zeytinyağlı bir şiir dolması yaptım kendime bugün
allah ne verdiyse koydum doğadan ot çöp yeşillik
nar ekşisi soslu bir öykü, yanında roka iki kişilk
aldanmayın bu roman artığı ekmek kırıntılarıma
oturup şöyle çivisi çıkmış izmarit kokulu bir masada
guruba karşı istavritle yüzemedim ah gavur bi anlasa
aşk meşk hepsi boş şeyler dedi meyhaneci agopyan
kim kazanmak istese bu oyunu, kaybeden aşkın sesi
evde içince nedense sarhoş olamazdık biz, neydi eksiğimiz
yıllarca sordum kendime gizli gizli, utandım meyhanecilerden
şiir yazdığımı anlatamadım dost sandığım kaza kurbanlarıma
biliyorum hepsi gelip geçecek bir gün, ne para, ne popülerlik
hayatıma giren bağlaçlar da terkedecek beni susuz kuyularımda
zordur uzun soluklu yaşamak, bir şiire dönüşmeye ramak kalmak
ömer akşahan
10.06.2004 / Aydın