..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Kötü bir barýþ, iyi bir savaþtan daha iyidir. -Puþkin
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Tarihe Yön Verenler > Ömer Faruk Hüsmüllü




7 Mart 2018
Atatürk’ün Eðitim ve Kültürle Ýlgili Sözleri  
Ömer Faruk Hüsmüllü
• Biz kültürsüz dediðimiz zaman, mutlaka okulda okumamýþ olanlarý kastetmiyoruz. Kastettiðim bilim, gerçeði bilmektir. Yoksa okumuþ olanlardan en büyük kültürsüzler çýktýðý gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de gerçeði gören gerçek bilginler çýkar. 18. 03. 1923, Tarsus’ta Çiftçilerle.


:ABIF:


•Ýyileþtirilecek þeyler ekonomi ve eðitimdir. Bu sayede memleket imar edilecek millet refah sahibi olacaktýr. Ocak 1922, Vakit Gazetesi Baþyazarý Ahmet Emin’e Demeç.
• Eðitim ve öðretimde tatbik edilecek usul, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir baský (hükmetme) vasýtasý yahut medeni bir zevkten çok, maddi hayatta muvaffak olmayý temin eden pratik ve kullanýþlý bir cihaz haline getirmektir.(1923)
• Hükümetin en verimli ve en önemli görevi, ulusal eðitimle ilgili iþlerdir. Bu iþlerde baþarýlý olabilmek için öyle bir program izlemeye zorunluyuz ki, o program ulusumuzun bugünkü haliyle, sosyal, yaþamsal gereksinimiyle çevrenin koþullarý ve çaðýn gerekleriyle tamamen orantýlý ve uygun olsun. Bunun için büyük fakat hayali ve çapraþýk düþüncelerden tamamen vazgeçerek, gerçeðe kuvvetle bakmak ve elle temas etmek gerekir. (1922)
• Eðitimde süratle yüksek bir seviyeye çýkacak bir milletin hayat mücadelesinde maddi manevi bütün kudretlerinin artacaðý muhakkaktýr. 01. 11. 1928. TBMM Açýlýþý.
• Eðitimdir ki, bir ulusu ya hür, baðýmsýz, þanlý, yüksek bir toplum halinde yaþatýr, ya da bir ulusu esaret ve sefalete terk eder.
• Ulusal eðitimin ne demek olduðunu bilmekte artýk bir karýþýklýk ve yanlýþ anlama olmamalýdýr. Bir de milli eðitim esas olduktan sonra onun dilini, usulünü, vasýtalarýný da ulusal yapmak zorunluluðunu tartýþmak gereksizdir. Milli eðitim ile geliþtirilmek ve yükseltilmek istenen genç beyinleri bir taraftan da paslandýrýcý, uyuþturucu, hayali fazlalýklarla doldurmaktan dikkatle kaçýnmak gerekir. (1924, Samsun) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997,s. 202-206)
• Ulusal Eðitim iþlerinde kesinlikle zafere ulaþmak lazýmdýr. Bir milletin gerçek kurtuluþu ancak bu þekilde olur. Bu zafere ulaþýlmasý için hepimizin tek vücut ve tek düþünce olarak esaslý bir program üzerinde çalýþmasý lazýmdýr. Bence bu programýn iki önemli noktasý vardýr: Sosyal hayatýmýzýn ihtiyaçlarýna uyumlu olmasý, çaðýn gereklerine uygun olmasýdýr.
