..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yaþamak için topu toplam altý haftam kalsaydý ne mi yapardým? Tuþlara daha hýzlý basmaya bakardým. -Isaac Asimov
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Tüze Felsefesi (Hukuk) > Ahmet Odabaþ




25 Nisan 2012
Bilim, Teknik Geliþme ve Devlet  
Ahmet Odabaþ
Devletlerin geniþ alanlarý ve nüfuslarý kontrol edebilmesi, güçlü yapýlar oluþturmasý, bilim ve teknik geliþmeden yararlanmasý ile doðru orantýlýdýr


:AFDJ:


Devletlerin geniþ alanlarý ve nüfuslarý kontrol edebilmesi, güçlü yapýlar oluþturmasý, bilim ve teknik geliþmeden yararlanmasý ile doðru orantýlýdýr.
Topraklarýnýn büyüklüðü, nüfusunun fazlalýðý, bu iki unsurun bir arada bulunmasý, güçlü devlet olmak için yeterli deðildir. Ortak amaç, birlikte yaþama iradesi ve iþbirliði gerekli…

ULAÞIMIN ÖNEMÝ
Amerika Birleþik devletleri, demiryollarýnýn geliþmesi, coðrafi yapýnýn ulaþýma uygun olmasý, telefon ve telgrafýn geliþmesi, sýnýrlarýn saldýrýya uygun olmamasý nedeniyle, güçlenmiþtir.

Amerika, demiryollarýnýn geliþmesi ile, ülke bütünlüðünü saðlamýþtýr.

Ayný dönemlerde, Osmanlý ülkesinde, coðrafi yapý ulaþýma uygun deðildir. Teknik ve bilimsel geliþme, tüm ülkeyi kontrol etmeye yeterli deðildir.

Amerikan coðrafyasý ile, Osmanlý coðrafyasýný karþýlaþtýrýr ve demiryollarýný döþersek, coðrafi fark ve üstünlükler görülecektir. Amerika birliðinin demiryolu ile saðlanmasý ve Osmanlý birliðinin saðlanmasý düþünüldükte, Cezayir, Fas ve Tunus’a uzanmanýn maliyeti çok ama çok fazla olacaktýr.

Arada koca bir deniz var… Haritalar masaya konuldukta, fotoðraf daha net görülecektir.

Düz ovada yol yapmak ile, daðlarý aþmak ya da aþamamak arasýnda zorluk ve maliyet farký var. Türkiye’nin ulaþým için yaptýðý masraflarý bilemiyorum… çok ciddi olduðu kesin… bir Avrupa ülkesi ayný masraf ile çok daha geniþ alanlarý birbirine baðlayabilir.

Aðrý daðýna denizyolu olmaz elbette…

PETROL ve PETROL ÜRÜNLERÝ

Her tarafý petrol olan, görünüþte zengin ülkeler, gerçekte egemen güçlerin bakkal dükkaný olarak çalýþýyor… Bol keseden petrol vererek, silah alýyor, lüks tüketim alýyor… Eðitim ve bilim önemli deðil… Özgürlük ve insan haklarý falan, egemen güçlerin yedek akçesi… Yoksa kimsenin bir önemi yok…

Suriye ile Türkiye’nin iþbirliði olasýlýðý, egemen güçler için tehlike… Türkiye-Rusya iþbirliði daha büyük tehlike… Türkiye Ýran iþbirliði de tehlike… Yunanistan ile Kýbrýs ile iþbirliði tehlike… Irak ile iþbirliði tehlike… Olaya kimin gözlüðü ile baktýðýnýz sorunu…

Perde arkasýnda deðil, açýk bir bilgi kirliliði, açýk bir psikolojik savaþ, yýllardýr sürüyor…

Gerçekten, Türkiye, Ýran, Irak ve Suriye iþbirliði, bölge barýþý, kalkýnmasý açýsýndan ciddi bir hamle olacaktýr. Bölgede çýkarlarý olan sömürgeci güçler, bu iþbirliðini baltalamak için her þeyi yapar. Tehlike burada…


Nazým Hikmet gibi bir milliyetçiyi bile vatan haini ilan ettiler… Adnan Menderes ve arkadaþlarýný sözde askeri darbe, aslýnda gizli servis oyunlarý ile görevden aldý ve susturdular. Geliþmeler, üçüncü kiþilerin isteðine göre ezberletildi. Herkes her þeyden o kadar emin ki, gerçek fotoðrafý görme isteði olmadý.

Sað sol çatýþmasý diye ahmakça bir oyunu önümüze koydular. Binlerce insanýmýz bir kör dövüþüne kurban gitti…

PSÝKOLOJÝK SAVAÞ

Soðuk Savaþýn iki süper arasýnda meydana geldiði düþünülür. Oysa bu görüntünün arkasýnda, taraf tutmasý gerektiðini düþünen ülkelerin kendi istekleri veya tercihleri ile savaþ alaný haline gelmesi durumu vardýr.

ABD ile iþbirliði yaptýðýný düþünen Menderes hükümeti, bir darbe ile yýkýlýr. Darbeyi kimin yaptýðý, sað-sol, devrimci –milliyetçi çatýþmasý, soðuk savaþýn, aslýnda psikolojik savaþýn bir görünümüdür.

