bir şair ömrünü şiire adar
tevazu taşır da başı eğerek
şairlik vasıfı varsa bu kadar
kudurup azar mı şiir diyerek
şiiri nerede olsa tanırım
hakiki bir şair bilmez anırım
var hafif zihinsel özrü sanırım
zırvayı yazar mı şiir diyerek
ağlatır usta pir ağa beyleri
titretir gönül tel çalsa neyleri
manzuma yazarak saçma şeyleri
hiç mezar kazar mı şiir diyerek
galiba mahrumu akıl ve izan
pohpoha susamış yağcı borozan
bu işe sevdalı gerçek bir ozan
düzeni bozar mı şiir diyerek
halka dert kederi yeter de artar
bırak bu işleri kendini kurtar
yazdığın tırmalar kulağı yırtar
testere hızar mı şiir diyerek
nsanları sever sevmez parayı
sürüp merhemini sarar yarayı
hiç şair içerek atıp narayı
sonra da sızar mı şiir diyerek
gerçek bir şiiri gönlü tazeler
insan onu biraz süsler bezeler
yığınla şu abuk sabuk dizeler
bu kadar uzar mı şiir diyerek
su içmem som altın gümüş tassanız
bahtiyarlık sayı babı azsanız
şöyle adam gibi güzel yazsanız
bu fakir kızar mı şiir diyerek..