..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir kuþum; uçtum yuvadan... Artýk ben nerede, eve dönme isteði nerede?.. -Leyla ve Mecnun, Fuzuli
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > Polisiye > erdal divriklioðlu




28 Mart 2014
Yüz Kitabý  
Bölüm 4

erdal divriklioðlu


"Özür dilemenize gerek yok.ben iþim gereði bu tür durumlara alýþkýným,sizin için anormal bir durum olduðunu anlýyorum" Memduh Gül kan kokusundan kurtulamak için yüzünü lavoboda defalarca yýkamýþtý.Islak saçlarý hali hazýrda kurumamýþ,küçük su damlalarý alnýnýn köþesinden akarken,çalýþma masasýna doðru ilerleyerek,kaðýt peçetelerden aldý.Yüzünü tekrar silerek,koltuðuna oturdu.


:ACBC:
Hastahane den çýkarken,baþ komiser yardýmcýsý lütfü karþýlamýþtý,Baþ Komiser Cengiz'i
olay yerinden geliyordu Lütfü.Komiser Cengiz hastahaneye gitmeden lütfüye olay yerinde
gerekli incelemeler,kan ve doku örnekleri,parmak izi gibi bir çok araþtýrmanýn yapýlmasý
için talimat vermiþti.Ýþi bittiðinde ise hastaneye gelerek kendisine rapor vermesini istemiþti.
"Amir'im hayýrdýr endiþeli görünüyorsunuz."
"Býrak þimdi.Ne yaptýn gerekli olan incelemeleri tamamladýnýz mý olay yerinde" dedi Cengiz.
"Size ilginç bir þey söyleyecem amir'im" dedi Lütfü.
Komiser Cengiz gün içersinde bu olayla ilgili ard arda gelen ilginçliklere alýþmýþtý artýk.
Espriyle karýþýk gülerek seslendi lütfüye.
"Lütfü ne diyorsun allah aþkýna bu olay zaten yeterince çok ilginç.."
"Komiser'in kayýp olan Ömer'in kan grubu ile tuvalet ve koridordaki kan grubu birbiri ile
uyuþmuyor,çok ilginç deðil mi dedi" Lütfü.
Komiser Cengiz lütfünün ilettiði bu haberle olduðu yere çakýldý.
"Yani..." dedi ikisi birlikte
" Evet dedi...lütfü." "Oradaki kan Ömer'e ait deðil.Ömer'in kaný deðil..."
"Peki kimin kaný?..." dedi Komiser Cengiz.
"Ýþyerinde bulunan diðer kiþilerin hem kan örneklerini hem dna örneklerini hemde
parmak izlerini aldýk. tuvalletteki kan örneðinin yaný sýra, bu kiþilerin de olayýn geçtiði
yerde ne bir parmak izi ne de baþka bir ize rastladýk amir'im." dedi Lütfü.
"Hadi bakalým çýk bu iþin içersinden.." dedi Komiser Cengiz.
Baþkomiser yardýmcýsý karmakarýþýk bir olayla karþý karþýyaka olduklarýnýn farkýnda olarak amirine
takýlmadan edemedi.
"Komiser'in burasý Ýstanbul burada her bir bok oluyor.Netice de þu ana kadar yaþadýðým olaylar
sinsilesi içersinde vallahi ben çok karýþýk bir olayla karþý karþýyayýz demek isterim ama;bunu size itiraf etmek
biraz sýkar."
Komiser Cengiz þakacý ve muzip yardýmcýsýnýn dolaylý yöndeki bu serzeniþine cevabýný yapýþtýrdý.
"Ýtiraf ettin bile lütfü,þimdi ben de sana ne diyeceðim zor ve karýþýk diye bir þey yoktur,hadi bakalým
görevimizin baþýna diyeceðim deðil mi lütfü?..."
"Evet komiser'im siz de her zaman ki gibi böyle diyeceksiniz..."
Komiser Cengiz'in kafasýnda Nihal'in odadan çýkarken kendisi ve kocasý hakkýnda söylediði hem ilginç
hem de bir o kadar da kulaða saçma sapan gelen sözleri yankýlanýyordu.
"Lütfü yanýna laptonu aldýn mý?..." dedi Cengiz.
Lütfü Amirinin bu anlamsýz sorusuna þaþýrarak cevap verdi.
"Hayýr komiser'im ofiste býraktým.Neden ki ?...."
