Unuttum kendimi ve zaman hatırlatıyordu,her defasında kayalara vuran hırçın dalgalar gibi en derinden vuruyordu.Üzüldüğüme değmiyordu hiç bir aşk,zaman güvenli kucağında uyutuyordu beni...
Uyandığımda saat kaç diye bakacak olursam geç kalıyordum daima.Anlam veremedim gündüz ve geceye.Bir yanım gündüze ayak uydurmaya çalışırken diğer yanım geceyi düşündürüyordu gündüz ve gece kendi gibi beni de ikiye bölüyordu...
Sana da ayak uyduramadım sevgili.Ne vakit düştün yüreğime,nasıl da işledin içime,beynimin hücrelerine nasıl da hükmettin.Bazen insan çözemiyor kendisini işte.Bir tek çözemediğim ben değil bu çemberin içinde sende varsın.Aşkı çözmüş olsaydım seni de çözmüş olacaktım galiba...
Renklerin en güzelini soruyorlar bana susuyorum.Hüzünlerim toplanıyor başıma.Yutkunuyorum koca bir okyanus yutar gibi.Yüz çizgilerim beliriyor,gözlerim bilinmeyene bakıyor,ifadelerim çok acı çekmiş gibi...
Tekrar renklerin en güzelini soruyorlar bana diyorum ki "elvan" ...
Şaşırıyorlar elvan neymiş renkmiymiş bilmiyorlar tıpkı benim hayret ettiğim gibi hayret ediyorlar sana....