Çinlilerin birbirine benzediğini düşünüyoruz değil mi hepimiz? Bu düşüncemizde bize tüm yuvarlak gözlüler de katılıyor. Tek katılmayanlar ise Çinliler. 'Çekik gözlüler birbirlerine hiç benzemiyor, siz yuvarlak gözlüler birbirlerinizi nasıl ayırt ediyorsunuz?' diyorlar.
Garip değil mi? Peki bunun kaynağı ne? Kaynağından ziyade etkisi ne?
Başka garip şeyler de var.. Örneğin eskimolarda suya; buzlanma oranına göre yirminin üzerinde isim veriliyor. Bizde ise sadece bir isim.
Kısacası kişinin ve kişilerden örülü toplumun sürdüğü hayatta kendileriyle alakalı şeyleri incelerken ayrıntıları rahatlıkla görebiliyorlar. Ancak bir başka topluma bakarken; o toplumun tamamının aynı olduğunu, aynı görüşler içerisinde olduğunu düşünüyorlar.
Ciddi anlamda diplomasinin halklar arasında değil, sadece devlet arasında yapılması, hatta devletler arasında yapılırken bile barışa değil çıkara hizmet etmesinin altında yatan sebeple Çinlilerin hepsinin birbirine benzediğini düşünememiz altında yatan neden aynı.
Başka bir toplum için bir model belirleriz. Hepsi öyledir! Kuzey Iraklı Kürtlerin hepsi PKKcıdır mesela. Halbuki Kuzey Iraklı Kürtlerin içerisinde birbirinden farklı görüşlerde olan tam beş ayrı parti var. Barzani ve Talabani'nin yansıra; bir sosyalist, bir sosyal demokrat ve bir de İslamcı parti var. Onlar da bize bakarken tek bir modeli görüyorlar.
Amerikalı her parti işgalcidir mesela, liberali cumhuriyetçisi yok. İngilizler hep aynıdır. Ermeniler mi? Fora Türk düşmanı! Kürtler mi? Alayı terörist!
Türkler mi? Barbar canım onlar.
İşte sorun tam olarak bu toplumsal öncüller, başka bir topluma yönelik tek modelci bakış açıları.
İnsanları birbirine bu kadar benzerken düşman eden şey aslında bu.