Ordu ile, halk arasýnda üstü kapalý bir çeliþki olduðu görüntüsü yaratýlmaya çalýþýlýr. Halk Menderesi sevmektedir. Ordu halkýn sevdiðini alaþaðý etmiþtir görüntüsü oluþturulmaya çalýþýlmýþtýr.

Sol veya solcu görünen parti veya eðilimler, ordu ile birlikte iþbirliði yaparak, darbe yapmýþ gösterilmiþtir. Gerçek nedir sorusu, propaganda çöplüðü içinde gizlenmiþtir.


BUGÜNÜN FOTOÐRAFI
10 Aðustos 2011 Çarþamba

Ergenekon, Balyoz, Kafes, ve benzer adlarla , baðýmsýz yargý adý ve kimliði kullanýlarak, ordu tasfiye edilmek istenmektedir.

PKK denilen taþeron tetikçiler ile, aslýnda gizli gizli görev yapan bilinen güçler ile savaþýlmasý gerekirken, kendi güçlerimiz çatýþtýrýlmaktadýr. Görüntü, sað-sol çatýþmasý, alevi –sünni çatýþmasý gibi baþkalarýnýn tezgahladýðý, iþbirlikçi yarým akýllýlarýn desteði ile uygulanan bir senaryo…

Kanserli hücrelerin yayýlmasý, metastas hali sözkonusu….

Üç savcý ve beþ hakim cepheye sürülerek, yürütme, istediðini hapse attýrýp, istediðinin göreve gelmesi veya istemediðinin engellenmesini saðlamaktadýr.

Baðýmsýz yargýya biz talimat veremeyiz gibi bir savunmanýn arkasýnda, hukuk kurallarýna uyan hakimlerin tasfiye edilip, sürgüne gönderilmesi, askerlerin sivil yargýya tabi olmasý görüntüsü altýnda, askerlerin özel yargýya tabi tutulup, onlarca paþa ve albayýn , subay ve astsubayýn hapse atýlmasý saðlanmýþtýr.

Sorarlarsa, baðýmsýz yargý…biz karýþamayýz denmektedir. Gerçekte savcýlýðýn idari birim olduðunu ve istenen davanýn açtýrýlmasýnýn mümkün olduðunu biliyoruz.

Ýstenen kiþilerin tutuklanmasý istenip, tutuklamaya karþý çýkan yargýçlarýn, sürgüne gönderildiðini, pasif görevlere atandýðýný görüyoruz.

Konumuz neydi… soðuk savaþ… bu savaþý sýcak sýcak yaþayanlar bizleriz.


Psikolojik savaþ, dik durmasý gereken vücudun, kendi organlarý ile çatýþmasý ortamýný hazýrlamýþtýr. Soðuk veya psikolojik savaþýn cephesinde, süper güçler yoktur. Onlar senaryo yazýp, sahneye koymaktadýr.

Gerçekten 60 darbesi, Amerika ile Menderes hükümeti arasýnda hesaplaþmadýr. Elbette silahlar eþit deðil.

Darbe sonrasýnýn maliye bakaný, Menderes döneminde, ekonomi yönetiminde söz sahibi olamamýþ olan bir ÝMF çalýþanýdýr.

Sayfalar arasýnda kalan bu ayrýntýyý incelerken, ABD, Dünya Bankasý ve IMF nin ayný takýmýn oyuncularý olduðunu bilmemiz gerekir.

Amerika karþýtý olan, ünlü veya ünsüz herkesin, vatan haini ilan edildiðini görüyoruz. Nazým Hikmet de böyle, Deniz Gezmiþ de…



TUTUKLU KÝÞÝLER

Ergenekon, Balyoz vs adlarla tutuklanan askerlerin incelenmesi gerek.

Bu kiþiler hep veya çoðunlukla kilit noktalarda mý… Örneðin Dursun Çiçek… amiralliðe terfi edecek konumda… ve belki de çok daha önemlisi Genelkurmay’daki görevi… 1915 olaylarý, Tehcir konusunda uzman.. Dikkat edilmesi gereken bir ayrýntý olduðunu düþünüyorum.

Diðer görevleri ve çalýþma alanýný bilemem… bilmemem gerekir. Çalýþmalarý ve raporlarý konusunda, arþivi konusunda bilgi sahibi deðilim. Normalde de bilgi sahibi olmamam gerekir.

Ermeni Soykýrýmý, 1915 vs denilince, birden bire ABD, NATO , CIA ve Avrupa Birliði ile karþýlaþýyoruz. Bu konularda çok þey bilmek, belki de tutukluluk sebebi.

Ýþgal dönemi mahkemeleri ile ayný mantýk… Kilit noktalardan seçilecek kiþileri cezalandýr. Karar veren baðýmsýz yargý falan deðil… talimat gereði…

Olayýn arkasýnda, askeri darbeler…1960, 1971, 1980.. görülebilir… ve 2003…



KUVVETLER AYRILIÐI NASIL BÝRÞEY

Ergenekon soruþturmasý denilerek hukukun aðzý burnu daðýtýldý. Haberal adlý, bir üniversite ve bir televizyon sahibi, profesör tutuklandý… iki yýldýr tutuklu… ve hasta..

Ergenekon üyesi ve/veya yöneticisi olmakla suçlanýyor. Üç yýldýr varlýðýna dair en ufak inandýrýcý bir kanýt olmayan soyut bir terör örgütü…

Haberal, gerekçesiz olarak tutukluluðun devamýna karar veren 9 yargýç hakkýnda, tazminat davasý açtý. Niteliði gereði Yargýtay’da görüldü dava… ve 9 yargýç tazminat ödemeye mahkum edildi.

Ayný aðýr ceza mahkemesinde olup, kararlara muhalif olan hakim hakkýnda tazminat davasý açýlmadý. Ama o hakim baþka yere tayin edildi.

Tazminat ödemesi gereken ve karar, Yargýtay Genel Kurulunca onanan hakimler, ayný davaya bakmaya devam ediyor. Yasal bir engel var mý bu duruma diyenlere… yasal engel yok, hukuki engel var… Tarafsýzlýðýnýza kuþku düþmemeli…

Bunun açýklamasý olabilir mi… olur tabi… bu hakimlerin derhal, HSYK tarafýndan o görevden alýnmasý gerekir. Olmadý þimdi. Ýdare, istediði kiþiyi HSYK ya getirebilir, istediði hakimi istediði yere gönderebilir… Kuvvetler ayrýlýðý nerde…

Þehitlere kelle dediði için 3 kuruþ manevi tazminat ödemesine karar verilen baþbakan, karar veren hakim hakkýnda ne yaptý dersiniz.

Sen misin bu kararý veren…

HSYK seçimlerinde, bakanlýk tarafýndan, blok liste çýkarýlmasý, tarihe geçecek incilerden biri…

Ýdare, Ergenekon Terör örgütünü gerekçe göstererek, savcýlara talimat verip, istediði kiþi hakkýnda, gece aramasý, telefon dinlemesi vs. her þeyi yaptýrabiliyor. Sonra da, ben karýþmam baðýmsýz yargý yaptý diyor…

Ýstihbarat ve emniyet birimlerimiz, bir hafta içinde, böyle bir örgütün varlýðýný netleþtiremez mi… 3 yýl… el insaf…

Ve bunca zamana karþýn bir kanýt yok, aranmýyor da… tutuklamalara açýk kapý… hukuka aykýrý tabi…

-9 yargýç görevden ayrýlmak zorunda

-Ergenekon bahane edilerek tutuklama yapýlamaz, baþka bir teminat aranabilir ama tüm tutuklular serbest býrakýlmalýdýr.

-Ýddianameler açýk ve net suç tanýmý yoksa, reddedilmeli,

-Þüphe üzerine dava açýlamamalýdýr

-Haberal için deðiþtirilen ve hakimlere tazminat davasý açýlmasýný engelleyen yasa, deðiþtirilmelidir.

- Bir veya bazý delillerde sahtelik olmasý, o delillerin geçersizliði, aleyhe kullanýlamayacaðý anlamýna gelir.

Þüpheden sanýk ne zaman yararlanýr

Hükümde yararlanýr denemez. Yargýlamanýn her aþamasýnda, þüpheyi gerektiren durumlar, sanýk lehine yorumlanýr… Yasal dayanaðýný tüm hukukçular bilmek durumunda….

Var olmayan bir örgüt üyeliði, iþlenemez suç olmaz mý… olur. Bu konuda deðerlendirmeyi Yargýtay yapmalý… ancak… þüpheli bir durumun tutuklamaya neden olmasýný gerektirecek, ciddi ve inandýrýcý nedenler olmalýdýr.

Þüphe halinde tutuklama olmaz… baþka tedbirler düþünülebilir.. Ýþlenemez bir suçu iþlenebilir hale getiremeyiz… O halde…

Televizyonda bazý beyler konuþur… Yargýnýn iþine karýþmayýz…

Savcýlýk idareye baðlýdýr…bu durum susarak geçiþtirilir ve sanki savcýlýk yargý imiþ gibi bir görüntü oluþturulur.

Kural olarak, idare mahkemeye talimat veremez ama savcýya talimat verir.

Açýkça talimat vermediði hakime, maaþýndan, tayinine kadar, görev yerine kadar… sen anlarsýn… talimatý verebilir. Anlamayana anlatýrlar.

Bir savcýnýn çocuðunun çizgi film CD lerine, Ergenekon delili diye el konulabilir…

Ergenekon senaryosunun yazarý

Bir senaryo yazarý, bir beyin takýmý olmalý… Takým… Kaç kiþi olduðu belli deðil…

Atatürk’e, Kurtuluþ Savaþýna, tam baðýmsýzlýktan yana olanlara, belki Boðazlýyan Kaymakamýna kadar gideceðiz.


DARBE ve MUTASYON
Darbeler hangi amaçla yapýlmýþ ya da yaptýrýlmýþtýr. Gerçekten vatan ve millet aþký ile tutuþan kiþiler mi darbe yapmýþtýr yoksa olaylarý ve geliþmeleri yönlendirmek isteyen birileri mi darbe yaptýrmýþtýr.

