Akşam kızı ile beraber yatmak zorunda idi. Yoksa bir türlü uykuya dalamıyordu. O gecede yine sıcacık yataklarında beraber uyumaya çalışırken kızı, her zaman ki gibi,
-Anne ben uyuyayamıyorum, ama sen yine gözünü kapatırsan uyursun diyeceksin biliyorum.
-Evet güzel kızım, gözünü kapatıp güzel şeyler düşün ve uyumaya çalış.
-Ben sana bir masal anlatayım mı anne ?
-Evet kızım
Küçük kız başlar masalını anlatmaya zar zor dönen diliyle ,
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde her yerde çiçeklerin yeşerdiği, mutlu insanların olduğu, bulutların onlara gülümsediği bir ülke varmış. Bu ülkede de küçük bir kız yaşarmış. Bir gün, bu küçük kız, sabah kalkmış, ablası gibi okula gitmek istemiş. Ama annesi, sen küçüksün, daha okula gidemezsin diyormuş. O da çok üzülüp hiçbir şey yapmıyormuş. Ama o sabah, annesinden kaçmış ve okula gitmiş. Çok mutluymuş. Kız, gözlerini kapadıktan birkaç saniye sonra, rüyaların en derinine dalmış. Çünkü, küçük çocuk, ömür boyu hep okullu ve çocuk kalmış.
Küçük kızımın 15 Aralık gecesi, bana anlattığı masalı, Pakistan’da ölen masum çocuklara adıyorum.
17.12.2014
Zeus'un Kızı; Sonsuzlukta Çocuk Kalmak
Küçük kızımın 15 Aralık gecesi, bana anlattığı masalı, Pakistan’da ölen masum çocuklara adıyorum.