına bin pişman !
Mürşidi büyük sırrı , açıklamış o zaman !..
Şeriat makamında “kısasa kısas!” haktı ;
Tarikatta yol alan nefsine dizgin taktı !..
Hakikat mevkisinde mâsiva tepelenir !
Marifet menzilinde “insan-ı kâmil” denir!..
Hacı Bektaş,Mevlana ; Hoca Ahmet YESEVÎ ...
Tasavvufun kaynağı ilk “MESCÎD-İ NEBEVΔ.