Tesadüf Yoktur Tevafuk Vardır

tesadüf, insanoğlunun var olduğuna inandığı; fakat kendini kaptırmaktan geri durmadığı bir hayal ürününden ibarettir.

yazı resimYZ

TESADÜF YOKTUR TEVAFUK VARDIR
Tesadüf, insanoğlunun var olduğuna inandığı; fakat kendini kaptırmaktan
geri durmadığı bir hayal ürününden ibarettir.
Yazık ki bunun bir hayal ürünü olduğuna insanları inandırmak da hayli
zorlandığımız göz ardı edilmemesi gereken bir gerçektir.
Bizim yaptığımız, inadına hayatımızı alt üst eden boşluk yüzünden
uğramakta olduğumuz kayıpları görmezden gelmektir.
Evet değerli okurlarım, bu yazıyı kaleme almama yaşadıklarımız tesadüf
mü sorusunun ağızlarda sakız misali çiğnenmesi sebep olarak
gösterilebilir.
Bilinmelidir ki üzerinde yaşamakta olduğumuz bu hayatta, tesadüf diye
bir şey yoktur.
İnsanlar kendilerini kaptırmışlar bir hayale, sonunu bilmedikleri bir
yolda yürümekte ısrarcı olmaya devam ediyorlar.
Bindikleri cehalet gemisinin kendilerini nereye götüreceğini, nasıl bir
sonla karşılaşacaklarını bilmiyorlar.
Hayatlarında olumsuzlukların yer bulacağını düşünmeden bilinçsiz
davranışlar sergilemekten geri durmuyorlar.
Büyüklerimiz her zaman şu güzel sözü söyleyerek bizi doğru yola
iletmek için önemli uğraşlar vermektedir.
Onun için diyorum ki; en iyi yol, bildiğin yol sözü insanoğlunun
zihninde bir pusula olarak kalmalıdır.
Eğer insan yolunu şaşırırsa, kendini kaptırmış olduğu hayal ürünü olan
tesadüflerle kaybettiği yönünü bulmasının mümkünatı yoktur.
Çıkacak olduğumuz uzun bir yolda bizleri nelerin beklediğini, hayat
boyu düşünmemiz lazım gelmektedir.
Bahsetmekte olduğum düşünceleri beyinlerimize yerleştirmediğimiz zaman,
bizim kendi yarattığımız kafa karışıklıkları tarafından yönlendirileceğimiz aşikar.
Her zaman hayatımızda yer etmekte olan gerçeklerle yapmamız icap eden
işimize adapte olmak, insan için en doğru olandır.
Gerçekleşmesi mümkün olmayan hayallerin içimizdeki boşlukları
doldurmasını beklemek de imkansızlıklar arasında kaybolacağımız anlamı
taşımaktadır.
Yaşamımızla alakalı tercihlerde bulunurken var olduğunu düşündüğümüz
durumları değil, hayatımızın bir köşesinde yer bulan gerçekleri baz
alarak harekete geçmemiz gerekmektedir.
Biz bunları düşünerek yola çıkmadığımız takdirde, baştan kendimizi
ışığa hasret kalacağımız sonsuz bir karanlığın ortasına bırakmış
oluruz.
Bahsetmekte olduğum ıssız karanlığın adının cehalet olduğu, etrafını
görmesi gereken açıdan görenler tarafından bilinmektedir.
Cehalet yolunda atılmakta olan adımlardan bir tanesi de insanların
körlüklerine sebep gösterilen, yaşamlarının bir parçası haline
getirmekten vazgeçmedikleri tesadüflerdir.
İnsanların sakız misali çiğnemekte ısrar ettikleri gördüklerimiz,
tesadüf mü sözcüğüne şu güzel sözün karşılık olarak verildiği
bilinmektedir.
Anlaşılması icap eden önemli bir şey olduğu bilinmelidir bu hayatta,
tesadüf diye bir şey yoktur tevafuk vardır.
Bu güzel sözün hayatın bir parçası haline getirilmesi için elimizden
gelen her şey, eksiksiz bir şekilde yapılmalıdır.
İnsanlar yukarıda sözünü etmekte olduğum sakızı çiğnemeye devam
ettikleri müddetçe, kapılmakta oldukları hayallerden kurtulmaları,
imkansız bir hal alacaktır.
Onun için diyorum ki insanları tesadüf denilen hayalin varlığından
kurtarabilmek için yaşamakta olduğumuz hayatın tesadüflerden ibaret
olmadığı fikrini, zihinlere aşılama yoluna gidilmelidir.
Bizler zihinleri bulandıran bu tabunun yıkılmasında başarıya
ulaşamadığımız takdirde, cehaletin elinde insanların esir olduğunu
görmek, hayatımızın bir parçası olacaktır.
Beyinlerde büyük boşluklar yaratmakta ben yoluma devam edeceğim diyen
tesadüf tabusunun yıkılıp sonlandırılmasının yine bizim elimizde
olduğu, akılların bir köşesinde bulundurulmalıdır.
Tesadüf denilen şeyin olmadığı bilincine varması için insanoğlunun
tevafuk bilinci ile özdeşleşmesi gerekmektedir.
Bahsetmekte olduğumuz bilince varılmaması, insanoğlunun hayal
dünyasında yaşamaya devam edeceğini göstermektedir.

Başa Dön