Komiser bir yandan Nihal'in arama motorunda kendisi ve kocasý ile ilgili bir þeyler yazýldýðýný iddia eden
sözlerini düþünürken, diðer yandan da Tuvalet ve koridordaki Ömer'le uyuþmayan kan örneðini düþünüyordu.
"Lütfü dedi..." Komiser.
"O halde Ömer'in kan örneði ile tuvalletteki ve koridordaki kan örneði uyuþmuyorsa,Bu kan kime ait ve
Ömer nerde peki?..."
Sorulmasý gereken en önemli sorulardan birisi ise buydu.Ömer ortada yoktu ama, bütün bu insanlar her
nedense Ömer'in ortada olmayýþýndan, baþýna kötü bir þey gelebilecek kiþinin Ömer olabileceði kanatine
varmýþlardý.

*****************************************
Ýstanbul'un boðucu nemli sýcaðýna bir de trafiðin yoðun týkanýklýðý eklendiðinde
çekilmez oluyordu.Zenginle, fakirin tek bir yolda kesiþtiði E5'te her ikisininde
tek ortak noktasý ayný yolda,ayný eziyeti çekmeleri idi.Her ikisininde gideceði
yollar farklý olsada eþitlendikleri tek yer,cehennem azabý veren trafik týkanýklýðýnýn
uzun süren bekleyiþiydi.Sol yanýnda duran süperlüks bir jeep. Sað yanýnda duran
eski,püskü bir araba trafiðin açýlmasýný beklemekteydiler.Komiser Cengiz'in
yapmasý gereken çok iþi vardý.Beklemeye tahammülü yoktu.
O hiç bir zaman içinde bulunduðu mesleðin erk'i temsil eden kurumsal tarafýnýn
avantajlarýný insan iliþkilerinde bir yöntem olarak kullanmayý istememiþti.
Tek üstünlüðü vardý onun diðerlerine karþý.O da mesleðinle ilgili olan zamanla
yarýþý.Kullanabileceði tek üstünlük ise toplumdan emanet aldýðý geçiþ üstünlüðü
idi.
"Lütfü vaktimiz yok,sileni çalýþtýr..." dedi yardýmcýsýna
Lütfü ise tam tersi bir mizaca sahipti. Gençliðinin verdiði heyecan ve dinamizm
mesleðinin kendisine saðladýðý avantajlarý sonuna kadar kullanmayý emrediyordu.
"Ben de ayný þeyi söyleyecektim amirim.sileni þimdi çalýþtýrayým trafik þimdi
nasýl ortadan ikiye ayrýlacak."
Lütfünün hissetiði bu heyecan ve tanýmlama Komiser Cengiz'e oldukça garip
gelmiþti.
"Ne demek ortadan ikiye ayrýlacak,kendini elinde asasý olan Musa falan mý
zannetin sen?..."
Bu benzetme lütfünün çok hoþuna gitmiþti.Elinde asasý olan Musa...
Bir tek fark elinde asasý yoktu lütfünün.Oysa oda polis sileni ile bir þeyleri
ortasýndan ikiye yarabiliyordu.
"Mükemmel bir benzetme amirim.Ha Musa,Ha ben... bak ortadan yardýk
trafiði..."
"Saçmalama lütfen..." dedi Komiser Cengiz.
Polis silenin çalýþmasý ile birlikte hýzlý bir þekilde yol almaya baþlamýþlardý.
Komiser Cengiz'in düþünceli ve endiþeli hali lütfüyü hem meraklandýrýyor,
hem de soru sorma eðilimini kamçýlýyordu.
"Amir'in niçin bana hastane de yanýnda laptop'u getirdin mi diye sordunuz?..."
Komiser akýp giden yola bakarken,lütfüye döndü ve düþünceli bir ses tonu
ile cevap verdi.
"Asýl ilginç ve saçma olanda bu ya lütfü.Ömer'in eþi Nihal odadan çýkarken
bana ilginç bir þey söyledi.Ýlginç ve saçma bir þey..."
Lütfü iyice meraklanmýþtý.
"Ne dedi amirim size?..."
"Arama motoruna benim adým ve soyadýmý yaz..." dedi
Lütfü hiç bir þey anlamamýþtý.
"Nasýl yani bildiðimiz arama motoruna mý?..."
"Evet..." dedi Komiser Cengiz.
Lütfü Komiser'in kurduðu cümlelerden hiç bir anlam çýkaramamýþtý.
"Anlamadým amir'im arama motoru ile kocasýnýn veya kendisinin ne ilgisi var?..."
