Hiçbir þey yaþam kadar tatlý deðildir. -Euripides |
|
||||||||||
|
Ah benim kuþ tüyü yorganým, salýncakta urganým günlüðüm. Nasýlsýn, iyi misin? Beni soracak olursan; iyiyim desem yalan olur, çünkü hasta gibiyim; hastayým desem o da yalan olur, çünkü aycýk iyi gibiyim. Senin anlayacaðýn, iyi miyim kötü müyüm ben de bilmiyom. Hislerim mi köreldi, n’oldu, anlayamadým. Demin önüme filcanda bi þey koydu çocuklar, içtim. Gayfe miydi içtiðim, çay mýydý, ýhlamur muydu, bilmiyom. Senin anlayacaðýn, aðzýmýn tadýný bile gaybelettim. Dün gece bi ürya gördüm sevgili günlüðüm, kâbus gibiydi. Niye böyle kötü üryalar görüyom, bilmiyom. Üryamda bizim oðlan, Ýstanbul’da pulis müdürüymüþ. Aylardýr görüþmemiþiz, çok özleþmiþiz. Memet Amca’n, “Hadi hazýrlan, yarýn oðlumuzu görmeye gidiyoz.” diyo. Ýçimi bi sevinç gaplýyo ki anlatýlýr gibi deðil. Alelacele baþlýyom hazýrlýða. Mudurnu tarhanasý, eriþtesi, katmerlisi, helvasý, guru fasulyesi, kekik suyu derken; koca bi koli oluyo. Ayrýca dolmalar dolduruyom, sarmalar sarýyom, börekler, gözlemeler ediyom söylemesi ayýp. Pulis oðluma ellerimle yedirecekmiþim. Bulursan yerinde, yedirirsin. Hazýrlýklar tamamlandý, ertesi gün yola çýkacaz. Þeker haplarýmýzý, tansiyon haplarýmýzý çantamýza goyduk. Oralarda hasta olup da çocuðun baþýna dert olmayam dedik. Derken, o akþam oðlan aradý.”Ýstanbul’a gelmeyin, tayinim Adana’ya çýktý, yerleþince, sizi ararým.” dedi. Hopbala! Çocuk daha üç ay önce tayin olduydu Ýstanbul’a. Külünü daha yeni ýsýttý. Yaptýðým hazýrlýklar boþa gitti. Hadi kuruya gurt düþmez de; börekler, gözlemeler, dolmalar, sarmalar ne olacak? Artýk gonu gomþuyu davet edip ziyafet çektik. Ýçmeye ayranýmýz yokken yaptýk bunu. Komþular da bi memnun oldular ki, anlatamam. Eeee, “Vergili kulum, sevgili kulum.” diye boþa dememiþler. Bi hafta sonra oðlan, “Adana’ya yerleþtik, gelin.” diye telefon edince sevgili günlüðüm; ben yine hazýrlýða galkýþtým. Ana yüreði durur mu? Guþ sütünden gayrý ne varsa, hazýrladým. Ertesi gün yola çýkacaz deye heyecanlanýrken, oðlan telefon etti. “Kütahya’ya tayin oldum, gelmeyin. Oraya yerleþince gelirsiniz.” dedi. Gene kaldý mý bizim hazýrlýklar. Hadi baka’m gomþulara bi ziyafet daha… Kimse de sormuyo, bu deðirmenin suyu nerden geliyo diye. Düðün deðil, bayram deðil, eniþtemiz bizi niye öpüyo demiyorlar. Millet karnýný doyurduðuna bakýyo sevgili günlüðüm. Ýki gün sonra bi telefon daha aldýk.” Buba, bu sefer de Manisa’ya tayin ettiler, sakýn Kütahya’ya gelekoymayýn.” demesin mi! Allahým sen sabýr ver. Manisa’ya gideriz biz de. Sonuçta, yurt içi. Neyse ki yurt dýþýna süremiyorla. Aradan bi hafta geçti, oðlan gene aradý “Manisa’dayým, bi sefer daha tayinim çýkmadan hemen gelin.” dedi. Anasýnýn guzusu…Oyuncak ettiler yavrumu. Ben gene elimden ne geldiyse, yaptým hazýrlýðýmý. Oðlan bi yere daha sürülmeden, Manisa’da yakalayacaz aklýmýz sýra. Tam yola çýkýverecez, bi telefon daha gelmez mi. “Sakýn Manisa’ya gelmeyin, ben gene eski görev yerime tayin oldum. Ýstanbul’a gelin.” dedi . Oðlan bi sürgün daha yemeden yola çýkalým dedik. Atýmýz, arabamýz mý var? Atladýk otobosa. Git git bitmiyo sevgili günlüðüm. Benim bacaklar sancýr mý, Memet Amca’n “Göynüm bulanýyo.” der mi.... Derken, Ýzmit’e gelmiþiz, ne kaldý ki Ýstanbul’a diye sevinirken, Memet Amca’nýn telefonu cýrt cýrt etmeye baþladý. Bizim oðlan gene bi sürgün yedi de, onu haber verecek diye telefonu açamýyoz sevgili günlüðüm. Sonunda cesaret gösterip “Bismillah!” çekip açtýk telefonu. Arayan gene bizim oðlan. Eyvahlar olsun, ben biliyom baþýma geleceði. ”Buba, nerdesiniz? Benim tayinim Ankara’ya çýktý. Siz Mudurnu’ya dönün.”...Allahallah! Mudurnu’da ne iþimiz var? Meðer bizim oðlan, pulislikten istifa etmiþ, temelli Mudurnu’ya gelecekmiþ sevgili günlüðüm. Orda otobostan indik, Mudurnu’ya geri döndük. Oðlan Mudurnu’ya gelinceye kadar; benim börekler, çörekler, dolmalar, sarmalar gene bayatlar, ziyan olur. Ne yapacaz? Hadi, komþulara bi ziyafet daha. Kilerde ne un galdý sevgili günlüðüm, ne yað, ne tarhana, ne makarna. Üç gün sonra oðlumuz geldi. Sarmaþ dolaþ olduk, aðlaþtýk. Artýk oðlumu dizimin dibinden ayýrmayacam. Yolda bulmadým ben onu. Oraya buraya sürdükleri, tayin manyaðý yaptýklarý oðluma bi iþ kuracaz burada. Esnaflýk yapacak. Hadi o vakit sürsünler de, ben onlarýn alnýný garýþlayýverim. Hüzünle garýþýk sevinçle aðlaþýrken, bi uyandýysam, yataktayým. Meðer gördüklerim hep üryaymýþ. Yani sevgili günlüðüm, üryamda bile bana ýrahat vermiyorlar. Býkýverdim artýk. Sebep olanlarý Allah nasýl bilirse, öyle etsin.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |