Şubatın biri.. milenyumun 2. ayı.. sabahın ilk saatleri... özgürlüğün başlangıcı..madde boyutunda zaman sınırlarının kalktığı an..
Hep mışlı hikayeler..tadana sorulmuyor ki.. sorulsa da cevap vermiyor ki..
Acıların en acısı ayrılık.. elveda' nın yaşandığı ayrılık.. tekrarı yok.. vuslatı varmı bilinmez..insanın bilinmezi..bilinene göre oranı ne ki
Geriye kalanlar hep maddesel ..şimdiye kadar kullandığı ve artık kullanamayacağı şeyler ve bir kaç koliyle yeni sahiplerine geçici bir sevinç verir belki..
Dediler ki işte son durağı..bir kaç tümsekten biri.. baktım.. içinde dediler..yine baktım.. sadece toprak yığını.. bir ot bile yok üstünde.. ota ihtiyacı varmı ki.. olsa bile ona mı ? bize mi ? gözümüzün zevki mi bozulur ?
Hava soğuk.. kar-yağmur yağıyor.. üşümez mi ? toprağın altında ondan ne kadarı var ? hepsi veya birazı ordaysa .. ne alemde ? hangi alemde ? orada değilse nereye gitti ? cevapsız sorular..ve sonuç MEÇHUL..