Seni çoktan unutmalıydım!
Tasımı başka çeşmelere tutmalı,
Yüzümü / yüreğimi aydınlatan ırmaklarda yıkamalıydım.
Yalnızlığımla sarmaş dolaş uyuduğum gecelerde
Yokluğun / cam kırığı olup / acıtmamalıydı canımı.
Sadakati silkeleyip dallarımdan
Sabaha / başka koyunlarda uyanmalıydım.
Seni unutmalıydım.
Derinliklerinde kaybolduğum
Fırtınaları kanatlarımı kıran bir hayal aleminde
Sana doğru uçma çabamdan kurtulmalı,
Uğrunda / kolumu - kanadımı kırmamalıydım....
Uçmalıydım / inecek durakları olan başka semalarda,
Saçlarımı okşayacak rüzgârlar,
Konacak bir gül dalı,
Yaramı saracak bir el,
Barınacak bir yuva bulmalıydım.
Seni unutmalıydım.
Kıyısı olmayan denizlerde
Boşuna / sana doğru kulaç atmakla geçti bir ömür.
Yelken açmalıydım başka denizlere,
Sahilinde bekleyen bir yabancı olurdu belki,
Sıcak bir balıkçı kulübesi
Ya da vefalı bir dost.
Başımı göğsüne dayayıp / ağlayacak
Birini bulmalıydım,
Seni unutmalıydım.
Akmayan bir çeşmeye
Avuç açmamayı öğrenmeliydim / bunca zamandır.
Dikmeye çalışmamalıydım toprağıma
İklimime yabancı bir çiçeği,
Boşuna su / boşuna sevgi vermemeliydim.
Kendi dilimi bilmez
Hemşehrimi tanımaz bir haldeyim şimdi
Doğduğum bu şehirde.
Bütün sokakları sensizliğe çıkıyor,
Evleri / bir dev gibi çöküyor gözlerime / şehrin.
Yorgun ayaklarımı alıp bu şehirden
Başka yollara vurmalıydım.
Seni unutmalıydım.
Yaprakları başka yüzleri gölgeleyen,
Ve yabancı rüzgârlarla oynaşan,
Çiçeklerine uzanamadığım
Bir ağacın gövdesine dayanmak neye yarar?
Dönmeyeni beklemenin anlamı ne?
Teli kopuk bir kemanın
Doğru ses vermeyeceğini bile bile,
Kanatırcasına parmaklarımı
Tellerinde gezinmek neyime benim?
Oysa / söylemeliydim başka türküler
Başka çalgılar eşliğinde,
Yeni türküler yakmalıydım.
Seni unutmalıydım.
Düşmemeliydim
Kapısında kendim nöbet tuttuğum zindanlara.
Özleminin derin uçurumlarında
Kaybolmamalıydım.
Çoktan sönmeliydi içimde
Ellerimle yaktığım ateşlerim,
Yağmurlar yağdırmalıydım gökyüzünden,
Kaynayan volkanlarımı durdurmalıydım.
Seni unutmalıydım.
İşte o zaman
Taşıyamayacağım ağırlıklar olmayacaktı omuzlarımda.
Koca şehir yutmayacaktı beni / her sokakta.
Gözlerim yollarda kalmayacaktı
Kulaklarım kapıda....
Ayaklarımın altından kayıp gitmeyecekti
Denizde bir ada...
Hadi bırak hepsini
Çek hepsine bir kalem!
Keşke
İhanetini yaşamadan,
Yokluğuna /
Böylesine arsız bir sabırla dayanmaya alışmadan
Ve / sensiz / üç kere on yıl saymadan önce
Sana tutulmamalıydım.
Ama heyhat!
Yapamadım.
Ne seni sevmemeyi
Ne de seni unutmayı
Başaramadım.