Gidenin ardından gitmek ne kadar zor
Yok saymak gidişini
Ardı ardına, vagonlar gibi sanki
Bağlıymışçasına birbirine
Gururu hiçe sayıp
Yoluna düşmek gidenin, ne zor iş
Giden bırakırken seni
Azad ederken ruhunu gövdeni
Izdırabın yoluna kırmızı halılar sermek
Yine de seninle geleceğim demek, ne zor iş
Vazgeçmek kendinden
Kalan olmanın haklılığı, mağrurluğu dururken cebinde
Gidene ortak olmak, yollara koşulmak
Ezilmek ayak altında, adımların ezerken toprağın karasını
Yüreğin de karasının peşine düşmek, ne zor iş
Seninle olmayan, senin de olmayacakken
Nedir, ağıt yakmak yerine, yakılan ağıt olmak için can atmak
Kaldırım taşına oturup birleştirdiğinde dizlerini
Arasına kafanı sıkıştırıp ağlamak
Suçu suçluda bırakmak varken
Suça ortak yazılmak, ne zor iş
Adam olmak uğruna, aşıklığın hakkını vermek uğruna
Aşkın değil de maşuğun kölesi olmak, ne zor iş
Her işin varken bir kolayı
Olura giden yollar çağırırken insanı
Dökülen kanın kırmızısına vurulunca gözler
Gülün dikeninden vazgeçmek
Kolaya kaçmak, ne zor iş.