"Ben de bilmiyorum lütfü.Arama motorunda birilerinin kendisi ve kocasý ile
ilgili bir þeyler yazdýðýný söyledi."
Lütfüye bu iddia çok ilginç gelmekle birlikte.Komiser Cengiz'den daha da
meraklanmýþtý.Ýlginç ama saçma bir þeydi ama; yinede oldukça meraklanmýþtý.
"Amir'in isterseniz Selmayý arayalým,hemen baksýn arama motoruna..."
Komiser'de aslýnda bu iddiayý merak ediyordu.
"Ara bakalým Selmayý arama motorunda Nihal ÝNCESU diye bir yazsýn
saçma bir þey ama;bakalým ne çýkacak..."
Lütfü elindeki polis telsizi ile cinayet masasý birimine anons yaptý."
Bir kaç saniye sonra cinayet masasýndan cevap geldi.
Polis telsizindeki bayan polis memurunun sesi iþitildi az sonra...
"Amir'in ben Selma sizi dinliyorum..."
Selma,Cinayet masasý ekibinde yer alan en zeki ve iþ bitirici
bayan polis memurlarýndan biriydi.Genelde Komiser Cengiz'in
ve yardýmcýsý lütfünün takip ettiði olaylarda onlarýn artýk "Eli,ayaðý
" gibi olmuþtu. Hem zeki olmasý hemde iþ pratikliði gerek Komiser
Cengiz gerekse, yardýmcýsý lütfü tarafýndan takdirle karþýlanan biriydi.
"Selma ben lütfü..." dedi
Sempatik ve sevimli bir ses tonu ile cevap verdi selma lütfünün
sesleniþine
"Evet Amir'im sizi dinlemedeyim..."
"Takip ettiðimiz olayda yer alan Ömer'in eþi Nihal ÝNCESU"
"Evet amir'in bahsetmiþtiniz Komiser'im le buluþmaya gitmeden önce..."
"Nihal ÝNCESU diye internette arama motoruna bir giriþ yap,bakalým
ne çýkacak."
Zeki ve pratik olmasýna raðmen Selma da amir'inin kurduðu cümleden
hiç bir þey anlamamýþtý.
"Anlamadým amir'im..."
Lütfü kendi kurduðu cümleninde saçma sapan bir talimat olduðunun farkýndaydý.
Ama baþka nasýl anlatabilirdi ki Selma'ya...Ellerinin altýnda çok güçlü bir veri bankasý
mevcut iken internetiki arama motorundan bir kiþi hakkýnda ne olduðu? yada kim
olduðu? hakkýnda bir istekte bulunmak saçmalýðýn daniskasýydý ama;kadýnýn kendisi
ve kocasý ile ilgili iddia ettiði þeyleride merak etmiyor deðil di...
"Selma arama motoruna Nihal ÝNCESU yaz ve bize hakkýnda ne gibi bilgiler sýralanýyorsa
bildir,tamam mý?..."
Selma duraksamadan cevabý ile talimatý onayladý.
"Tamam amir'im hemen bakýp size bildiriyorum.Buraya gelme ihtimaliniz var mý amir'im?"
Lütfü merkeze dönüp dönmeyecekleri hakkýnda hiç bir bilgiye sahip deðildi.Komiser Cengiz'e
baktý ve ondan bir onay bekledi.
"Lütfü,Selmaya söyle þu an gelmiyoruz,olay yerine gideceðiz..."

Olay yerine vardýklarýnda, sessiz bir kalabalýk onlarý binanýn giriþ tarafýndaki ön bahçede
bekliyordu.Dehþet dolu bir günün korkutucu ve gizemli havasý binanýn sanki her tarafýna
sinmiþ,çalýþma ofislerine açýlan koridorun en ucundaki tuvalletten gelen kan kokusu,yaz
sýcaðý ile birleþerek,ortalýða dayanýlmaz,bunaltýcý bir koku yayýyordu.Sessiz kalabalýk,
sýradan insanlarýn çok nadir tanýk olabilecekleri bir gün yaþamýþtý.Komiser Cengiz,
kalabalýðýn içersinden geçerken kadýnlý,erkekli þirket çalýþanlarýnýn yüzlerine tek,tek
baktý.Çoðunluðu yolda yaralý yada ölümlü bir trafik kazasý görse,akþam evde yemek bile
yiyemeyecek kiþiler gibiydi. Yine de bu iþler hiç belli olmazdý. "Katiller hep bebek yüzlü"
olmaz mýydý?
