kalemde bu şikayeti alacak adam yok
gördüm kolları tozluklu, sefertası taşıyıcısını
oradan bilmişliğim
yüzümden de okunmuyor ki
okuyanı yok da yazanı kapılarda buluyor aradı mı adam
başımı açıp bağırmak da harcım değil
sen gördün mü hiç derdim var dediğimi
n'apalım?
yok, n'apalım değil, tekim çünkü, sen yoksun
n'apayım?
sopanın ucuna azık torbası bağlayıp gitsem
çok eski moda, hem deli derler, gülerler
deli demeleri koymaz da
gülmesinler
utandığımdan değil
sesli gülüyorlar
bakıyorlar, sesler çıkartıyorlar, ellerini havaya kaldırıyorlar, göbeklerini tutuyorlar
sonra da herkes bana bakıyor
ne anladım ben bu delilikten
kalem de bu şikayeti yazacak değil ya
kalemin vazifesi ayrı
bi' ölüm tutanağı imzalar belki
bi' zapt
"deliliği sabit görüldüğünden hastahanede alıkonulmasına, iyileşinceye kadar "