Bilgi kirliliði ve propaganda sayesinde, 60 darbesinin rövanþý olarak 12 Mart 1971 sürecinin yaþandýðý gibi bir hava oluþturulmaya çalýþýlýr. Adnan Menderes ve bakanlarýný sözde yargýlayýp astýranlar, Deniz Gezmiþ ve arkadaþlarýný sözde yargýlatýp astýrmýþtýr. Mahir Çayan da yargýlanmadan infaz edilmiþtir.

Saðcý-solcu kandýrmasý ile, kardeþleri dövüþtüren zihniyet, Amerika ve Avrupa’nýn karþýsýnda çýkarýlacak en küçük sesi bile susturmuþtur.

Sað-sol þamatasýný, alevi-sünni çatýþmasý oyununu , bilgisayar oyunu gibi pazarlamýþlardýr. Bir dönem etkili de olmuþtur. Bugün, bu yazýyý yazdýðým 2009 tarihi itibarý ile, sað-sol, sizin gazete-bizim yazar kandýrmacasýnýn derin izleri devam etmektedir. Oyle görünüyor ki, daha uzun yýllar sürecek...

Sen mi ülkeni daha çok seviyorsun ben mi... Aþk olsun yani... 1924 Anayasa’sýnýn sessizce deðiþen maddesi, aslýnda ulusal birliði göstermiyor mu....
,

(1924 Anayasasý)

Türkiye Devleti Cumhuriyetçi, Milliyetçi, Halkçý, Devletçi, Lâik ve Devrimcidir.

Beyinler öyle yýkanmýþtýr ki, milliyetçilik ile devrimciliðin , halkçýlýðýn, devletçiliðin
birlikte düþünülemeyeceði gibi ithal bir düþünce beyinlere kazýnmýþtýr.

12 Eylül döneminde, devrimcilik sözcüðü adeta yasaklanmýþtýr. Samsun Devrim Lisesi de bundan payýný almýþtýr. Devrim tarihi adý, inkýlap tarihi olarak deðiþtirilmiþtir.

Fakültede dahi ayný melodi dinlendi.... Bilimden nasibimizi aldýk böylece...

Önceki dönemde ailelerin tercihine býrakýlan din dersi, 1982 anayasasý ile zorunlu hale getirilmiþtir. Ýlk etapta, din kültürü ve ahlak adý ile, birilerini uyutarak getirilen, yumuþak görünümlü hükümler, zorunlu din dersi adý altýnda gerçek kimliðine kavuþmuþtur.

Rabýtanýn gündemde olduðu dönemde, üniversitede, Türk Dili adý altýnda, siyaset kokan, bilimsellikten nasibini almamýþ kitaplar pazarlandý. Bir arkadaþýmýz bu dersten sýnýfta kaldý ki, o arkadaþýn okutman olarak ortalýkta gezen kiþiden daha iyi Türkçe bildiðinde bir kuþkum yok.

En basit ölçek üniversite giriþ sýnavýdýr. O okutman niye hukuða giremedi... Dil aþkýndan mý...

Ergenekon senaryosu, Mutasyon Geçirmiþ Evrimleþmiþ Bir darbe mi,... Hedefte olanlara bakýnýz... Sað sol, alevi sünni benzeri garip bir bölünmeye neden oluyor yurttaþlar arasýnda.

Hukuk bilgimizi tepetaklak etmeye çalýþan garip bir tutuklama, sorgulama, yargýlama süreci var. Hukuk mantýðý ile düþünmeyen, düz mantýk... suçu yoksa beraat eder... mantýðý ile, terör estiriliyor.

Yargýtay telefonlarý, yargýç telefonlarý, savcý telefonlarý dinleniyor... vatandaþ dinleniyor. Haberleþme hürriyeti güme gitti... mahkeme kararý ile imiþ... iyi de mahkemenin baþka iþi yok mu...

Siyasiler savcýlarýn (güncel adýyla Ergenekon savcýlarýnýn) tutumunu, baðýmsýz yargý diye tanýmlamaya çalýþýyor. Savcýlýk ile mahkemeler karýþtýrýlýyormuþ gibi yapýlýyor. Savcýlýk bir idari birimdir ve idarenin talimatý ile ceza davasý açar. Bu noktanýn baðýmsýz yargý ile ilgisi düþünülemez.

Açýlan ceza davasýna bakan yargýç açýsýndan baðýmsýzlýk ileri sürülebilir.

Yargýçlarýmýz da idarenin baskýsý altýndadýr.







ÖZGÜRLÜKLER ÜLKESÝ GÖRÜNMEYE ÇALIÞANLAR

Tarih 2009... Fansa’da, Ermeni Soykýrýmý Yok demek suç...

Ýsviçre’de, Ermeni Soykýrýmý yok demek suç...

Baþkasý var mý.... (bilmiyorum.) Sürüsüne bereket… olmaz mý..

Türkiyenin yerini bilmeyip, adýný söyleyemeyen bir ýsým ülkeler var…

ABD her yýl, soykýrýmý kabul ederim haa... diye baþlayarak dilek ve temennilerini sunar. Pek çok meclis, bu yönde karar alýr.

Domuz gribi konusunda, grip ve sair salgýn hastalýk konusunda, kanser ve yer çekimi kanunu konularýnda da karar alsanýza... Hastalýðý yasak edin de görelim.

Bu kahramanca çalýþmalar, özgürlükler ülkelerinde yapýlýr.

Terör amaçlý kullanýlan mayýnlar, roketatarlar, silahlar... malum ülkelerin imalatý. Ýþkence aletleri de öyle... Hangi özgürlük demiþtiniz...


ASKERÝ DARBENÝN HUKUK ÝLE ÝLÝÞKÝSÝ

Darbe hukuk düzenine karþý yapýlýr. Darbenin bahanesi olan eylem ve iþlemler, hukuk düzenini deðiþtirmek, görünürde, karmaþaya son vermektir.

Darbeyi planlayan, þartlarý olgunlaþtýrýp, sözde daha çaðdaþ kurallar getirdiðini düþünen zihniyet, aslýnda kendisini kontrol eden baþka güçlerin yönetimindedir. Bu durumu anlayýp anlamadýklarý tartýþýlýr.

1960 darbesi, 1924 Anayasa’sýna karþý yapýlmýþtýr.

Yoksa mevcut yönetime karþý mý… Görünüþte mevcut yönetim ve uygulamalar esas alýnmýþtýr ancak , asýl hedef 1924 Anayasasý ve Atatürk düþüncesidir.

Saðcý-solcu gibi yapay ayrýmlarýn yapýlabilmesi için, insanlarýn çatýþmaya sürüklenebilmesi için, 1924 Anayasasý’nýn 2. Maddesi, devrimcilik ile milliyetçiliði birlikte sayan madde sessizce kaybedildi. Çünkü, milliyetçi ile devrimci, saðcý-solcu denilerek kavga ettirilmeli idi…

Bu kavgalar 60-80 dönemindeki nedeni düþünülemeyen çatýþmalardýr.

1980 darbesi ile, devrimcilik sözcüðü yasaklanmýþtýr. Atatürk döneminde benimsenen ve anayasaya giren bu sözcük, tehlikeli bulunmuþ olmalý.

Bu ince manevralarý, birkaç iþgüzarýn düþündüðünü sanmýyorum. Manevralar gerçekten ince.

1982 Anayasasý

Devrimcilik sözcüðü kullanýlmamýþ, baþlangýç bölümünde, inkýlapçýlýktan söz edilmiþtir. Uður Mumcu, Atatürkçü olan inkýlapçý deðil, devrimcidir diyor. Ýþin özü bu.


TUTUKLAMA TAZMÝNAT ve YASALAR



Haksýz tutuklama nedeniyle tazminat

Haksýz ve hukuka aykýrý bulunan tutukluluðun devamýna dair karar nedeniyle, karar veren hakimlere karþý tazminat davasý açýlýrsa ne olur… Böyle bir davanýn kabulüne karar verildi ki, olaya uygun olduðunu düþünüyorum.

Bir siyasi çýktý, bu kararý eleþtirdi ve hangi kanuna dayanýyorlar bu tazminat için diye eleþtirisini yaptý.

Yasada açýkça, usulsüz tutukluluðun devamý kararý tazminatý gerektirir demek durumunda deðil. Haksýz eyleme iliþkin genel hükümler vardýr ve bunun yanýnda Medeni Yasa’nýn 1. Maddesi vardýr. Hukukçu, bu konuda yasal düzenleme yok diyemez. Çünkü, Medeni Yasa’nýn 1. Maddesi ona yol göstermektedir.


Tutuklulukta makul süre

Tutuklanan kiþilerin, makul süre içinde yargýlanmayý ve soruþturma veya kovuþturma sýrasýnda serbest býrakýlmayý isteme haklarý vardýr. Serbest býrakýlma ilgilinin yargýlama süresince duruþmada hazýr bulunmasýný veya hükmün yerine getirilmesini saðlamak için bir güvenceye baðlanabilir. (Any.m.19)

Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi

Madde 5

Özgürlük ve güvenlik hakký
1.Herkesin kiþi özgürlüðüne ve güvenliðine hakký vardýr. Aþaðýda belirtilen haller ve yasada belirlenen yollar dýþýnda hiç kimse özgürlüðünden yoksun býrakýlamaz.

a) Kiþinin yetkili mahkeme tarafýndan mahkum edilmesi üzerine usulüne uygun olarak hapsedilmesi;
b) Bir mahkeme tarafýndan, yasaya uygun olarak, verilen bir karara riayetsizlikten dolayý veya yasanýn koyduðu bir yükümlülüðün yerine getirilmesini saðlamak için usulüne uygun olarak yakalanmasý veya tutulu durumda bulundurulmasý;

c) Bir suç iþlediði hakkýnda geçerli þüphe bulunan veya suç iþlemesine ya da suçu iþledikten sonra kaçmasýna engel olmak zorunluluðu inancýný doðuran makul nedenlerin bulunmasý dolayýsýyla, bir kimsenin yetkili merci önüne çýkarýlmak üzere yakalanmasý ve tutulu durumda bulundurulmasý;

d) Bir küçüðün gözetim altýnda eðitimi için usulüne uygun olarak verilmiþ bir karar gereði tutulu durumda bulundurulmasý veya kendisinin yetkili merci önüne çýkarýlmasý için usulüne uygun olarak tutulu durumda bulundurulmasý;
e) Bulaþýcý hastalýk yayabilecek bir kimsenin, bir akýl hastasýnýn, bir alkoliðin, uyuþturucu madde baðýmlýsý bir kiþinin veya bir serserinin usulüne uygun olarak tutulu durumda bulundurulmasý;
f) Bir kiþinin usulüne aykýrý surette ülkeye girmekten alý konmasýný veya kendisi hakkýnda sýnýr dýþý etme ya da geriverme iþleminin yürütülmekte olmasý nedeniyle usulüne uygun olarak yakalanmasý veya tutulu durumda bulundurulmasý;

2. Yakalanan her kiþiye, yakalama nedenleri ve kendisine yöneltilen her türlü suçlama en kýsa zamanda ve anladýðý bir dille bildirilir.

3. Bu maddenin 1.c fýkrasýnda öngörülen koþullara uyarýnca yakalanan veya tutulu durumda bulunan herkes hemen bir yargýç veya adli görev yapmaya yasayla yetkili kýlýnmýþ diðer bir görevli önüne çýkarýlýr; kendisinin makul bir süre içinde yargýlanmaya veya adli kovuþturma sýrasýnda serbest býrakýlmaya hakký vardýr. Salýverilme, ilgilinin duruþmada hazýr bulunmasýný saðlayacak bir teminata baðlanabilir.

4. Yakalama veya tutuklu durumda bulunma nedeniyle özgürlüðünden yoksun kýlýnan herkes, özgürlük kýsýtlamasýnýn yasaya uygunluðu hakkýnda kýsa bir süre içinde karar vermesi ve yasaya aykýrý görülmesi halinde kendisini serbest býrakmasý için bir mahkemeye baþvurma hakkýna sahiptir.

5. Bu madde hükümlerine aykýrý olarak yapýlmýþ bir yakalama veya tutulu kalma iþleminin maðduru olan herkesin tazminat istemeye hakký vardýr.


Madde 6

Adil yargýlanma hakký
1. Herkes, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuþ baðýmsýz ve tarafsýz bir mahkeme tarafýndan davasýnýn makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve açýk olarak görülmesini istemek hakkýna sahiptir. Hüküm açýk oturumda verilir; ancak, demokratik bir toplumda genel ahlak, kamu düzeni ve ulusal güvenlik yararýna, küçüklerin korunmasý veya davaya taraf olanlarýn özel hayatlarýnýn gizliliði gerektirdiðinde, veya davanýn açýk oturumda görülmesinin adaletin selametine zarar verebileceði bazý özel durumlarda, mahkemenin zorunlu göreceði ölçüde, duruþmalar dava süresince tamamen veya kýsmen basýna ve dinleyicilere kapalý olarak sürdürülebilir.

2. Bir suç ile itham edilen herkes, suçluluðu yasal olarak sabit oluncaya kadar suçsuz sayýlýr.

3. Her sanýk en azýndan aþaðýdaki haklara sahiptir:

a) Kendisine yöneltilen suçlamanýn niteliði ve nedeninden en kýsa zamanda, anladýðý bir dille ve ayrýntýlý olarak haberdar edilmek;
b) Savunmasýný hazýrlamak için gerekli zamana ve kolaylýklara sahip olmak;

c) Kendi kendini savunmak veya kendi seçeceði bir savunmacýnýn yardýmýndan yararlanmak ve eðer savunmacý tutmak için mali olanaklardan yoksun bulunuyor ve adaletin selameti gerektiriyorsa, mahkemece görevlendirilecek bir avukatýn para ödemeksizin yardýmýndan yararlanabilmek;

d) Ýddia tanýklarýný sorguya çekmek veya çektirmek, savunma tanýklarýnýn da iddia tanýklarýyla ayný koþullar altýnda çaðýrýlmasýnýn ve dinlenmesinin saðlanmasýný istemek;

e) Duruþmada kullanýlan dili anlama dýþý veya konuþma dýþý takdirde bir tercümanýn yardýmýndan para ödemeksizin yararlanmak.


Teorik olarak güzel de, pratikte, keyfiyet aðýr basýyor. Ergenekon terör örgütü meselesi gibi… Böyle bir þey olmadýðýný herkes biliyor veya çoðunluk biliyor… Türkan Saylan Hocamýzý terör örgütü ile iliþkilendirmeye çalýþmak, ve diðerlerini… anlaþýlýr gibi deðil demeyeceðim… Anlaþýlýr… Tartýþalým… birlikte…



VERGÝ ve VERGÝ CEZALARI ÝLE EKONOMÝYÝ YÖNLENDÝRMEK

Tarým ürünü ithal ediyoruz… canlý hayvan ithal ediyoruz..
Ülke topraklarýmýz geniþ ve örneðin mercimeðin anavataný burasý… onu dahi ithal ediyoruz.. Pamuk ithali olacak þey deðil.
Tarýmsal girdilerden önemli kalem, mazot ve gübre… petrolümüz olmadýðýndan pahallý deðil… Fiyatýn % 80’i vergi… Evet evet vergi… ÖTV ve KDV yi de ithal ettiðimiz söylenemez.

Tarýmsal üretim ve hayvancýlýkta, maliyeti artýran en önemli kalem mazot… ve gübreler, yemler… Küspe üreten þeker fabrikalarýný özelleþtirmekteki mantýk, akaryakýt fiyatlarýný yüksek tutmaktaki mantýk, gübre fiyatlarýndaki mantýðý, anlayan bana da anlatsýn….

Devlet gelirleri, akaryakýta dayanýyor diyemeyiz. Atatürk döneminde, KDV ve ÖTV mi vardý… Saat gibi çalýþan bir ekonomi ve hýzlý kalkýnma…

Benzin ve mazottaki tüm vergileri kaldýrsak, yine tarým ürünü ve hayvan ithal etmek zorunda kalýr mýyýz…
Bunu da uzmanlarý hesaplasýn…

Sýcak para komedisi ile, yabancýlara faiz ödüyoruz… Alýþtýk buna…
Gel sevgili ve sayýn vatandaþým…anayasaya oy ver… herkes hukuk doktoru, herkes ekonomi uzmaný, herkes yönetim hukuku uzmuný…

Yalan rüzgarý dizisi ile mutlu olan insandan, askeri doktrinler, maliye politikalarý, hukuk, mahkeme ve yargýlama gibi konularda, görüþ sor… Ama benzin ve mazottan alýnan vergileri sorma… çünkü sonucu biliyorsun…

Aslýnda görüþ falan sorma, istediðini onaylat… Kararý sen verdin olacak…

Böyle bir süreci kanser tedavisinde uygulamazsýn elbette… Nedeni açýk deðil mi…




TÜRKÝYE’NÝN KONUMU
Türkiye, imparatorluklar kültürü üzerine kurulmuþ, coðrafi þartlarýndan kaynaklanan ulaþým maliyetleri ne raðmen, yetkin ellerde, hýzlý geliþme gösterebilmiþ bir ülkedir.

Gerçekten, Türkiye, Rusya ve Japonya’nýn hýzlý geliþtiði bir dönem yaþanmýþtýr. Ulaþýmý ilerletmek için, ülke demiryollarý ile kaplanýrken, 1926 yýlýnda, uçak fabrikasý kurulmuþ olmasý, düþünce olarak bile hoþ görünmektedir.

Yabancý devletlerden borç para almadan , hýzlý bir kalkýnmayý gerçekleþtirdiðimiz bir Atatürk dönemi var. Bu gerçeði gizlemek ve Atatürk dönemini karalamak için, yoðun bir psikolojik savaþ uygulanmýþtýr ve devam etmektedir.

Kalkýnma için yabancý yatýrýmcýya, yabancý paraya ihtiyacýmýz var inancý, bilgi kirliliði ve psikolojik saldýrýdan baþka bir þey deðildir.

Türkiye, bir kýsým Avrupa ülkelerine uçak satmýþtýr. Bu uçak fabrikalarý, yabancý yatýrýmcý veya borç para ile yapýlmamýþtýr. Teknoloji Alman teknolojisidir. Ýhtiyacýmýz teknoloji dir. Nitekim, Rusya’dan demir-çelik fabrikalarý konusunda, teknik destek alýnmýþtýr. Bu fabrikalar, fabrika kuran fabrika niteliðindedir.

Türkiye, 1947 yýlýnda, borç para almaya, savunma konusunda borçlanmaya baþlamýþtýr…
Faiz ve kredi saldýrýsý baþlamýþtýr. Aslýnda kibar görünümlü bir örümcek aðý çevresinde uçmaya baþladýk.

Kredi ile silah satanlar, silah satýþ kredisini yardým diye tanýttýlar. Bu yönde propaganda yapmamýzý istediler. Ünlü Marshal yardýmlarý, aslýnda yardým deðil, satýþ kredisidir.

Satýcý ne isterse ve nasýl isterse onu satacak, ne istemezse onu dikte edecektir.

Bilgi kirliliði ve propaganda ayný takýmýn oyuncusu… Kalkýnma için borç para almanýn gerekli ve zorunlu olduðu inancýnda… Adnan Menderes’in onaylamadýðý ekonomi politikalarý nedeniyle, hükümetten ve Türkiye’den ayrýlmak durumunda kalan kiþi , ÝMF görevlisi olarak, güney Amerika’da görev yapmýþ, 60 darbesi sonrasý, Türkiye’ye gelerek, maliye bakaný olmuþtur. Bu ayrýntýnýn iyi okunmasý gerekir.

BÝLÝM ve TEKNÝK TAM OLARAK NEYÝ KAPSAR…

Devlet canlý bir organizmadýr. Bütün canlýlar gibi, yaþamak ve kendini korumakla görevlidir.

Ýnsan vücudu, dýþarýdan gelen saldýrýlara olduðu gibi, kendi bünyesine katýlmýþ olan, zararlý maddelere ve organizmalara karþý savunma konumundadýr.

Canlý olarak, su ve besin gereksinmemizi karþýlamak, canlýlýða zarar verecek her türlü canlý veya cansýz varlýklara karþý korunmak durumundayýz. Organizma, belli bir düzende çalýþmak zorunda. Kalp atýþý düzensizleþirse, böbrek görevini yapamazsa, pankreas görevini yapamazsa, gerekli önlemleri almamýz gerekir.

Bilim ve teknoloji insanýn yaþama savaþýna her yönüyle destek olmak durumundadýr.



BUGÜN
17 Aðustos 2011 Çarþamba
Askerlerimize saldýrý yapýldý. Ýlk açýklamaya göre 8, gelen haberlere göre 12 þehit var… Sorun Amerikan destekli, Ýncirlik, Kuzey Irak destekli , Kandil merkezli görünen , aslýnda Amerika ve Avrupa destekli terör…

Bize düþman olarak PKK gösteriliyor… iþin gerçeði onlar tetikçi… baþka iþbirlikçiler de var. Birlikte, iðrenç bir oyun sergiliyorlar. Türkler ve Kürtler çatýþýyor gibi yalan rüzgarý oynuyor.

Bizim askerimizin baþýna çuval geçiren hergeleyi, beyler gibi karþýladýk. O yaratýk ülke sýnýrlarýndan geçirilmemeliydi. Türkiye zararýna çalýþan gizli servis elemanlarýný biliyoruz… Bildiðimizle kalýyoruz.

PKK nýn, aslýnda Amerika’nýn canýna okuyan komutanlar tutuklu… bizim mahkemelerimiz tutukladý… bizim savcýmýz tutuklama istiyor… Açýklamak mümkün deðil… Hukuk ötesi bir durum..

Ýþ yargýya intikal etti … yargýya karýþýlmaz gibi bir hedef saptýrma var.

Hükümet istediði özel yargýyý kurdurabilir… istediði meclis kararýný çýkarabilir… istediði yasayý yapabilir… istediði hakim ve savcý tayinini yaptýrabilir… E hani yargý baðýmsýzdý…

Tutuklamalar, mahkumiyetler, infaz þekilleri, hükümetin keyfiyetinde… yetkili ve sorumlular…

Seçim sonuçlarýný bilgisayarda harmanlayan Amerikan þirketi… Kandil ile baðlantýlý mý deðil mi…

Kimin milletvekili olacaðý, kimin olmayacaðý bir bilgisayar oyunu… yerli deðil…





BU OYUNUN KURALI VAR MI

Kendi askerinin elini kolunu baðlayýp cepheye sürer misin… Askeri hareketsiz býrakýrsan, savunma görevini kim yapacak… Bu anlamda, bir yandan bakarsan anlamsýz ve tehlikeli, diðer taraftan, yani gizli servisler tarafýndan bakarsan, baþarýlý bir çalýþma…

Askerliðin hiçbir tarafýný bilmeyen ve kendini cesur hukukçu sanan bir tiyatro grubu, oynananýn bir oyun olduðunun farkýnda bile deðil…

Yargý baðýmsýz, biz ne yapalým diye hukukun arkasýný dolananlar da oyunu kendi senaryolarý sanýrý. Gerçekte ise, satrancýn piyonu olabilirler…

Ben bilgisayar programýndan anlamam… ama iþin ustalarý, seçim sonuçlarýný istedikleri þekilde hesaplayacak program yapamýyorlarsa, bir þey bilmiyorlar demektir.

Benim aklýmýn köþesinden geçmeyecek programlar varsa… ki var… sonuç baþtan belli…

Hukukçu olarak, gizli oy açýk sayým, insan haklarý, eþitlik… gibi terimlerin çevresinde dönüp dururum.

Devam eden, adý konmamýþ savaþýn cephesine, özel yetkili mahkemeleri ve onlara düzmece bilgi taþýyan birimleri göndermeliyiz… Savaþ, baþlamadan biter… Düþman senin delikanlý askerin deðil… onlar gibi deðil… düþman, tam bir cambaz, hokkabaz… yerine göre þarlatan…

Ýnanacaðýn ve güveneceðin kiþiyi tanýmýyorsan, oyunu baþtan kaybettin.. (20 Aðustos 2011 Cumartesi)









Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tüze felsefesi (hukuk) kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Türkiye ve Komþuluk
Neymiþ Biliyor Musun
Atatürk ve Türkiye
Bilirkiþi Raporu
Seçim Barajý
Madem ki Biliyorsun, Neden Öðretmiyorsun
1982 Anayasasý ve Tutukluluðun Devamý Kararý
Çok Partili Yaþam
Dostça Bir Söyleþi
Özelleþtirme Neden Yapýlýr

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Beynimizin Çaresizlik Oyunu
Bayýndýr
Kendini Baþkasýnýn Yerine Koymak
Doða Düzeni ve Ýnsan
Baþlarken
Ms ile Söyleþi
Dna ve Evrim
Duygusal Þiddet Nedir?
Hastalýðýn Ýlerlemesi Nasýl Durur
Yanlýþ Anlama Sanatý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kukla [Þiir]
1001 Gece Masallarý [Þiir]
Odabaþ Tüm Þiirler [Þiir]
Buluþalým [Þiir]
Kuklacý Amca [Þiir]
Çay Koy Ortak [Þiir]
Çay Koy Ortak [Þiir]
Geliyorum Ortak [Þiir]
Zamanýn Yaptýklarý [Þiir]
Akrabalar [Þiir]


Ahmet Odabaþ kimdir?

1963 Çarþamba/Samsun doðumluyum. Serbest avukat olarak çalýþýyorum. (Ýzmir'de)

Etkilendiði Yazarlar:
Karacaoðlan, Pir Sultan Abdal, Hayyam, O Veli, Aziz Nesin,


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ahmet Odabaþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.