bir altın yüzükle sınırladık hayatı;
sen ve ben.
sek sek oynarız içinde çocukluğumuzdan kalma,
halkasına basan yanacak yüzüğün
sakın unutma!..
gerilerde kalan o eski şeyler
hepsi halkanın dışında şimdi...
tuttuğumuz mavi kelebek,
yediğimiz bayram şekeri,
ipini koparıp kaçan uçurtma...
nelere ağlamıştık herkes gülerken,
sevgiler bulutlarda asılı kaldı...
yağacak yağmurları beklerken,
gözümüz yollara daldı...
düşünüyorum hala inan ki!
gelecekten gelecek kimimiz vardı?
belki sıcak bir merhaba
belki de bir yüzük taşı...