• Türkiye’nin eðitim ve öðretim tutumunu her katýnda, tam bir açýklýkla hiç bir kararsýzlýða yer vermeden saptamak ve uygulamak gerekir; bu tutum, her anlamýyla ulusal bir nitelikte olacaktýr. (1924, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. I, s. 347)
• Eðitim ve öðretimde uygulanacak yol, bilgiyi insan için fazla bir süs, bir zorbalýk vasýtasý yahut uygar bir zevkten daha fazla, maddî yaþamda baþarýlý olmayý saðlayan, pratik ve kullanýlmasý mümkün bir alet haline getirmektir. Milli Eðitim Bakanlýðý bu esasa önem vermelidir. (1923) (Utkan Kocatürk, Atatürk’ün Fikir ve Düþünceleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, s. 130)
• Devlet bünyesinde yüzyýllar boyu derin idari ihmallerin neden olduðu yaralarý iyileþtirmede verilecek emeklerin en büyüðünü hiç kuþku yok ki irfan yolunda göstermemiz lazýmdýr. Þimdiye kadar uygulanan eðitim ve öðretim yöntemlerinin milletimizin geri kalmasýnda en önemli etken olduðu kanýsýndayým. Onun için bir milli eðitim programýndan söz ederken, eski devrin boþ inançlarýndan ve yaratýlýþýmýzla hiç ilgisi olmayan yabancý fikirlerden, doðudan ve batýdan gelebilen bütün etkilerden tamamen uzak, milli karakterimiz ve milli tarihimizle uyumlu bir kültür kastediyorum. Çünkü milli dehamýzýn geliþmesi ancak böyle bir kültür ile saðlanabilir. Herhangi bir yabancý kültür, þimdiye kadar izlenen yabancý kültürlerin yýkýcý sonuçlarýný tekrar ettirebilir. Kültür ortamla uyumludur. O ortam milletin karakteridir. Çocuklarýmýz ve gençlerimiz yetiþtirilirken onlara özellikle varlýðý ile, hakký ile, birliði ile ters düþen bütün yabancý unsurlarla mücadele etme gereði; milli düþünceleri büyük bir olgunlukla her karþýt düþünceye karþý þiddetle ve fedakarlýkla savunma zorunluluðu öðretilmelidir. Yeni neslin milli ruhuna bu özellik ve yeteneklerin aþýlanmasý çok önemlidir. Sürekli ve müthiþ bir mücadeleden ibaret olan hayat, baðýmsýz ve mutlu olmak isteyen her milletten bu özellikleri þiddetle istemektedir… Gelecek için hazýrlanan vatan çocuklarýna, hiçbir güçlük karþýsýnda baþ eðmemelerini; sabýr ve metanet ile çalýþmalarýný; çocuklarýmýzýn anne ve babalarýna da yavrularýnýn öðrenimlerini tamamlamalarý için her fedakarlýðý göze almalarýný tavsiye ederim. Büyük tehlikeler önünde uyanan milletlerin ne kadar sebatkar olduklarýný tarih doðrulamaktadýr. Silahýyla olduðu gibi aklýyla da mücadele etmek zorunda olan milletimizin birincisinde gösterdiði kudreti ikincisinde de göstereceðine asla þüphem yoktur. (1921, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 19-21)
• Ulusal Eðitim programýmýzýn, Milli Eðitim siyasetimizin temel taþý, cahilliðin yok edilmesidir. Cahillik yok edilmedikçe, yerimizdeyiz… yerinde duran bir þey ise geriye gidiyor, demektir. Bir taraftan genel olan cahilliði yok etmeye çalýþmakla beraber, diðer taraftan toplumsal hayatta faal ve faydalý, verimli elemanlar yetiþtirmek lazýmdýr. Bu da ilk ve orta öðretimin uygulamalý bir þekilde olmasýyla mümkündür. Ancak bu sayede toplumlar iþ adamlarýna, sanatkarlara sahip olur. Elbette milli dehamýzý geliþtirmek, hislerimizi layýk olduðu dereceye çýkarmak için yüksek meslek sahiplerini de yetiþtireceðiz. Çocuklarýmýzý da ayný öðretim derecelerinden geçirerek yetiþtireceðiz.
