Sevmek bir baþkasýnýn yaþamýný yaþamaktýr. -Balzac |
|
||||||||||
|
Tipi ne zaman olsa sokaklarda gezinen insanlarýn sayýsýnda muazzam bir azalma olurdu. Güzelim havalarda öylesine yürüyenler yerlerini sokaklarý sadece bir binadan bir diðerine gitmek için kullanan insanlara býrakýrdý. Böyle zamanlarda Ankara’nýn normal havalarda adým atacak yer bulunamayan, vahþi bir koþuþturmacanýn vuku bulduðu Karanfil Sokaðý ve Konur Sokaðý’na, duraðan bir telaþ hakim olurdu. Beraber yürüyen insanlar pek konuþmaz, sadece yola odaklanýrdý. Zorlanarak yürünülen yola tamamen odaklanmak daha kolaydýr. Eðer yolda engel yoksa dikkatler daðýlýr; yol, odaktan çýkar. Normal zamanlarda biryurttanseslerkorosu oluþturan insan sesleri, bu zamanlarda susar; sokaklarda adýmlaraltýndaezilenkar sesleri çýnlardý. Ýþte böyle zamanlar Ankara’nýn öyle usulca, çýt çýkarmadan, sadece yaþadýðý ender zamanlardýr. Ben de Ankara’nýn nasýl yaþadýðýný izlemek için böyle mekanlarda otururdum. Bazen kulaðýmda kulaklýklarým olur; müzikçalarýmdaki en sakin ve en kemanlý þarkýlar kulaðýma dolardý. Hatta oturup kitap okumuþuluðum bile olmuþtur. Çünkü tipi olduðunda Ankara öyle sakin olurdu ki kitap okuyacak dinginlik ruhunuza doluverirdi hemen. Kar kokusu vardý ve titriyordum. Soðuðu hissetmemek için daha hýzlý yürümeye baþladýðýmý farkettiðimde Ziya Gökalp Caddesi’nden Karanfil Sokaða dönüyordum. Buraya kadar süren yolu hangi arada yürüdüðümü farketmemiþtim bile. Kendimi birden bu köþede bulmuþtum. “Demek ki düþünmüþüm dedim. Çünkü düþününce hep böyle olurdu.”* Bu duruma daha sonra Karanfil Sokak bittiðinde ve Tunalý Hilmi Caddesi’nin ortalarýnda bir yerlerde de düþecektim. Üstelik bunu her farkettiðimde neler düþündüðümü hatýrlamaya çalýþacak; fakat baþarýsýz olacaktým. Seðmenler Parký’ndaki banklardan birine oturduðumda bunun üzerine daha fazla düþünmemeye karar verdim. Nasýl olsa yine hatýrlamayacaktým. Havanýn soðukluðuna raðmen terlemiþ olduðumu farkettim. Demek ki epey hýzlý yürümüþtüm. Nefes nefese bile kalmýþtým. Önce sadece dinlendim. Nefesim normal hýzýna ulaþtýðýnda güzelim çimenlerin güzelim kokularýný içime çekmeye baþlamýþtým bile. Belki yeni sulanmýþlardý da ondan böyle kokuyorlardý. Ayrýca kýþa raðmen sahip olduklarý yeþilin tonu çok güzeldi, canlý bir yeþildi. Bir süre bankta oturduktan sonra bir süredir gözüme çarpan o kalýn gövdeli çam aðacýnýn yanýna gidip topraða dokundum. Islaktý. Bir süredir yaðmur yaðmadýðýna göre demek ki gerçekten yeni sulanmýþtý. Aldýrmadým ve topraða oturup sýrtýmý deminden beri beni çaðýran çam aðacýnýn kudretli gövdesine yasladým. Avuçlarýmý topraða bastýrdým ve gözlerimi kapattým. Doða Ana’nýn sevgisi avuçlarýmdan içeri girip kollarýmda ve ardýndan bütün bedenimde dolanmaya baþlamýþtý sanki. Kalbimin ne kadar mutlu ve güçlü attýðýný hissedebiliyordum. Her þey çok güzeldi. Varolmak çok güzeldi. *: Korkuyu Beklerken, Oðuz Atay.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ece ergüzeloðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |