Seligman’ýn, öðrenilmiþ çaresizliðini biliyorsunuz... Ya da ben bildiðinizi kabul ediyorum... Belli süre engellenen canlý, engel kaldýrýldýðýnda da, ayný engel varmýþ gibi davranýyor... Depresyona dayalý bir çok hastalýðýn nedeni bu olabilir...

Kendine güveni yok etme süreci yaþayan insan, bir daha ayaða kalkamayacaðýný öðrenebilir. Gerçekte aslan yürekli olduðu halde, kendini savunmasýz bir av olarak düþünebilir....

Biz düþündüðümüz kadar varýz... ve bize bir þey olmadýðýmýz, önemli olmadýðýmýz, kendi kendimize bir þey yapamayacaðýmýz öðretildiðinde, böyle sanabiliriz.

Demek ki, propaganda ve reklamlar çok sinsi bir silah.... Propagandaya karþý koyma, reklamlara karþý direnme, bilgi kirliliði ile savaþ, mikroplar ve virüslerle savaþmak gibi, teknik bilgi ve kararlýlýk gerektirir.

Pek çok aydýn görünümlü propaganda görevlisi, Türkiye’nin soykýrým yaptýðýný, peþin olarak, kabul eder ve bu yetmiyor gibi, kabul ettirmeye çalýþýr.

1915 tarihinde, neler yaþandýðý incelenmez... Ýþgal yýllarý incelenmez... Ýþgal yýllarýndaki cinayetler ve hukuk rezaletleri tartýþýlmaz... Normaldir...herkes tarihçi veya hukukçu deðil...
Daha vahimi, çaðdaþ olduðuna inanýlan, geliþmiþ olduðuna inanýlan , uygar ve özgürlükçü olduðuna inanýlan emperyalistlerin propaganda ve reklamlarýna dört elle sarýlýnýr....

Öðrenilmiþ ve tabi öðretilmiþ, ve öðretilmeye devam edilen çaresizliðe saplanmak böyle bir þey....

Ülke iþgal altýnda ve iþgalciler propaganda yapýyor.... soykýrýmý durdurun....

Yine iþgalci propaganda yapýyor.... bize karþý koymazsanýz, Ýstanbulu size býrakabiliriz....

Ülkenin sahibi olan, benim olabileceðim her þeyi ve olanaklarýna göre daha fazlasýný olma hakký olan insanlara, siz sömürülüyorsunuz, siz baský altýndasýnýz, eðitim hakkýnýz yok, ibadetinizi yapamýyorsunuz...... öðretiliyor. Kafasýna vura vura öðretiliyor. Cumhuriyetin ilk yýllarýnda, etnik kökenli propaganda deðil, dini öne çýkaran propagandalar kullanýldý...

Günümüze gelelim.... ekonomiyi iyi bildiðine inanýlan emperyalizm, özelleþtirin, devleti ekonomiden çekin, küreselleþin.... mallarý göstereceðimiz yerden alýn...borç para alýn... borcunuzu borçla kapatýn gibi bir beyin yýkama süreci devam ediyor... Ekonomi demek, faizle borç para almak, faizini ödemek, faize faiz ödemek olarak öðretiliyor...

Öðrenilmiþ çaresizlik, medeni kýlýklý emperyalizmi dinleme, onlara itaat etme hastalýðýdýr.

Psikolojik bir süreçtir... gerçekte rahatsýzlýk yoktur, ancak var olarak öðrenilmiþtir...

Düþününüz, dünyanýn en güçlü savunma örgütü, bir çeteye karþý sizi savunamýyor... Buna inandýnýz mý.... elinizi kolunuzu baðlýyor ve bizim de yapacak birþeyimiz yok diyor... buna inandýnýz mý...

Ýþgal yýllarýnda, soykýrým varsa.... sorumlusu iþgalciler. (Ülke iþgal altýnda ve tüm hukuka aykýrýlýklardan iþgalciler sorumlu (Prof Dr. Yusuf Halaçoðlu)) Önüne geleni öldürüp, öldürtüp, sonra da siz yaptýnýz deme kalleþliði iþgalciye ait... benim ordum yok ki....

Nazým Hikmet gibi bir milliyetçiyi, bir devrimciyi, vatan haini diye tanýtanlara mý inanýyorsunuz...

Öðrenilmiþ çaresizliðin bir görünümü...ne dersiniz...