• Hanýmlar, Beyler! (Öðretmenler) Ordularýmýzýn kazandýðý zafer, sizin ve sizin ordularýnýzýn zaferi için yalnýz zemin hazýrladý. Hakiki zaferi siz kazanacak ve devam ettireceksiniz ve mutlaka kazanacaksýnýz. (1922, Bursa) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 47-49)
• Hayatýn her çalýþma safhasýnda olduðu gibi, özellikle öðretim hayatýnda disiplin, baþarýnýn esasýdýr. Müdürler ve öðretim heyetleri, disiplini saðlamaya ve öðrenciler disipline uymaya mecburdurlar. (1925, Ankara) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 359)
• Yolu belletir… Vatan ve ulusu kurtarmaya çalýþanlarýn ayný zamanda mesleklerinde birer namuslu ve birer bilgin olmalarý gerekir. Bunu saðlayan okuldur. 27.10.1922, Bursa.
• Her kiþi dinini, diyanetini, imanýný öðrenmek için bir yere muhtaçtýr. Orasý da okuldur. 31.01.1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
• Okullar öðretim ve eðitim kadar, okul dýþýndaki neslin sürekli bir aydýnlýk demeti altýnda tutulmasý gereklidir. 07.07.1927, Dolmabahçe, Öðretmenlere.
• Mektep sayesinde, Mektebin vereceði ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatý, Türk ekonomisi, Türk þiir ve edebiyatý bütün güzelliði ile geliþir. 27.10.1922, Bursa, Öðretmenlere.
• Mektep genç dimaðlara, insanlýða hürmeti, millet ve memlekete sevgiyi, þerefi ve baðýmsýzlýðý öðretir. Baðýmsýzlýk tehlikeye düþtüðü zaman onu kurtarmak için izlenmesi uygun olan en doðru yolu belletir… Memleket ve milleti kurtarmaya çalýþanlarýn ayný zamanda mesleklerinde birer namuskâr ve birer âlim olmalarý lâzýmdýr. Bunu temin eden mekteptir. 27.10.1922, Bursa, Öðretmenlere.
• Her fert dinini, diyanetini, imanýný öðrenmek için bir yere muhtaçtýr. Orasý da mekteptir. 31.01.1923, Ýzmir’de Halk Ýle Konuþma.
• Okullar öðretim ve eðitim kadar, okul dýþýndaki neslin sürekli bir aydýnlýk demeti altýnda tutulmasý gereklidir. 07.07.1927, Dolmabahçe, Ýstanbul Öðretmenler Heyetine söylenmiþtir.
• Bilim ve fen çalýþmalarýnýn merkezi okuldur. Bundan dolayý okul lazýmdýr. Okul adýný hep beraber hürmetle, saygýyla analým.
• Okul genç beyinlere; insanlýða hürmeti, millet ve memleket sevgisini, þerefi, baðýmsýzlýðý öðretir. Baðýmsýzlýk tehlikeye düþtüðü zaman onu kurtarmak için takip edilecek en uygun, en güvenli yolu öðretir. Memleket ve milleti kurtarmaya çalýþanlarýn ayný zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer bilgin olmalarý lazýmdýr. Bunu saðlayan okuldur. Ancak bu þekilde her türlü giriþimin mantýklý sonuçlara ulaþmasý mümkün olur.
Çok iþler yapýlmýþtýr, ama bugün yapmaya mecbur olduðumuz son deðil, ancak çok lüzumlu bir iþ daha vardýr. Yeni Türk harflerini çabuk öðrenmelidir. Vatandaþa kadýna, erkeðe, hamala, sandalcýya öðretiniz. Bunu vatanseverlik ve milliyetseverlik vazifesi biliniz. 9/10. 08.1928, Yeni Yazý Ýnkýlabý Hakkýnda.
• Bizim uyumlu, zengin dilimiz yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir; Asýrlardan beri kafalarýmýzý demir çerçeve içinde bulundurarak, anlaþýlmayan ve anlayamadýðýmýz iþaretlerden kendimizi kurtarmak, bunu anlamak mecburiyetindesiniz 9 ve 10. 08. 1928, Ýstanbul Sarayburnu Parký, Türk Yazý Devrimi Hakkýnda Konuþma.