Ön kapýdan hýzla girdi.Uzunca bir koridor onu bekliyordu.Hýzlý adýmlarla koridorda
ilerlemeye baþladý.Emniyet teþkilatýndan bir,iki polis dýþýnda içerde yoðun kan
kokusunun aðýrlýðýndan kimse kalmamýþtý. Ta ki,tuvaletin kapýsýnýn önüne gelinceye
kadar.
Kapýyý itti,içerde bir kaç polis memuru büyük bir itina ile olay yerinden ardý sýra
flaþlarýný patlatarak fotoðraf çekiyordu.Uzun boylu þýk giyimli bir adam tuvaletin
kanlý olmayan en temiz tarafýnda polislere iþlerini yapmaya engel olacak þekilde
bir þeyler sormaya çalýþýyordu.Polis memurlarýndan biri ile göz temasý kurduðunda
onu dýþarýya çaðýrdý.Ýçerdeki adam'ýn kim olduðunu sordu.Ömer'in patronu olduðunu
öðrenince,memura içeriye gidip adamý yanýna göndermesini söyledi.Loþ ve aðýr kokulu
koridorda beklerken,adam kapýda belirdi.Parmaklarý ile burnunu sýkýca tutuyordu.
Nerdeyse,kusacak gibiydi. Elindeki mendille alnýndaki terleri silerek bitkin bir þekilde
seslendi.
"Komiserim,ben !...ben!... polislere burdaki manzara ne zaman kalkacak? diye soruyordum.
burayý acilen temizletmem lazým.
"Dýþarýya çýkalým isterseniz bu ortamda konuþmasak daha iyi olacak!"
Ýkisi birlikte koridordan hýzla ilerlerken,aðýr kan kokusu adam'ýn midesini iflas ettirmiþti.
Oracýkta bulunduðu yere kusuverdi.Yere can havliyle çöken adam hýzlý,hýzlý nefes
alýrken,komiser adamý kavrayarak kalkmasýna yardýmcý oldu.Yavaþçana yerden
doðrulan adam,komiserin de yardýmý ile ayaða kalktý.Dýþ kapýya vardýklarýnda,dýþardaki
meraklý kalabalýk yanlarýna üþüþmüþtü.Patronlarýnýn bu zavallý halini ilk defa
görüyorlardý.Yurt dýþýnda yabancý bir üniversitede eðitim gördükten sonra,babasýnýn
býraktýðý yerden gayet otoriter bir anlayýþla iþi devralan koskoca Memduh Gül,þimdi
herkesin önünde "Süt dökmüþ kedi " gibiydi.Adam temiz havayý cigerlerine çekmeye
çalýþtý.Komiser meraklý kalabalýða etraflarýndan açýlmalarýný söyleyince,hepsi geri
çekildiler.Yalnýz aralarýndan bir tanesi zayýf ama alýmlý bir kadýn elinde bir kaç parça
kaðýt peçete ile patronunun yardýmýna koþtu.Kadýn,Memduh Gül'ün asistaný idi.Her
ikisine de þirket arazisinin öte tarafýnda bulunan idari ofise gitmelerini önermiþti.
Öylede yaptýlar.Komiser bir süre Memduh Gül'ün odasýnda tek baþýna bekledi.
Adam da asistanýn yardýmý ile kendisini zavallý halinden bir an önce kurtarmaya
çalýþýyordu.10-15 dakika sonra Memduh Gül asistaný ile beraber odaya girdiler.
Adam mahçup bir tavýrla komisere seslendi.
"Özür dilerim,ben böyle bir duruma alýþýk deðilim,Berrin! komiser bey ne içer
bir sor,bana da bir soda getirirmisin."
Berrin bir çýrpýda patronun soda,komiser'in açýk çay sipariþini alarak odadan
çýktý.
"Özür dilemenize gerek yok.ben iþim gereði bu tür durumlara alýþkýným,sizin
için anormal bir durum olduðunu anlýyorum"
Memduh Gül kan kokusundan kurtulamak için yüzünü lavoboda defalarca
yýkamýþtý.Islak saçlarý hali hazýrda kurumamýþ,küçük su damlalarý alnýnýn
köþesinden akarken,çalýþma masasýna doðru ilerleyerek,kaðýt peçetelerden
aldý.Yüzünü tekrar silerek,koltuðuna oturdu.
"Ömer 2 sene önce þirketimde çalýþmaya baþladý.Çok zeki bir adamdýr.Çok
ta yetenekli.Onun baþýna böylesine dehþet verici ne gelmiþ olabilir?
bilemiyorum komiserim."
"Bir þey sorucam...þirket çalýþanlarýnýzý iþe alýrken,ne tür prosödürler
izlersiniz.dedi,komiser.
Kolay bir soruya çok net bir cevap verdi,Memduh Gül.
"Rutin þeyler,sabýka kaydý,referanslar,sigorta bilgileri,saðlýk raporu,
seyahat halinde alllah korusun baþýna bir þey gelirse,kan grubu testi
vs."
"Neden özellikle kan grubu testi?"
"Siz de bilirsiniz ..." dedi,Memduh Gül.
"Þirketimizin çalýþanlarý sýk,sýk iþ seyahatine çýkar,baþýna bir þey gelirse,
kan bulma ihtiyacý olabilir.Sonuçta hepsi mesai halinde bizim sorumluluðumuz
altýnda."
"Ah tabi..." dedi,Komiser
"Doðru haklýsýnýz..."
"Nihal'in durumu nasýl peki ? Selim'i özellikle ben gönderdim." dedi,Memduh Gül.
"Þokta olduðunu söyleyebilirim,Bu garip durumdan sizinde haberiniz var sanýrým..."
"Evet var..." dedi,Memduh Gül
"Ama inanmak çok zor..." diyerek ekledi.
"Neden?..." dedi,komiser Cengiz.
"Bilemiyorum arada bir buraya da gelirdi Nihal.Arkadaþlarý...özelliklede,Selim
aralarýnýn çok iyi olduðunu söylediler.Böyle bir þey nasýl olabilir ki?..."
"Ve neden bizim burada?..."
Kapý hýzlýca çalýndý.Gelen asistan Berrindi.Ardýndan da Lütfü belirdi.Lütfünün
gözlerinde endiþe dolu bir ifade vardý.Berrin komiser'e ikramda bulunurken,
lütfü komiser'e telaþlý bir þekilde seslendi.
"Komiser'im biraz dýþarýya gelirmisiniz..."
"Ne oldu lütfü? " dedi,Komiser
Lütfü sýkýntýlý bir hal içindeydi.Söyleyeceði þeyler içerdeki ortamda söylenecek
bir þey'e benzemiyordu.
Komiser "1 dakika..." diyerek izin istedi.Ayaða kalktý ve lütfü ile beraber
odanýn dýþýna çýktý.
"Ne oldu lütfü ?..." diye hemen sordu Komiser Cengiz.
"Komiser'im çok ilginç iki geliþme var ve ben yine hiç bir anlam veremedim."
"Lütfü ! eveleyip,geveleme!..." dedi,komiser.
"Komiser'im ?..."
"Evet lütfü söylesene! " diye baðýrdý komiser.
"Birincisi,kamera kayýtlarýnda hiç bir þey gözükmüyor...Ýkincisi..."
"Ýkincisi ne?..."
"Bu da en ilginç'i komiserim."
" Ýkincisi olay yeri inceleme ve laburatuvardan aldýðýmýz sonuçlara göre
burada gerçekleþen olay,2 gün önce iþlenmiþ gibi gözüküyor."
Komiser ilk anda ne diyeceðini þaþýrmýþtý.Bir ümitle sordu.
"Güvenlik kamerasýndaki kayýtlarý geriye doðru ne zamana kadar
taradýnýz?..."
"Arkadaþlar bir hafta geriye gitmiþler komiserim."
Komiser bir elini alnýna doðru götürerek, iki baþ parmaðý ile önce alnýný
sonra da þakaklarýný ovmaya baþladý.
"Bu ne saçmalýk nasýl bir þey bu?..." diye mýrýldandý.
Lütfü sessiz kaldý.Bir þey söylese hiç bir anlam ifade etmeyecekti.
"Kayýtlarda hiç bir þey yok!,olay iki gün önce iþleniyor.Ne ile uðraþýyoruz biz?
bu nasýl bir saçmalýk?..."
"Kasetlerde bir sorun olmasýn,yani bir katekulli,sahte bir kaset falan koymuþ
olabllirler mi?..."
"En ince ayrýntýsýna kadar araþtýrýyoruz,komiserim ama sonuçlar bu yönde
gösteriyor." dedi,Lüftü.
"Lütfü..." dedi,komiser sinirli bir sesle.
"Daha çabuk araþtýrýn!... bu konuda teknolojik imkanýmýz ve ekibimiz var
deðil mi?..."
"Var tabii komiserim..." dedi,lütfü.