• Az zaman sonra, yeni Türk harfleriyle, gözler kamaþtýrýcý Türk manevî ilerlemesinin ulaþabileceði güç ve saygýnýn uluslararasý düzeyini gözlerimi kapayarak þimdiden o kadar parlak görüyorum ki, bu manzara beni kendimden geçiriyor. 23. 08. 1928,Anadolu Ajansý Muhabirine Demeç.
• Büyük milletimizin bir kat daha geliþmesini ve yükselmesini temin edecek olan yazý devrimi… 16. 09. 1928,Ýstanbul, Belediye Baþkanýna Demeç.
• Meclisinizin en büyük eseri olan Türk harfleri, ülkenin genel hayatýna tamamen uygulanmýþtýr. Ýlk zorluklar, ulusun fikir kuvveti ve medeniyete olan sevgisi sayesinde kolaylýkla yenilmiþtir. 1929, T.B.M.M
• Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür… Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiðinden anlam çýkarmak, uyanýk davranmak düþünmek ve zekâyý eðitmektir. (1936)
• Kültür zeminle orantýlýdýr. O zemin, ulusun sicilidir. 16.07.1921, Ankara, Maarif Kongresi.
• Asýl uðraþmaya mecbur olduðumuz þey yüksek kültürde ve yüksek fazilette dünya birinciliðini tutmaktýr.(1932)
• Kültür, tabiatýn yüksek verimleriyle mesut olmaktýr. Bu ifade içinde çok þey saklýdýr. Temizlik, saflýk, yükseklik, insanlýk vb. bunlarýn hepsi insanlýk niteliklerindendir.
• Ülkemizi, toplumumuzu gerçek hedefine, mutluluða eriþtirmek için iki orduya gereksinme vardýr. Biri vatanýn hayatýný kurtaran asker ordusu, diðeri ulusun geleceðini yoðuran düþünce ordusudur. Bu iki ordunun her ikisi de kýymetlidir, yücedir, verimlidir, saygýndýr. Fakat bu iki ordudan hangisi daha kýymetlidir, hangisi diðerine gereksinim duyar. Þüphesiz böyle bir tercih yapýlamaz, bu iki ordunun ikisi de yaþamsaldýr. Yalnýz siz, kültür ordusu mensuplarý, sizlere mensup olduðunuz ordunun kýymet ve kutsallýðýný anlatmak için þunu söyleyeyim ki, sizler ölen ve öldüren birinci orduya, niçin öldürüp niçin öldüðünü öðreten bir orduya aitsiniz.
• Bir ulus, kültür ordusuna sahip olmadýkça savaþ meydanlarýnda ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin köklü sonuçlar vermesi, ancak kültür ordusuyla olasýdýr. Bu ikinci ordu olmadan, birinci ordunun elde ettiði kazançlar sönük kalýr. Ulusumuzu gerçek kurtuluþa ulaþtýrmak istiyorsak, bizi ölümden kurtaran ve yaþama götüren bugünkü idare þeklimizin sonsuzluðunu istiyorsak, bir an önce, büyük, kusursuz, nurlu bir kültür ordusuna sahip olmak zorunluluðunda bulunduðumuzu yadsýyamayýz. (1923, Kütahya) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, s. 167-168)
• Ulusu kendi benliðine sahip yapmayan, ulusu asýrlarca kendi hakkýnda gafil bulunduran hep bu cehalettir. Hükümdarlarýn, þunun, bunun, ulusu köle gibi kullanmalarý, bütün vataný kendi özel mülkleri gibi düþünmeleri, hep ulusun bu bilgisizliðinden istifade edilmek sayesinde idi. Gerçek kurtuluþu istiyorsak, her þeyden evvel, bütün kuvvetimiz, bütün süratimizle bu cehaleti ortadan kaldýrmaya zorunluyuz. (21. 03. 1923, Konya, Lise Öðretmen ve Öðrencileri ile Konuþma)
• Biz kültürsüz dediðimiz zaman, mutlaka okulda okumamýþ olanlarý kastetmiyoruz. Kastettiðim bilim, gerçeði bilmektir. Yoksa okumuþ olanlardan en büyük kültürsüzler çýktýðý gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de gerçeði gören gerçek bilginler çýkar. 18. 03. 1923, Tarsus’ta Çiftçilerle.
• Ýlköðrenimin yayýlmasý için, sade ve pratik önlemler almak yolundayýz. Ýlk öðrenimde hedefimiz, bunun genel olmasýný bir an evvel gerçekleþtirmektir. Bu sonuca varmak, ancak, sürekli önlem almakla ve onu metodik olarak uygulamakla mümkün olabilir. Ulusun baþlýca bir iþi olarak, bu konuda ýsrar etmeyi gerekli görüyorum. 01.11.1936, T.B.M.M.
• Basit bir tecrübe Lâtin esasýndan Türk harflerinin, Türk diline ne kadar uygun olduðunu þehirde ve köyde yaþý ilerlemiþ Türk çocuklarýnýn ne kadar kolay okuyup yazdýklarýný güneþ gibi meydana çýkarmýþtýr. TBMM, 1.11.1928.
• Küçük hanýmlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceðin bir gülü, yýldýzý, ikbal nurusunuz. Yurdu asýl nura gark edecek sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim ve kýymetli olduðunuzu düþünerek ona göre çalýþýnýz. Sizlerden çok þeyler bekliyoruz.(1922, Bursa) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araþtýrma Merkezi, C. II, Ankara, s. 45 -46)
• Bu ilk ve son iki tahsil kademesi arasýnda orta tahsilin de gerekliliði tabiîdir. Orta tahsilin gayesi memleketin muhtaç olduðu muhtelif hizmet ve sanat erbabýný yetiþtirmek ve yüksek tahsile aday hazýrlamaktýr. Orta tahsilde dahi terbiye ve talim usulünün pratik ve uygulamalý olmasý esasýna uymak þarttýr. Kadýnlarýmýzýn da ayný tahsil derecelerinden geçerek yetiþmelerine önem verilecektir. 01.03.1922, TBMM.
• Ben sporcunun zeki, çevik ve ayný zamanda ahlaklýsýný severim. (Yücel Dergisi Cilt X, Sayý 57, 1939, s. 130)





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn tarihe yön verenler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Baþöðretmen Atatürk Öðretmenler Hakkýnda Ne Söyledi?
Dünya Atatürk'ü Konuþuyor
Atatürk’ün Özgürlük ve Baðýmsýzlýk Konularýndaki Sözleri
Kavimler Göçü ve Sonuçlarý
Atatürk'ün Türk Dili ve Türk Milleti Hakkýndaki Sözleri
Sakýp Sabancý'yý On Dört Sene Önce Kaybettik
Birlik Olmazsak Tek Ok Gibi Kolayca Yeniliriz
Atatürk’ün Kronolojik Hayatý
Atatürk’ün Bilim ve Fen Hakkýndaki Söyledikleri
Atatürk ve Sözleri Ýle Ýlgili Faydalanýlabilecek "Kaynaklar"

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Kim,ne Demiþ? (Ýsimler Alfabetik Sýraya Göredir... )
Sevgi - Gönül - Umut ve Mutluluk Üzerine Aforizmalar
A'dan Z'ye Güzel Sözler
Barýþ ve Özgürlük Üzerine Özlü Sözler
Dostluk Üzerine Aforizmalar
Erkek ve Kadýn Üzerine Aforizmalar
Acý - Haz - Elem - Üzüntü Üzerine Aforizmalar
Atalardan Özlü Sözler
Yazar Gabriel Garcia Marquez'in Veda Mektubu
Oruç Baba"nýn Kýssadan Hisseleri - 2

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.