Komiser Cengiz,büyük bir hýþýmla Memduh Gül'ün odasýna girdi.Çalýþma
masasýnda oturan Memduh Gül ile Berrin bir þeyler konuþuyordu ki,
hýþýmla odaya giren komiseri görünce irkildiler.
"Buranýn güvenlik amiri kim?..."
"Eski bir emekli polis komiserim" dedi,Berrin
"Hemen çaðýrýn!..." dedi,komiser Cengiz.
Memduh Gül Komiser'in bu hiddetli halinden ürkmüþtü.
"Ne oldu komiserim bir sorun mu var?..."
"Bakýn sizden ricam,çalýþanlarýnýza söyleyin,kimse þehirden
ayrýlmasýn.Herkesi ama herkesi, sizler dahil,sorguya almak
zorundayým."
Ýþin bir hayli ciddi olduðunu anlayan Memduh Gül kýsýk bir ses
tonu ile seslendi.
"Tabii komiserim anlýyorum."
Komiser Memduh Gül'ün odasýndan hýzla çýktý.Dýþarýya çýkýp
biraz temiz hava alma ihtiyacý hissetmiþti.
Hýzlý adýmlarla idari ofis'in kýsa koridorunu geçti.Dýþarýya çýktý.
Güneþ olanca gücü ile þirketin geniþ bahçesini kavuruyordu.
Uzun zamandan beri sigara paketine dokunmuyordu.Caný sýkýldýðýnda
yada tam tersi keyif duyduðunda içerdi bu mereti.
Paketten bir sigara çýkartýp,yaktý.bahçede ilerlemeye baþladý.
Þirketin giriþ kapýsýna kadar geldi.Dýþarýda hayat akýp gidiyordu.
Umarsýzcana... Arabalar gelip,geçiyor.Ýnsanlar bir o yana bir bu yana
koþuþturuyordu.Cep telefonu bu karmaþaya katýlarak çalmaya baþladý.
Merkezden arýyorlardý.
Telefonu açtý.Arayan bu sevimsiz ortamda canlý ve sýcak bir ses tonu
ile karþýladý onu.
"Komiserim iyi çalýþmalar."
"Saol..."
"Þu arama motoruna Nihal Ýncesu diye yazýn demiþtiniz ya!..."
Komiserin verdiði talimat aklýndan uçup gitmiþti.Bu saçma sapan olaylar
sinsilesinde ilk verdiði saçma talimattý halbuki.
"Ah evet doðru selma !..."
"Neler buldun?..."
"Yani ne desem?...kadýn biraz haklý galiba..."
"Nasýl yani?..."
"Yani kendisi ve kocasý hakkýnda günlük mü desem?...hikaye mi desem?...
bu tür kýsa þeyler yazýyor."
"Nasýl hikayeler bunlar?..."
"Komiserim epey uzuncana..."
"Ýsterseniz çýktýsýný alayým,geldiðinizde bizzat vereyim."
"Peki biliþim daire baþkanlýðýna sordunuz mu?.Kaynaðý yada uzantýsý nedir
bu yazýlarýn?..."
"Araþtýrýyoruz komiserim..."
"Peki tamam selma!...geldiðimde çýktýlara bakarým."
"Emredersiniz komiserim."
Telefonu kapattý.Þimdiye kadar bir çok karýþýk olayla karþýlaþmýþtý.
Bu seferki anlamsýz ve sonu nereye varacaðý belli olmayan türden
bir olaydý.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn polisiye kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Evet Sende Haklýsýn Jale / Bölüm 8
Evet Sende Haklýsýn Jale / Bölüm 7
Evet Sende Haklýsýn Jale. / Bölüm 6
Evet Sende Haklýsýn Jale Bölüm 5
Yüz Kitabý
Yüz Kitabý
Yüz Kitabý
Yüz Kitabý
Yüz Kitabý
Yüz Kitabý

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Evet Sende Haklýsýn Jale!..
Evet Sende Haklýsýn Jale!.. (Bölüm 4)
Yüz Kitabý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Humanarþist 2 [Þiir]
Kakavanlar [Þiir]
Gözyüzü [Þiir]
Madenci [Þiir]
Humanarþist [Þiir]
Takipdeydik. [Þiir]
Ben Senim,sen Aþk... [Þiir]
Mülteci [Þiir]
Yetmez! [Þiir]
Çelik Devrimi [Þiir]


erdal divriklioðlu kimdir?

Yazdýklarým ve yazacaklarýma dair. . .

Etkilendiði Yazarlar:
En iyi etkinliðim yazmaya kaçýþlarým...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © erdal divriklioðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.